- Kategori
- Şiir
Siyah geceden

SİYAH TREN
Yırtıyor siyah çarşafını , uyuyan şehrin
Çığlık çığlığa bir ses gelir inceden,
Ellerimiz de geçmişle dolu bir bavul ,
Ve yüzlerimiz, daha karanlıktır geceden.
Ayrılık mı yoksa, ölüm mü....
Ürperir dudaklarım, bu iki heceden
Öyle karışmışki birbirine, bilmem ,
Gecemi siyah, yoksa gündüz mü geceden.
Sisler arasında siyah gölgeler
Saklıyor sanki bir sırrı geceden
Bir meçhule gideriz şimdi hepimiz,
Uzayan raylarda, siyah geceden.
Siyah tren yaklaşıyor gittikçe
Alır yolcuları, birer birer geceden
Öyle benzerki birbirine çözemem,
Gece mi siyah, yoksa tren mi geceden.
Ayrılık mı yoksa, gece mi karanlık
Titrer dudaklarım, bu iki heceden
Bilmek istemez bunu ürkek ruhum,
Saklanır durur hep, bu siyah geceden.
Gölgeler sanki bir şey fısıldar
Korkarım duyduğum, o iki heceden
Rüya mı yoksa, gerçek mi bilmem ,
Uyanmak istiyorum bu siyah geceden .
Yaşam mı, yoksa ölüm mü...
Cevabı olmayan bu iki heceden
Kaçmalıyım artık çok uzaklara,
Bir türlü çözemediğim, bu bilmeceden.
Saçlarım mı yoksa, gözlerim mi siyah
Aklımı alan bu siyah geceden...
İstemem bu gerçeği öğrenmek,
Gece mi siyah, yoksa bahtım mı geceden.
Yazan:
Serpil Topaloğlu
13.8.2010