- Kategori
- Şiir
Sırtımda yük diye taşıyorum!

Sırtımda yük diye taşıyorum
Dünya kadar sevdan
Boynumda cam göbeği bir fular
Sarılı sımsıcak
O da yağmurlu o da sağnak
Elde incecik bir kitap
Sevgiliye yazılmış eşsiz bir hitap
Bir ince soğuk
çisil çisil korkuluklarda
Sen şimdi sıcacık dudaklarda
Burda yağmur saçaklardan akmakta
Gözlerimin verandasında
Sayfalar arası gülen bir fotoğraf
Lanet olası gülüşün!
Yine parfümün kokuyor yağmur
Susuşun gibi ben giderken
Buz gibi
Ayaklarımın soğukluğu
Ellerimin soğukluğu
Bende kalan.
Tende kalan.
Sırtımda yük diye taşıyorum
Dünya kadar sevdan
Üstadım
İlhamım
İlhan’ım
Paçalarım simsiyah bir çamur
Sırtımda yük diye taşıyorum
Dünya kadar sevdan
Çivi gibi ellerim
Makyajım akmış
Yalanın daniskası
Makyaj yapmam bilirsin
Saçlarım belime yapışmış
Bir trene yol almaktayım.
Sırtımda yük diye taşıyorum
Dünya kadar sevdan
Ayrılıkta tatsız değil
Bu İstanbul yolu
Karanlık telaşta
Yağmur hızla düşüyor yollarıma
Sırtımda yük diye taşıyorum
Dünya kadar sevdan
Alakasız dizelerim
Elde bir kitapla
Hiç kaybetmediğim kalemim
Alakasız yolculuğum
İstanbul’a gidiyorum
Senli anılarım var
Bir İstanbul bir de sahil
Fotoğraflar var
Yüzler kesilmiş
Bir adam bir de bir şair.
Sırtımda yük diye taşıyorum
Bir de dünya kadar sevdan.