Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

27 Şubat '09

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Silivri'nin kargaları

Silivri'nin kargaları
 

Hem faydalı ve hem eğlenceli kuşlar, kargalar!


Sabah akşam bütün kentin üzerindeler. Gak gak gak gak, gak gak da gak gak.. Ben hayatımda bu kadar çok karga sürüsü görmedim. Oradan oraya gidiyorlar, geliyorlar, ağaçlara çatılara konuyorlar ve hiç durmadan gaklıyorlar. İlk günlerde çok şaşırmıştım, şimdi alıştım, gülüyorum hatta çok da eğlendiriyorlar beni. Zaten kimsenin de aldırış ettiği yok onlara, çoktan alışmış burada yaşayanlar, velhasıl kargalar Silivri'nin vazgeçilmez sakinlerinden.

Merak ettim ve biraz araştırdım kargaları, okuduklarım, öğrendiklerim çok ilginç geldi bana. Corvidae familyasından Corvus cinsini oluşturuyorlarmış. İri yapılı, siyah tüylü, düz gagalı ve pençeli, yüksek ve rahatsız edici sesli türlerine bu ad verilirmiş. 10 yıl ve biraz üzeri ömürleri olabiliyormuş. Her şeyi yeme alışkanlığı olan kargalar, çöplükleri karıştırmayı pek severlermiş, fare, böcek, kurt, leş, mısır vs. ile beslenirmiş. Ceviz, palamut, incir gibi ürünleri hem tüketirmiş ama bu ürünlerin yayılmalarını da sağlayarak doğaya katkıda bulunurlarmış. Ekinlere zarar verdiği düşünülse de her türlü ekin zararlısını yiyerek aslında çiftçiye, tarıma faydalı da olurlarmış.

Ceviz deyince, daha önce yaşadığım ve aslında kargaların çok da akıllı olduklarına tanıklık ettiğim bir olayı hatırladım. Uzun yürüyüşe çıktığım günlerden birinde etrafta dolaşırken arkamda "küt" diye bir ses duydum, sanki yukarıdan bir şey düştü, dönüp baktım; yerde kırılmış ceviz kabukları ve etrafa saçılmış ceviz parçacıkları gördüm. Başımı yukarı kaldırdığımda, çatıdaki kargayı farkettim. Biraz ilerleyip bekledim, ben uzaklaşınca hemen asfalta indi ceviz parçalarını yemeye başladı, son parçayı alıp tekrar çatıya havalandı. Biraz sonra ağzında yeni bir cevizle göründü ve onu da aşağı fırlattı, indi ve hepsini bir güzel afiyetle yedi. Çocukluğumuz geldi aklıma, şimdiki gibi evlerde ceviz kırma presleri yoktu o zamanlar, demir havaneli, çekiç veya iri taşlarla kırıp yerdik cevizleri, karga kadar aklımız yokmuş.

Biraz sahilde dolaştım, koyda, martılar, karabataklar, ördekler, sakin hafif bir serinlik var ama çok güzel bir ortam derken, her yer yine gag gak gak sesleriyle yankılanmaya başladı, işte yine geliyorlar, çok da kalabalıklar bu kez. İlerde bir tarla var, onun üzerinde dönüyorlar, ve birden sanki inanılmaz bir dans gösterisine başladılar. Hayranlıkla izlemeye başladım, tek kelime ile muhteşemdi, Önce topluca sahnede dans eden balerinler gibi geldiler, ortada döndüler döndüler, alçaldılar yükseldiler ve sanki sözleşmiş gibi bir kısmı kuzeye bir kısmı güneye süzülüp gittiler; ortada kalan son grup ise hızla aşağı, tarlanın üzerine kondu ve başladılar yemeye. Mevsim kış ya, Vivaldi'nin kış konçertosunu anımsattı bana bu doyulmaz güzellikteki gösteri. Muhteşem koroegrafilerini izlediğim bu kargalar Vivaldi'nin ilk bahar konçertosunu nasıl sunarlar bilemiyorum ve heyecanla baharı bekliyorum.

Gak gak gak gak....

 
Toplam blog
: 220
: 2018
Kayıt tarihi
: 02.07.06
 
 

Yazmak, ufkun da ötesine taşan engin bir serüven gibi gelir bana ve gençlik yıllarımdan bu yana v..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara