- Kategori
- Şiir
Sisler ve perdeler

Sevgi dallarını kırmadan, incitmeden,
Yara almadan çıktım, yokuşları dağları tırmandım...
Ara sıra sislere yakalandım,
Bu sislerin içinde kendimi kaybettim.
Bilmediğim yerlere ve zamanlara yakalandım.
Büyük ağaç alanlarında nefes alma egzersizlerine takıldım.
Seçme hakkımın alt üst olduğuna kanaat getirdim,
Bilmediğim yabancı ellerde teslim oldum.
Karmaşanın tam ortasındaydım;
Çıktım o daracık yokuştan, kapana kısılmış halime yandım...
Üç gün öncesinde alacakaranlık yaşadım.
Sevdiğim kızın pabuçlarına baktım;
Gerçekleri söylemedi bana, ona kızdım...
Ben o sevgilime; gerçeği tüm çıplaklığıyla söyledim...
Aşklar ve yalanların tüm üç kağıtlarıyla ortaya atıldım;
Sadece sevgi denen yalancıya tutuldum,
Var olanla olmayan arasında seçimde zorlandım,
Güzel, çirkin ya da bedbaht olmayanı sınır dışı ettim...
Kar yağışlı günleri yaşıyorum,
Dolu yağıyordu, ben sadece hüznü yaşıyordum.
Gelip de gitmeyenler,
Ara sokaklarda kaybolanlar,
Bilmediği mevzulara asılanlar
Ve sonunda al aşağı olanlar...
Onlar bilselerdi bu kadar kötüyü;
Görmezlerdi gözleri önünü,
Aşk ve acı, ölümü...
Bir iki ve üçüncü yaratılışlarımızdı
Bizi yaşatan ve hayata bağlıyan bağdı;
Bu bizim hayat için söylediklerimizdi.
Bozulan; düzenin içinde ki iyilerdi,
Onlar olmasaydı, düzende karmaşa olurdu...
Rekabet ortamının aynasızları;
Gelişimci, girişimci ve paylaşmayı
Sevmeyen soytarı kesimiydiler, onlar bütün hisseyi kendilerine pay ettiler...
Son ve başlangıçlarda ki anlamsızlara takıldım,
Olanla olmayan arasında ki seçimleri bir köşeye bıraktım,
Beni düşünenin az olmasına üzülmedim,
Kendi içimdeydim ve çıkmazları yaşamıyordum.
Nedense! "Ben hiç"imi oynamadım;
Ben, bendim ve beni sevmeyenler olması normaldi
Ve normal olmayan zaman denen anlamsızlılıktı...
Beni bırakın gidin dedim;
Beni dinlemediler,
Beni yalnız başıma bırakın dedim, aldırmadılar.
Ben de onların hepsini yok saydım,
Çünkü toplamların
Altına sığınacak birileri her zaman bulunurdu
Ceza çekilecekse, ben her zaman vardım;
HEPSİ O KADAR...