Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Mayıs '11

 
Kategori
Eğitim
 

Sınava odaklı eğitimin sakıncaları

Sınava odaklı eğitimin sakıncaları
 

Milliyet cadde


Sınava odaklı eğitim ülkemizde yeni yeni tartışılmaya başlandı. Oysa dünyada Japonya dışında, Türkiye’den başka sınava bu kadar yoğunlaşmış bir ülke yok. 

Yerinde ve zamanında yapılmak koşulu ile, değerlendirme ve seçme açısından sınav kuşkusuz gerekli. Ama küçük yaşlardan itibaren eğitimin büyük bir bölümünü sınavla geçirmek, çocuk ve gençlere büyük yük getiriyor; 

Sınava odaklı (exam-oriented) sistemde sınav, öğrencilerin iç dünyasını bozuyor, onları adeta eğip büküyor. Öğrenmede motivasyon ve vurgu, konu bütünlüğünden daha ziyade puan getirecek satırlar üzerine yoğunlaşıyor. 

Sınav, bir yandan öğrenci yeteneklerini ortaya çıkarırken diğer yandan öğrenmenin önüne geçiyor. Bu sistemde sınav, öğrenmeden daha önemli hale geliyor, öğrenmeye tersinden başlatıyor, sorguyu, soruşturmayı veya yansımayı ön plana koyuyor. 

Sınava dayalı eğitim, gerçek motivasyonu, ilgiyi, odaklaşmada sürekliliği ve konunun iz bırakıcı etkisini baltalıyor. (Ames, Archer-1988) Puanlar, “Bunu niçin öğreniyorum? Sınav için mi, bilmek için mi?” sorgusunu çağrıştırarak öğrenmedeki konu bütünlüğünü parçalıyor. 

Öğrenciler neşeli ve şen zaman geçirecekleri günlük yaşamda, yanlış uygulanan yoğun sınavlarla, aileden ve diğer çevresel nedenlerle stres ve gerginlik içine giriyorlar. Öğrenci yaşamında bütün konuyu sınavlarda alacağı not teşkil ediyor. “Yüksek not al, öğretmen sevgisini kazan, diğerleri sana hayran hayran baksın” düşüncesi öğrencide hakim oluyor. Öte yandan, düşük puan alan öğrenci kendine güven duygusunu ve saygısını da düşürüyor, kendini diğerlerinden izole ediyor. 

Öğrenciler sınavlardan dolayı kendi aralarında, rekabete dayalı bir bağlılık oluşturuyorlar ve düşük not alan öğrenciler değersiz görülerek oluşturulan çemberin içine kabul edilmiyor. 

Sınavlar esnasında iyi not almak için öğrenciler iyi öğrenme ve bilme konusunda zorlanıyorlar. 

Sınav öğrencide sosyal yaşamı engelliyor. Kitap okumayı, araştırmayı köstekliyor. 

Sınav yoğunluklu eğitim, yeteneklerin ve yaratıcılığın sergilenmesine fırsat tanımıyor. Testlerde yüksek not almak asıl amaç olduğundan diğer aktiviteler sınava kurban ediliyor. Öğrenciyi okumaktan alıkoyuyor. 

Öğrenci sınavda sivrilmek için tüm yatırımını zamana karşı kullanmak zorunda. Çocuklar en güzel çağlarını yaşayamadan sınava harcıyorlar. İleriki yaşamlarında bunalım ve strese düşüyorlar. Karşılaştıkları problemlere çözüm üretemiyorlar ve edilgen oluyorlar. 

Ülkemizde şöyle çevremize bir baktığımızda bu durumlara her yerde tanık olabiliriz. 

Sonuç olarak, kararında ve dengeli bir şekilde yapılacak sınavlarda, öğretmenlerin dikkatli ve özenli olması gerekiyor. Daha az sınava dayalı çalışma, rekabete dayalı işbirliği sağlıyor. 

Tamamen teste dayalı sınavlar artık dünyada terk ediliyor. Tüm hazırlığın sınava odaklı olduğu bir ortamdan çıkan insan, yaşama kör bakıyor. Mesleğinde halkla ilişkiler açısından ağır problemler yaşıyor ve istenen verimi sağlayamıyor. 

Ülkemizde, sınav konusunu enine boyuna tartışma zamanı çoktan geldi, geçiyor.Hüseyin Seyfi 

 
Toplam blog
: 498
: 1546
Kayıt tarihi
: 12.08.07
 
 

Öğretmen Okulunu ve İktisat Fakültesi Kamu yönetimi bölümünü bitirdim, eğitimciyim, İyi derecede ..