Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Aralık '11

 
Kategori
Edebiyat
 

Şiir Öldü mü?

Hürriyet köşe yazıcısı Ahmet Hakan, epey zamandır dönüp dolaşıp "ŞİİR ÖLDÜ" diyor...

Gazetelerde her daim böyle yazıcılar çıkar... Ülke siyaseten "bunalıma" girdiğinde yazıcının kaçış yeri genellikle sanat-edebiyat olur. Gençler bilmez... Cumhuriyet gazetesinde Oktay Akbal çok yapardı bunu. Ne zaman siyaset azsa, sıkıyönetim mahkemeleri kurulsa sağda solda, başlardı : "Daktilomun tuşlarında beyaz güvercin" yazıları yazmaya...

Önceleri Ahmet Hakan'ın da böylesi bir "kaçış" içinde olduğunu düşünüp önemsememiştim.(Gerçi Hakan, köşesinde konusu tek bir yazı yazmayı beceremez... Daldan dala beş konulu bir yazı yazar hep...) Sonra düşündüm...

Ahmet Hakan'ın "ŞİİR ÖLDÜ" demesini neredeyse 1960'tan beri (50 yıldır) bir şiir akımı çıkaramayan Türk şiirini anlarsam, adam haklı mı ki? Düşünelim bir...

Hadi sayın okur, kafandaki şair adlarını şöyle  bir düşün... Kimleri hatırlarsın, ya da kaç kişiyi? 

Ben kendi aklımdakileri (Cumhuriyet Sonrası) kaynaklara bakmadan  sıralayım :  A. Haşim, Y. Kemal, M. Akif... Sonra Nazım Hikmet, Vala, A.kadir, Rıfat Ilgaz, Attila İlhan, Fazıl Hüsnü, Cahit Sıtkı, Ümit Yaşar, GARİPÇİLER takımı, İKİNCİ YENİ takımı, geldik mi 1960'a... Bundan sonra hatırladıklarım: Ahmet Arif, Can Yücel, Ataol Behramoğlu, Hasan Hüseyin, Özdemir Asaf,  İsmet Özel (şimdi İslamcı oldu), Nevzat Çelik, Ahmet Telli, Ahmet Erhan, Akif Kurtuluş, Refik Durbaş.... (Tıkandım, isim gelmiyor aklıma) haa  bir dönem Yılmaz Erdoğan, nihayet en son Nedim Üstün... (Unuttukları sen eklersin yorumunda sayın okur)

 Bu saydığım şairlere şöyle bir bakarsak:

1. Eski şiirciler : A.Haşim, Y.Kemal, M. Akif

2. 1960 öncesi "toplumcu şairler" : Nazım, Vala, A.Kadir, Rıfat Ilgaz, Attila İlhan, Fazıl Hüsnü

3. Ortayolcu şairler : Cahit Sıtkı, Ümit Yaşar

4. Biçimciler I : Garipçiler, İkinci Yeniciler

5. 1960 sonrası "toplumcu şairler" : Ahmet Arif'ten, Nedim Üstün'e....

Bu tabloda iki örgütlü şiir akımı var gibi, ikisi de "biçimci" akımlardan... Hatta onların da birincilerinin örgütlü, ikincilerinin zorla bir araya getirilmiş şairler olduğunu söyleyebiliriz...

1960 sonrasında (nasıl 1950 "Garip" şiirini bitirmişse, 1960 da "İkinci Yeni" şiirini bitirmişti) örgütlü bir  şiir akımı çıkışı yok... 1960-1980 arasında Türk şiiri dağınık "SOL" şairler arasında yaşamını sürdürmüş. (1960 sonrası İKİNCİ YENİ şairleri kendilerinin "toplumcu şair" olduğunu iddia edecek... )

Sayın okur, Türk şiir tarihine bir de Türk siyasi tarihini ekleyerek bakarsan, 1940-1950 İnönü diktası şairlerinin GARİPÇİLER; 1950-1960 Menderes diktası döneminin şairlerinin de İKİNCİ YENİCİLER olduğunu göreceksin...

