Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Nisan '14

 
Kategori
Yurtdışı Tatil
 

Şirin mi şirin bir İstria kasabası: Rovinj (2)

Şirin mi şirin bir İstria kasabası: Rovinj (2)
 

Azize Euphemia Kilisesi, Rovinj


M.S. 800 yılında Rovinj kasabası bir mucizeye tanık olur. Günlerden bir gün Rovinj sakinleri kıyıya vurmuş mermer bir tabut bulurlar. Kasabada anlatılan hikayeye inanılacak olursa, kasaba sakinleri bütün bir gün öküzler ve atlar yardımıyla bu tabutu karaya çıkarmaya çalışırlar ancak başarılı olamazlar. En sonunda kasabalı bir genç, bir çift eğitimsiz dananın yardımıyla tabutu denizden çıkarmayı başarır. Kimileri de der ki tabutu denizden çıkaran fakir bir dul kadındı. Aynı yıl fırtınalı bir gecede İstanbul'da Azize Euphemia'nın cesedinin içinde bulunduğuna inanılan bir tabut ortadan kaybolur. Olasıdır ki, Hristiyan inancındaki bazı balıkçılar bu tabutu güvenli bir yere taşımak için teknelerine yüklemişleridir. İstanbul Kadıköy'de çarşı içinde, Beyaz Fırın'ın tam karşısında bir kilise vardır: Ayia Eufemia Kilisesi (Azize Eufemia Kilisesi). Şimdi Kadıköy, Rovinj ve Azize Euphemia arasındaki bağlantıyı araştıralım.

Milattan sonra 284 yılında Diokletian isimli bir komutan Roma İmparatoru ilan edilir. İmparator Diokletian döneminde Hristiyanlar yakalanır, onlara eziyet edilir ve öldürülürler. Bu Hristiyanlardan biri de İstanbul Kadıköylü bir genç kız olan Euphemia'dır. 290 yılında tanınmış bir ailenin çocuğu olarak doğan Euphemia, 15 yaşına geldiğinde Diokletian'ın askerleri tarafından yakalanır ve Hristiyanlık inancından vazgeçmediği için zalimce işkence görür. Öyle ki Romalılar  Euphemia'yı ellerinden ve ayaklarından bir tekerleğe bağlayarak, tekerleği döndürmek suretiyle onun kemiklerini kırarlar ve can çekişmekte olan Euphemia'yı aslanların önüne atarlar. Aslanlar Euphemia'yı öldürürler ancak cesedini yemezler. Euphemia artık Hristiyanlar için bir kahramandır.

Azize Euphemia'nın yaşamı konusunda tarihi bilgiler mevcut değildir ancak kendisinin 16 Mart 304 tarihinde öldüğü bilinmektedir. Kadıköylü Hristiyanlar bu azizenin naaşını Perslerin kasabayı işgal ettikleri 620 yılına kadar korumayı başarırlar. Bu tarihte Azize Euphemia'nın naaşının içinde bulunduğu lahit o zamanki adıyla Konstantinopolis'e götürülür ve İmparator Konstantin tarafından onuruna yaptırılan büyük bir kiliseye konur. 800 yılında İkonaklastlar (tasvir kırıcılar) yönetime geçerler ve Hristiyanlar Azize Euphemia'nın kutsal emanetlerini şehirden taşımaya zorlanırlar. Bu tarihten sonra Azize Euphemia'ya ait kutsal emanetlerin başına ne geldiğini söylemek zor. İnsanlar büyük bir fırtınanın ardından 13 Temmuz 800 günü şafak vakti Rovinj sahilinde denizde yüzen bir lahit görürler. Söylentiye göre birçok kişi lahiti Saint George Kilisesine çekmeyi dener ancak hiçbiri başaramaz. En sonunda küçük bir erkek çocuk iki danasıyla birlikte lahiti tepenin üstüne çekmeyi başarır. İnsanlar bütün bu olan bitene bir mucize gözüyle bakarlar ve Azize Euphemia'yı Rovinj'in koruyucu azizi ilan ederler. Günümüzde Rovinj'de her yıl 16 Eylül günü Azize Euphemia Günü kutlanır. Bu kutlamalara katılmak için çok sayıda ziyaretçi her yıl Rovinj'e gelir. Geleneksel olarak Azize Euphemia gününde Hırvatlar lahana turşulu koyun eti ve bir İstria lezzeti olan "fritule" (bir çeşit tatlı) yerler.

 

 

 
Toplam blog
: 42
: 1065
Kayıt tarihi
: 13.11.12
 
 

1995 yılında İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eğitim Fakültesi İngiliz Dili Eğitimi Bölümü'nde..