Talip beyin kumbarası…

Blog yazları arkadaşlarımızdan THK Çankaya Şube Başkanı Sayın Talip BÖLÜKBAŞI, yine bizi “Bulgur Pilavı” gününe davet etti.

Daha önce de “Bulgur Pilavı” gününden söz etmiş ve çok da keyif aldığımızı yazmıştım. Her cumartesi günü yapılan “Bulgur Pilavı” günü, bu Cumartesi günü “Blog Esnafı”nın da katılımıyla bir kez daha gerçekleşti ve daha da bir keyif aldık doğrusu.

Bir taraftan havacılık muhabbeti, diğer taraftan “Blog”culuk muhabbeti ile geçen zaman, gerçekten çok hoş oldu.

Hani derler ya “Gönül ne kahve ister ne kahvehane, gönül muhabbet ister kahve bahane” diye. İşte tam o kıvam. Bulgur pilavı bahane, gönül dost görmek ister, dostları da bir arada.

Bizler de sınırlı da olsa dostlarımızı görmekten, onlarla muhabbet etmekten ve böylece bir zaman geçirmekten dolayı mutlu olduk. Sayın Talip BÖLÜKBAŞI’na buradan bir kez daha teşekkür etmek istiyorum.

Peki, yazının başlığı neden “Talip Bey’in kumbarası” derseniz, o iş daha da ayrı.

Yemek sonrası ortaya konulan ve bizim çocukluk dönemimizde bayramlarda THK’nun bağış toplamak üzere rozet takıp para topladığı kumbara, bu kez yemekten sonra “Felfeneye” ya da bir başka deyimi ile “Arifaneye” katılanların, bir sonraki haftaya yapılacak pilavın masraflarını karşılamak üzere bağışlarının toplandığı kumbara görevini görüyor.

Yalnız bu hafta, kumbarada bir aksama oldu.

Demir paranın atılacağı delikten kâğıt para atınca, para sıkıştı ve muhabbetin bir bölümüm de “Kumbara”nın tıkanıklığını gidermeye çalışma ile geçti.

Onun dışında “Bulgur Pilavı” günü, her zamanki muhabbet zenginliği ile sona erdi.

Ben, bu gün içinde çektiğimiz fotoğrafların sizlere de ulaşması için yazdığım bu yazının bir başka amacı da Ankara’da bulunup da pilav yemeye gelmeyen dostlarımızı özendirmeye ve umarım bir dahaki sefere onların da gelmesini sağlamaya yönelik.

Pilavın nefaseti bir tarafa, muhabbetin de ayrı bir keyfi vardı, bildirmek istedim.

01 ARALIK 2007

NOT: Günün diğer fotoğrafları yayına alınınca, yazının ekinde görülecektir.