Suratı olmayan adam

Aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz surat maske değil, hele hele protez bir surat hiç değil. Dolayısı ile resme baktığınızda içiniz çok berbat olacaktır. Ben şok edici buldum görüntüyü. Aslında çarpıcı olan sadece resim değil.

Kesinlikle bu adamın hikayesi hayata daha olumlu ve cesaretle bakmamıza sebep olmalı diyorum. Başımıza türlü belalar gelebilir. Ama özümüze güvenir ve inanırsak daha bir cesaretli olabilir ve hatta çıkış yollarını bulabiliriz. Umutlu bir yolculuğa çevirebiliriz hayatımızı. Bunlar boş laflar diyorsanız o zaman önce resme bakın, sonra da bu adamın yaşadıklarını ve yaşayacaklarını bir gözünüzün önüne getirin. Hala boş laflar diyecekseniz. O zaman boşluğunuzu yaşayın hiç bir yerin ortasında hem de.

Yukarıdaki resimde gördüğünüz adam henüz 24 yaşında ve kaza zamanını hatırlamıyor...nasıl olduğunu filan.
Kaza anı ile hatırladığı en son şey kiraz toplama makinasını kilisenin camından uzanmış bir şekilde tamir etmeye çalışırken cep telefonunun çalması. Bunun dışında kaza ile ilgili tek bir hatırası da yok belleğinde. Belki de iyi ki yok. Sonra ki hatırladığı şey ise hastanede uyandığı an...ama tam 3 ay sonra!
(Dallas’ta ki Parkland Memorial Hastanesi)

Ailesi ona anlatmak zorunda kalıyor olup biteni.
O günü yani...o kaza gününü (Kasım 2008) anlatıyorlar ona.
Yüksek gerilim hattını taşıyan kablo yüzüne değdiği anda alnından çenesine kadar olan yüzündeki tüm etleri söküp almıştır.

Şubat 2009 da uyandırılmıştır.
Bugüne kadar dördüncü derece yanıklarını tedavi edebilmek için tam 20 ameliyat geçiren bu genç adam her şeye rağmen hayata sıkı sıkya tutunuyor. Yüzü pürüzsüz dümdüz bir halde, tıpkı bir karpuzun yüzeyi gibi. Şu an yüzünde duran kaslar ise vücudunun başka yerlerinden alınmış.
Gözlerinin olduğu yerler hafif içe çökük. Üst dudağı ,ağız içi tavanı tamamen ve dişlerinin çoğu gitmiş durumda. Doktorları, hayatta kalmasının büyük bir mucize olduğunu söylüyorlar ve hayatta kalmış olması büyük bir ders büyük bir esin kaynağı olmalı herkese diye düşünüyorlar. Çok haklılar!

Fakat şimdi hikayesi bitmedi. Bu genç adam mücadelesini daha da ileriye götürüyor, çok riskli bir operasyona başvurarak. Yüz nakli için gerekli olan adımları atacak. Çok nadir başarılı olan bir operasyon bu.
ABD’de sadece 2 adet yüzk nakli operasyonu yapılmış. Diğer bir seçecenek ise protezlerle desteklenen bir yüz yapılması ama o yüz naklini seçecek. Yüz nakli için listeye girmesi için şimdi bir takım ön testlerden geçecek bunun için bu tarafa yani Boston’a, Brigham and Women's Hastanesine gelecek. Harvard Üniversitesi’nin eğitim hastanesi olan bu hastane aynı zamanda dünyanın da en prestijli hastanelerinden biri.
Bu genç adamın geçmiş hayatına bakınca epey zor bir hayat yaşamış olduğu da gözlerden kaçmıyor. Kendisi “14 yaşımdan itibaren türlü zorluklara girdim hayatımda ki tek ve en güzel şey ise kızım” diyor.
Boşanmış olduğu için büyük anne ve baba, iki yaşındaki kızı Scarlette’in vesayetini almaya çalışacaklarmış.

Bu hikayeyi anlatmak istedim çünkü bu zorlukları yaşayan genç adam her şeye rağmen hayata sımsıkı tutunmuş ve hayata dair umudunu kaybetmemiş. Bu herkes için ibret verici bir hayat hikayesi olmalı diye düşünüyorum.