TAKAS ve TÖKEZ

Sizinkini bilmem ama benim “Bi daha bi daha” nidalarıyla dizlerime asılan bir dizüstü bilgisayarım var.

Küçük şımarık bir çocuk…

Terbiyesini bozan da İlhami…

Çocukla birlik oluyor.

Yaz, yaz diye başımın etini yiyip bitiriyorlar.

Arayan bulurmuş. Ben de aradım buldum.

Bu ikisinden yakında kurtuluyorum.

İkisini de takas edeceğim; edeceğim de karşılığında ne isteyeceğim onu henüz bilmiyorum.

Efendim; Ben Oblomov gibi ağır kitapların kurdu olmaktan çoktan kurtuldum.

Ne varsa reklâmlarda var. Seyretmeye vaktim olmasa da gece gündüz reklâmları dinliyorum.

Aşk ihtiras moda felsefe komedi dram ihanet dostluk sağlık ne ararsan var onda…

Dikkatinizden kaçmamıştır inşallah; yakında bir TV kanalının programında: Başınızdan ne def etmek istiyorsanız…

Telefona sarılıyorsunuz veya bir E-Mail çekiyorsunuz…

İmdadınıza yetişiveriyor Show TV eskisini alıyor ve size yepyeni olanını veriyor.

Şu anda liste yapmakla meşgulüm ama aklıma sizler geldiniz paylaşayım dedim bencil yanımı yendim.

Özel yaşamda iş ortamında MB mahallesinde nelerden kimlerden kurtulmak istiyorsanız bir liste yapıyorsunuz ve hazır ol vaziyette bekliyorsunuz.

Aniden bir telefon gelebilir hatta siz müracaat etmeden… Pazarda alış veriş yaparken şıp diye Show mikrofonu gözünüze girebilir. Kapınız tık tıklanır zilleriniz cha cha cha yapar.

“Biz Show TV den geliyoruz ayağınıza ruhunuza çelme takarak sizi tökezleten ne varsa alıp götürüyoruz yani yenisiyle takas yapıyoruz”

Düşünme payınız olmayabilir şimdiden listenizi yapın.

Düşündüm de; araba ev buzdolabı çamaşır makinesinin yenisi cazip olabilir…

Yepyeni gencecik bir eş…

Benim otuz seneme mal oldu eşimin saçlarını ağartmak…

Biraz olsun onu tanımak…

Bir anda gıcır gıcır dinamik hip hopcu kılığında yenilenmiş adamım… Ya da Ceza gibi bir rapçı…

“Seninle benim aramda fark var” türküsünü tutturmuş…

Zıp zıp karşımda zıplayan…

Düşüncesi bile romatizma ağrılarını azdırıyor…

En iyisi ben başka kategorilere doğru kayayım…

Bu akşam bir blog yazısı okumuştum.

Siyaset başbakanımızı yaşlandırdı…

Yok, canım ben laptopumu takas edeceğim.

İlk karar genelde doğru oluyor.

İyi düşünmek gerek…

Gelen gideni aratıyor derler… Yoksa tersi mi oluyordu?

6.Şubat 2010 Cumartesi

Alev Meisel İzmir’den