Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Eylül '20

 
Kategori
Güncel
 

SIVAMA İŞLEMLERİ

Sıvama yöntemi denilince inşaat eksenli dönenen bir ekonomimiz olduğundan hemen herkesin binaların sıvanmasını algılamaları düşünülebilir. Ancak konumuz elbette inşaat değil, bizzat en büyük kangrenimiz olan rüşvet; sıvama ile ne alakası var demeyin, çok alakalı.

Kural bir; kurumun yöneticisi yetkin değilse, kurum çalışanları yine de yolsuzluk yapabilirler ancak bir kurumda büyük yolsuzluk sistemi ancak kurum yöneticisinin onayı ve aslan payını almasıyla mümkün olabilir.

Kural iki; mümkün olan herkes bir şekilde işin içine karışırsa, kurum personeli yolsuzluk hakkında kesinlikle konuşamaz, en nihayetinde sözleri kendisini de bitireceğinden dışarıya karşı yanlış olsa dahi içerideki ortaklarını aslanlar gibi savunmak zorundadır. Herkesin işe bir şekilde karışması, karıştırılması imkânsız gibi görülebilir. Aslında hiç de zor değildir, herkes bir şekilde işinin görülmesine bakar. Kiminin isteği geç gelip erken gitmektir, kiminin isteği nakit paradır, kimisi başka şeyler ister. Titiz bir çalışmayla herkesin zayıflıkları tespit edilir. Herkes bir kişiye zimmetlenir, bu şekilde kaçaklar önlenmiş olur. Yine de böyle bir düzeni erdirmek isteyenler olabilir, dışarıdan ciddi bir ekip gelip araştırma yapmadıkça böylesi yerde yolsuzluğu ortaya çıkarmaya çalışan kişi derhal iftira ile karşı karşıya kalır. En yakın arkadaşlarının yalancı şahide dönüştüğü ortamda çıbanbaşı durumuna düşen kişi çareyi “ne haliniz varsa görün” demezse, silahlı çatışma riski dahi mümkündür. Çünkü suçsuz olduğu halde atılan iftiralar yenilir yutulur cinsten değildir. "Suça bulaşanlar, bulaşmayanlardan matematiksel olarak fazlaysa orada ya suçsuzlar suçlu ya da suç yoktur."

Böyle yönetilen yerler var mıdır? Vardır. Bunun olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu kimi yerde büyük ölçekli, kimi yerde küçük ölçekli olur ama yine de olur. Kurum ne kadar büyükse yolsuzluk o kadar artabilir.

Adalet denilen şey, kıldan ince bir köprü üzerinde çok dikkatlice yürümeyi gerektirir. Buna biz kendimiz uymazsak başkalarının uymasını nasıl bekleyebiliriz. Hastanede, markette, bir kamu iş başvurusunda bir ihalede, her yerde her an dikkatli olmalıyız. Ancak biz toplum olarak henüz söz konusu aşamaya birkaç nesil geçmesi yetmiyor, bizim nesilleri de görüp örnek almamaları gerekiyor. Bizim nesil hala hocaya kendini üflettirme derdinde zira! 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..