- Kategori
- Şiir
Tanrısal kandil
Ulus ustalarına.
Bir düşe dalar gibi… Uzam ekseninde zaman tünelime… //
Postyürek yurduma gelsen!.. Denk düşer elifin elifime //
Kamaşır oylumum, çimlenir sözcükler… İlahi efekti //
İçinde taşıyan şiir, kanat vurur yüce almelere.//
Şaire hırkasını veren söz ustası, edebiyatçı dilşenim… //
Seslendin ateşten yüreğe… Dua gibi kuşattın, kucakladın //
Nebimsedik, uyaklı iki dize gibi bağlandık //
Duygu duyumlu, insancıl çeyiz sandığın bahar filizi //
Ilgın ılgın ilahi ışığı vurdu alnımıza //
Bulutla yıkadık yüzümüzü… Açıldı kusur kusan kırışığımız… //
Tümce alemin gülcesi… Gök kuşaklı yolun düşse //
Bukalemundan daha becerikli insanı dile getiren şiirliğe //
Ruhsalı sarmalar, boşluğunu doldurur… Götürür yolcusunu //
Tanrısal söyleme ses olur ağızdan ağıza… //
İlahi aşkla esinlenen duygu aşılardı yürekten yüreğe… //
Devrimci düşgelem, yüreğin yüreğimin ana / yurdu… //
Hep seni gördüm başımı yalayarak geçen bulutların yelesinde //
Sesini duysaydın, severdin! Ney çalardı minarelerde!.. Gelmese de //
Tanrı’nın eli değmiş gibi ılır ısınırdı piyasaya tapınan yoz //
Ayaklı vicdan yol makasçısı!.. Kayıt dışının adı hırsızlık! //
Yer / yuvar sana adanmış düşüngüsü, abartılmış söylence… //
Yaşamın arka sayfasını siyaha boyamış hurafe! Yuvardan //
Yuvara, ölümden öte yol arayan postinsanın eprimiş vicdan //ı
Ana / dolu / han, zıtlaşarak yakılıyor kutupluluk ateşinde //
Çağa ayak uyduramayan özgürlük düşmanı kral, molla //
Ruhumun vatanı İslam’ı kirletiyor!.. Kanla beslenen El Kaide //
Ruh aynası olsa, görse çirkinliğini!.. Boğulur cehennem imgesinde //
Güzel ahlaklı sözcelem, cenneti duyumsatan //
Burcu burcu iki duygu gönder!.. Uhrevi iklime taşısın… //
Yer / bellekli, yılkıya bırakmasın yer / yuvarı!.. //
Tanrısal kandil..! Deniz fenerim, sen bezi dokunmuyor artık! //
Ali Akdemir
09. 07. 09
Fethiye