Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

24 Haziran '15

 
Kategori
Genel Sağlık
 

Su

Vücudun yaklaşık üçte ikisi sudan oluşur ve insan vücudunda en fazla bulunan maddedir. Gün içinde içilen en az 8 bardak suyun yaşam döngüsünün sağlanması için ideal koşulları sağladığı bilinir. Su içmeyi sevmeyen insanlar için bu fazla bir sayı olarak görünebilir. Nefes verme yoluyla bile ortalama günlük bir bardak su kaybettiğimizi düşünürsek aslında hiç de fazla bir rakam değildir. Su içtiğinizin en güzel göstergesi gün içinde en az 4-5 kez idrara çıkmanızdır. Sabah yaptığınız ilk idrar koyu renklidir, çünkü gece boyunca su içilmediği için kanımızdan süzülüp atılan maddeler yoğundur. Sabah ilk idrardan sonra yapılan hiçbir idrarın ilk idrar kadar koyu renkte olmaması gerekir.

Sabah kalkınca yaptığım ilk iş gidip su içmektir. Sabah kalktığımda kapalı kalmaktan oksijensiz ortamda üreyen bakterilerle dolan ağzımda ferahlık hissetmek için su idealdir. Ayrıca suyla birlikte sindirim sistemimin diğer organlarında uyku süresince salınmış bir sürü salgı etkisini kaybeder. Sabah aç karnına içtiğim genelikle iki bardak su, gün içinde içeceğim diğer sularında habercisidir. Arkadaşlarımın çoğu su içme alışkanlığını kazanmanın zor olduğunu düşünüyorlar. Su içmek istiyorum ama içemiyorum lafı onlardan en çok duyduğum laftır. Su içme miktarınızın yeterli olması için ilk koşul sabah kalkar kalkmaz su içmenizdir. Sabah aç karnına su içince midem bulanıyor diyen birçok kişiye rastladım. Aslında bu kişiye özel bir etki değildir, su içme alışkanlığı olmayan herkes bu sorunu yaşar. Bir zamanlar sabahları benim de sudan midem bulanırdı, ancak daha sonradan nasıl başladığını hatırlamadığın bir zaman diliminden sonra, sabah kalkar kalkmaz su içmek benim vazgeçilmezim haline geldi. Ben şanslıydım, genç iken üstelik farkında olmadan buna başladım. Bir hafta, fazla değil, kendinizi su içmek için zorladığınızda mide bulantısının geçeceğine eminim. Ama kafanızdaki önyargıyı, bulanacak korkusunu yaşamadığınız sürece bunu başarabilirsiniz. Denediniz olmadı mı, bir süre sonra tekrar deneyin, korkmayın. Kafamızdaki önyargıların vücudumuzda somut reaksiyonlara yol açabileceğini bilin. Önyargıları gidermek zordur. Bu nedenle denemekten korkmamak lazım.  

 
Toplam blog
: 2
: 81
Kayıt tarihi
: 21.06.15
 
 

Felsefi araştırmacı, yaşam öğrencisi, medikal doktor ..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara