Size ne aldı ?

Usül gereği herkesin "sevgililer günü" mubarek olsun diye söze başlamak isterim. Ancak kinayeli yaklaşımımdan da anlaşılacağı gibi ben, onun günü, bunun günü, şu günü, bu günü gibi sınırlandırmalı ve zorlamalı günlere
inanmıyorum.

Konumuz sevgililer günü olduğu için lafa ordan girmek gerek dersek eğer ; bir gün değil , her gün yaşanmalı , bu sevgililer günü denilen ve sevdiğimizi hatırladığımız ve hediyeler ile bunu ispat ettiğimiz gün. Kaldı ki bu hediye olayı da bana oldukça şüpheli geliyor. Tüketim toplumunun , tüketme alışkanlığını kamçılayan ve sonucunuda başarı ile alan bilinç altı bir zorlama. Oysa sevdiğine , onu sevdiğini istediğin her zaman ispat edebilirsin. Tabii ki her zaman pahalı bir hediye olmayabilir. Yerine göre bir gül , yerine göre bir akşam yemeği , yerine göre sabah uyanır uyanmaz dudağına kondurdurduğun bir buse ....
O , size ve hayal gücünüze kalmış. Tabi sevginizi gösterme yollarını uzun uzun konuşabiliriz.

Ancak bence önemli olan, bu gün değil , diğer günlerde onu hatırlamak. İşten yorgun argın geldiğinde, evde bizde yorgun olmamıza rağmen yinede güler yüzle karşılayabiliyormuyuz? Ya da hiç ummadığı zamanlarda minik süprizler yaparak hayatımıza ve sevgimize renk katabiliyormuyuz?
Yada çoğu zaman birbirimizi görmezden gelip evde yokmuşuz gibi mi davranıyoruz ?

Biri maç izlerken diğeri başka bir televizyonda dizi mi izliyor ?
Ya da komşu oturmasına gelmişiz gibi birbirimize sahte gülücüklerle mi bakıyoruz ?
Ya da derdimiz tasamız ne ise sevdiğimizle değilde başkaları ile mi paylaşıyoruz ?
Daha önce de söyledim, kendimize ve yaşamımıza zaman ayıralım . Kısacası "Yuvarlanıp gitmeyelim". Kontrol bizde diyelim ve hayata "dur" diyebilelim. Benim isteklerimde var diyelim. Sevdiğimizide yanımıza alıp tadını çıkaralım.

Bu kadar laftan sonra, siz neler aldınız ve size neler alındı "Sevgililer gününde" söyleyin bakalım?