Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Eylül '12

 
Kategori
Güncel
 

Sürgün yatakları: Memleketin batakları !..

Sürgün yatakları: Memleketin batakları !..
 

net'ten...


Maziye daldım birden... Film şeridi gibi geçti gözümden 50 yıl...

Değişen bir şey  yok !..

Ülkenin bir yeri sazlık samanlık; diğer yeri ise cehennem...

Geçmişe uzanalım...

İnönü Dönemi...

Doğu, sürgün yeri...

Adnan Menderes Dönemi...

Yeni ağalar, paşalar, zenginler üretme dönemi...

Bankaların politikacılarca yağmalandığı naylon zenginlik dönemi...

Demokrat Parti iktidarda...

Yine...

Doğu, sürgün yatağı...

Askeri darbe dönemleri...

Yine değişen bir şey yok !..

Doğu ve güneydoğu sürgün yatağı...

Demirel ve koalisyon dönemleri...

Doğu ve Güneydoğu..Yine sürgün yatağı...

Askeri Dönemler...

Doğu ve Güneydoğu, sürgün yatağı...

MC.Hükümetleri...

Doğu ve Güneydoğu sürgün yatağı...

Ecevit dönemi...

Doğu ve Güneydoğu sürgün yatağı...

Özal Dönemi...

Doğu ve Güneydoğu sürgün yatağı...

AKP Dönemi...

Doğu ve Güneydoğu sürgün yatağı...

Çiller, M.Yılmaz , Erbakan...

Hep yok oldular...

Bu kadar sürgün sinerjisine onlar da dayanamadılar...

....

vs..vs...

Garp Cephesinde; Şark Cephesinde değişen bir şey yok !..

Sürgün yerleri yine değişmedi...

Payitahtın ' Taht Kralları' safalar sürerken ...Yeni patronlar, köşklerinde  rehavetteyken,

Devlet eliyle, yüksek subaya, seçkin (?) bürokrata, zengin politikacıya özel saray yavrusu evler ,lojmanlar, dinlenme kampları, Anadolu Kulüpleri inşa edilirken...

Bazı seçkin (?) bürokratlar, tüccarlar para beşiğini tıngır-mıngır sallarken...

Gariban analar düştü eşikten...

Bebekleri düştü, çürük beşikten...

Buldumcuklar rehavete...

Memet yine nöbete !..

Garp ve Şark Cephesinde değişen bir şey yok !..

........

Yıl: 1975   .Öğretmen olmuştum...Hizmete hazırdım...

O zamanlar bilgisayar ataması yok tabi !..

Tombalacı gibi elimiz torbaya atılacaktı...

'' Tayin kur'a torbasına '' elimi atmıştım...

'' Digor Lisesi...'' çıkmıştı bana...

Atama yapan müdüre sormuştum !..

Digor niresi ?..Türkiye 'de mi ?..

Samimi söylüyorum; adam, haritada  Digor'un yerini gösterememişti !..

Yeşil torbadan çeken garibanlar... Doğu ve Güneydoğu'ya...

Marş... marş...

Kırmızı torbadan çekenler ise hep Batı illerine gidiyorlardı...

Çok genç yaşta, torpilin, ' kırmızı torbada  kızardığını ' orada görmüştüm..

O dönemin milliyetçileri, dincileri; işini kitabına uyduran solcuları...Özel kur'a torbalarıyla hepten Batı'ya atanmışlardı..

Benim gibi, a-politik ülke sevdalıları, ' hamili kartlı adamı olmayanlar ', hepten sürgün bölgelerine yollanıyorlardı.

Bu haksızlıklara karşı çıkan yürekli gençleri tek tek yok ettiler...Hatta idam ettiler ...

50 yıldır, ''kısır döngüde bırakılan '' bu güzel ülkemiğn, -sıkıntıdan çıkardığı sivilcelerinin çıbanlaşmış haliyle, son yıllarda -başı derttedir.

Çıbanlar, cerahatlanmış haliyle biir..biir patlıyor...

Siz, bu ülkeyi,' adam gibi yönetmeye ant içip ' de makama oturunca, ülkenin bir bölümünü sürgün yeri olarak kırmızı hatlarla çizerseniz, bu 50 yılın biriken -Sürgün Sinerjisini -  yine ' 3-5 Memet dediğiniz garibanların  ve kardeşi olan bir avuç sahipsiz bırakılan gariban Zülküf'ün başında patlatmaya devam edersiniz...

...

Bu çıban bulaşıcı virüs taşıyor, önlem alınmadığı takdirde, yaratıcısı Frankeştayn'ı yiyen kendi canavarı gibi, birgün sahibini de yok edecektir.

 
Toplam blog
: 1521
: 1639
Kayıt tarihi
: 23.06.07
 
 

İnsan yontmakla geçti ömr-ü baharı... Güzel ve canlı heykeller yaptı... Kimisinin içi çabuk boşal..