Sizi Tele kulakçılar

Telefonların dinlemesi mahkemeden alınacak izin sonrasında yapılabilir, bir de dinlenen kişi şüpheli olması gerekir, rasgele herkesin telefonu dinlenemez dinlenirse de suçtur.

Telefon dinleme olayında emniyet birimleri rol oynamaktadır, terör, uyuşturucu, aranan şahışların bulunması gibi olaylarda telefonlar mahkeme kararıyla dinlenebilir, iktidar bu konuda izin almadan da dinleme yapmalarına destek çıkmaktadır, bugün nasıl telefon dinlemiyoruz deniyorsa destek çıkmadığını da iddia edecektir.

AKP iktidarı son zamanlarda kendisine saldıran muhalefet partilerine karşı saldırı hamleleri yaparken birşeyi unutuyor, ülke halkının aptal olduğunu düşünüyor kendi yalanlarına da ortak olacak destekçi arıyor.

Ben Sinopta oturuyorum emekliyim ne bir siyasi partiye ne de bir derneğe kayıtlıyım hiçbir yerde kayıtlı değilim ama yaklaşık 1 ay boyunca Sinopta tüm telefonlar dinlendi, kişilerin özel hayatına müdahele etmek suçtur, suçu işleyenler suçlu arayanlar, suça teşvik eden ise iktidardır.

Sayın Önder Sav'ın telefonunun dinlenmeside doğrudur. Türk telekomun etik davrandığına inanmıyorum, çünkü özelleşen br kurum tarafsız olamaz mutlaka yanlı davranacaktır. Türksel özel bir kurumdur verdiği rapor inandırıcı değildir. 45 dakika telefonun açık kaldığı bunu da karşı arayan tarafın dinlediği rapor edilmiştir, bu doğru değildir bende iktidar yanlısı olsaydım vereceğim raporu iktidarın isteği doğrultusunda verirdim. Çünkü devir menfaat devri olmuş menfaatlerin ön plana alındığı bir yerde kuyruklu yalanlarda fırtına gibi eser.

Akp iktidarının kendisine tek rakip olarak gördüğü CHP nin oylarını düşürmek hatta yok etmek için uygulamaya koyduğu planların bir parçasıdır telekulak olayı. CHP nin oyları düşerse rakip olamayacak kadar zayıf düşecek AKP karşısında güçlenemeyecek yeni bir seçimde AKP bu şekilde yeniden iktidar olma hesapları yapmaktadır.

65 milyon Türk milletinin gözlerinin içine baka baka yalan söyleyen AKP iktidarı, hayalperestlikten vazgeçmeli dürüst siyaset yapmalıdır. Siyaset yapmasını da beceremediği gibi avrupanın desteğini alabilmek için çıkardığı yasalarla ülkede büyük bir kesimin tepkisini almıştır.Sonuç olarakta kendisini haklı gösterebilmek için dürüstlükten uzak saçma sapan sözlerle gaf üstüne gaf yapmaktadır.

Dün bir yandan Anayasa Mahkemesi partimizi kapatamaz derken aslında içlerinde kapatma korkusununda var olduğunu dışa vurmuşlardır, mecliste sayın Kamer Genç'e şiddet uygulamaları bunun bir göstergesidir. Öfkenin şiddete dönüştüğü andır, iktidar mecliste şiddet uygularsa sokaktaki öfkeli halk ne yapmalıdır? Yalan söylediğini tesbit ettiği milletvekilinin suratına tükürmelidir.