"Türk şiiri "dikta dönemlerinde" hep "biçimciliğe" kaymıştır" tezi bu anlamda doğru  gibi...

Bu iki dikta şiirinin yeniden "hortlaması" 1980 darbesi sonrasıdır...

1980 darbesi sonrası, yayıncılar "toplumcu şairlerin" kitaplarını basmaktan korktuklarından, "suya sabuna dokunmayan " GARİP  ve İKİNCİ YENİ şairlerinin kitaplarını yeniden basmaya başlamışlardır...

Sözün özü 1960'tan bu yana Türk şiirinde "bireysel çıkışlar" dışında öyle "örgütlü bir şiir akımı" çıkmamıştır...

Kanıtı basittir...

İnsanlar şiir gecelerinde (Antalya'da her dolunayda yapılırdı, hâlâ yapılır mı bilmem), ya da üç beş kişilik özel toplantılarda hâlâ Nazım, A. Arif, A. İlhan, Can Yücel şiirleri okuyorsa şiirimiz 1960' lara  takılı kalmış demektir...

Ahmet Hakan'ın pek övdüğü eski solcu yeni İslamcı İsmet Özel de tek başına bu gerçeği değiştiremez...

.................................

 Peki o zaman Ahmet Hakan'ın dediği gibi "Türk şiiri öldü" mü?

Ben pek sanmıyorum... Her ne kadar örgütlü bir şiir akımı olmasa da "ŞİİR YAŞIYOR" ... Şiir dünyasının kenar köşe semtlerinde...

Epeydir, sahaflara gidip "satılmayan" şiir kitaplarını toplamasam da (ne hazindir değil mi, genç şair kendi parasıyla kitap bastırmış, gene kendi parasıyla bir yayıncıya dağıttırmış; ama kitabını üç beş tanıdığının dışında alan yok... Oysa ne şiirler vardır o kitaplarda ... Bu ülkede "şiir" yazarak geçimini sağlayan en ünlüsünden en ünsüzüne tek şair bulamazsın...) MB'de şiir yazan yaşlısından gencini okuyorum...

Gençlerin  tarzları  en kolay şiir olduğundan Orhan Veli tarzı. Ama okunup beğeniliyorlar... Yaşlılar, klasik halk edebiyatı tarzı, dörtlüklerle şiir yazıyorlar. İçerik toplumsal oluyor... İçerikten kurtarırız diye düşünüyorlar...

MB'de tek "ayrık" şair Nedim Üstün... Bir ara "İkinci Yeni" biçimciliğine bulaşmıştı da ne "kavga dövüş" etmiştik.  Şimdilerde "İkinci Yeni biçimciliği" ile "toplumcu gerçekçi" içeriği epey kaynaştırmış görünüyor. Bu nedenle MB 'de bir "şiir heveslisinden" çok bir "şair" olmaya hak kazanıyor... Boşuna saymadım onu şairlerimiz arasında...

Şiir ölmüyor... Şiir yaşıyor... Dize dize, kıta kıta...

Ahmet Hakan etrafında İsmet Özel dışında (o da sonradan islamcı) "İslamcı" bir şair göremediğinden böyle diyor...

İyi de Ahmet Hakan, Cumhuriyet sonrası hiçbir sanat dalında (özellikle şiir ve roman) ne sağcı, ne İslamcı bir sanatçı yetişmemiştir  be...

"Şiir öldü" demen bundan mı?

 

UFUK KESİCİ / Antalya

 
Toplam blog
: 75
: 364
Kayıt tarihi
: 10.07.08
 
 

55 yaşında dershanelerden SSK emeklisi edebiyat öğretmeniyim... Aslen İzmirliyim... 95 yılından b..