Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Eylül '07

 
Kategori
İlişkiler
 

Sonbaharda aşık olmak lazım…

Sonbaharda aşık olmak lazım…
 

Ve yine sonbahar…

Yarım kalan aşkların, iç geçirmelerin, siyah beyaz sevdaların, ucu yanmış mektupların, mevsimi..

"Sonbahar" deyince sizin aklınıza ne geliyor bilemem ama hazan mevsimi; tenhalardaki, hani; herkesin bilmediği, biraz da gözden ırak, kır kahvelerini anımsatıyor bana...

Aklımdaki kır kahvesinin camdan yapılmış kapalı bir bölümü de var.

Ortada “fi” tarihinden kalma eski bir soba..

Sobanın yanında on sekizlik yağ tenekesiyken kulp takılarak işlevi değiştirilmiş; kömür tenekesi

Sobanın üzerinde altı kararmış bir güğüm olmasının kimseye bir zararı olmaz diye düşünüyorum

Sigarasını hiç söndürmeyen, sakalları beyazlamış, dişleri sararmış; ocakçı.

Dünya ile bağlantısını yıllar önce koparmış, ne zaman ve nerden geldiği bilinmeyen, gerekmedikçe konuşmayan, bazı müşteriler tarafından “okusaymış büyük adam olurmuş” denen.Belki de okuyup büyük adam olmuş, sonradan vazgeçmiş; garson.

Yaz kış üzerindeki paltoyu çıkartmayan, parmaksız eldivenleri ile kardeş olmuş, her fırsatta işlerinin kötülüğünden yakınan, manyetolu çakmaklara demediğini bırakmayan; çakmakçı..

İki saatte bir müşterileri yoklayan ve her geldiğinde “size de çıkabilir” derken, söylediğine kendisi bile inanmayan, eskinin emekli memuru, şimdinin; talih kuşu; piyangocu

Sevdalıların üzerlerine isimlerini kazıdıkları, rüzgara, hışırtıları ile eşlik eden, çırılçıplakmışçasına dalları ile edep yerlerini kapatmaya çalışan; ağaçlar..

Hiç kapanmayan fakat kimsenin izlemediği; televizyon.

Masaların üzerinde okunmaktan canı çıkmış, bulmacalarının hepsi çözüldüğü için gizemi kalmamış, kadın resimlerine sakal, bıyık yapılmış, sabah yapılan kahvaltının yumurta lekelerinden kurtulamamış; gazete sayfaları….

Küllüğü bulduramayan dalgın müşterilerin delik deşik ettiği bahtsız;masa örtüleri...

Havanın soğuk olmasına, çiseleyen yağmura aldırmadan, kahvenin en ücra köşesinde oturan sigara üstüne sigara yakan; genç adam ve duyduklarına inanmayan şaşkın, ağlamaktan şişmiş gözlerini ellerine sabitlemiş genç bir kız…

Titreyen dudaklar, sararmış yaprakların üzerine dökülen göz yaşları..

“Gençlik aşkları bahar yağmurları gibidir, sık yaşanır çabuk biter” demiş yazar..

O zaman;

Hem uzun ömürlü olsun,

Hem de sevdalar tahta masaların üzerinde bırakılmasın diye

Bahar ve yaz aylarını atlatıp.

Sonbaharda aşık olmak lazım….

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..