Siyaset, kurallar ve uygulamalar...

Aslında, seçimlerde gündemi değerlendiren yazılar kaleme alıp, okuyucuyu rahatsız etmek istemem.

Sebebi ise; böyle zamanlarda siyasilerin içlerini dökerken, karşılıklı kullandıkları üslup ve söyledikleri sözlerdir.

Yani ağız dalaşı olsun diye yapılan ithamlar, iftiralar ve küfürler...

Her seçim öncesi, bunların bini bir para olur.

Ülkemizde, özellikle üst düzeyde siyaset yapanlar konuştukça, her birinin içlerinin ayrı, ayrı içler acısı olduğu görülür.

Kin, nefret ve yok etmeye yönelik ilkel duygular...

Sözüm ona, bunlarla seçim propagandası yapılmakta ve seçmen etki altına alınmakta!

Ne yazık ki, izleyenler bu konuda aynı düşünceleri paylaşmazlar.

Yani seçmene göre, siyasilerin propagandaya yönelik tutumları, her seferinde utanç sınırını aşar düzeye ulaşır.

Doğrusunu isterseniz, bir izleyici olarak, bende bu tespitin altına imzamı atarım.

Ve bu gerçeğe rağmen, bana yine de ‘seçim sürecini değerlendiren yazıları yazın’ derseniz, yazarım.

Ancak; utanarak, sıkılarak ve yüzümü ellerimle kapatarak...

O şekil belki! Yoksa öbür türlü yazmak hayli zor olur.

* * *

Elin memleketinde, siyasiler seçimler öncesi, seçmene somut projelerini ve bunların uygulamalarını anlatarak, propaganda yaparlar.

Bu esnada, nezaketi ve görgü kurallarını elden bırakmazlar...

Özel yaşama ve birey haklarına saygıda kusur etmezler...

Buna uymayanlar, hukukta karşılığı olan müeyyidelerle karşılaşırlar ve bu noktada kimseye ayrıcalık da tanınmaz.

Yani kanun önünde herkes eşittir. Geçerli kural budur.

Konuya yönelik, ülkemizin durumuna bakalım!

Peki, bizde durum böyle mi?

Hayır, sistem asla böyle işlemez.

Eğer kuralı ihlal eden, bir siyasi partinin genel başkanı ise hukuki yaklaşım farklı, bakan ya da başbakansa, daha farklı olur!

Öte yandan, eylemi yapanlar, kendilerini eleştirenlere sert tepki verirler, ta ki kendileri benzer bir ihlalden zarar görünceye kadar.

O zaman da, kıyameti koparırlar...

Karşıyı kanunsuz davranmakla itham ederler. İlgili mercileri görev yapmaya ve önlem almaya davet ederler.

Maalesef, bu da bize özgü geçerli kuralımızdır!