Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Haziran '11

 
Kategori
Güncel
 

Tarihi ters çeviren yazılar/ Kürt sorununun nedeni yoktur

Tarihi ters çeviren yazılar/ Kürt sorununun nedeni yoktur
 

Bütün ülkeyi karşısına alıp “ Kürtler ana dillerini konuşup yazmalılar; varlıklarını ifade eden bayrakları olmalı…” diyen Kerim Korkut salak sanki. Bu çıkışıyla ülkede nasıl bir kaos yaratacağını, nasıl milyonlarca insanın tepkisini çekeceğini bilmiyor mu? “At sırtında doğmuşum, at sütüyle büyüdüm/Ben Altay Dağları’nın boz yeleli kurduyum…” diyen birinin bu ifadeleri kullanması mantıklı mı? Yarın meydanlara çıktığında “Satılmış adam…” diyerek yüzüne tükürmeyecekler mi? O, bunların hepsini göze alıyor çünkü bu ülkede Kerim Korkut’tan başka gerçeği gören yok. 

Türkiye’nin en saygın ve sağduyulu gazetecilerinden Taha Akyol’u dinliyorum. Kürt’lerin bu hale gelmesinin nedeni olarak cumhuriyetten beri bu halka yapılan yanlışları gösteriyor. Demek ki Sayın Akyol’a göre Kürt milliyetçiliğini 74 yıl önce 1937’de meydana gelen Dersim olayları doğurmuş; kanlı bastırılan Şeyh Sait isyanı nedeniyle de Kürtler dil ve bayrak talebinde bulunmuşlar. Bu kadar tutarsız ve basit bir açıklama olabilir mi? Aslında nedenin bu olmadığını Sayın Akyol’da biliyor ama söyleyemez. Bugüne kadar edindiği kariyer ve karizmasını kaybeder. Dahası devletin hedefi haline gelir. Bunu söyleyebilmeniz için Kerim Korkut olmanız lazım. Onun kariyeri ve karizması yok; vatanı için kanayan vicdanı var. 

Kürt halkıyla aramızdaki sorunların bugünkü duruma gelmesinin çok çeşitli nedenleri olabilir. Belki şu, dağlara yazılan “Önce vatan” sözü bile Abuzer dayıyı kızdırmıştır. Tamamı Kürt çocuklarından oluşan ilkokullarda “Türk’üm, doğruyum…”diye ant içilmesi, ülkenin en büyük gazetesinde “Türkiye Türklerindir” yazısının bulunması, bir zihniyetin öne çıkardığı “Her şey Türk için, Türk’e göre, Türk tarafından” şeklinde resmen ırk ayrımı yapan bir sözün dillendirilmesi, “Bir Türk dünyaya bedeldir”, ”Yüzde yüz Türk olduğun gün cihan senindir” gibi faşizm kokan söylemlerin okul kitaplarında yer alması belki ülkemizde yaşayan ve sayılarının 12 milyonu bulduğu söylenen Kürtlerde derinden derine bir Kürt milliyetçiliği duygusu yaratmış olabilir. Ama elbette bunların hiçbirisi gerçek neden değildir çünkü Kürt sorununun nedeni yoktur. 

Güneşin dünyayı aydınlatmasının nedeni var mı? Bu ülkede kendilerine Kürt denilen 12 milyon nüfusa sahip ayrı bir halk yaşıyor. “Bizdendir, aynı kandan aynı candanız, bin yıldır kardeşiz…” bırak bunları! Köpek havlamasa da kedi gibi miyavlasa tuhafına gitmez mi? Peki, bir Kürt’ün Türkçe konuşması niye tuhafına gitmiyor? Aynı şey değil mi? Ben bir Kürt anne babadan olduysam dilim Kürtçedir. Kürtçe konuşup Kürtçe yazmam kadar doğal bir şey olamaz. E verilmiyor. O zaman isterim, mücadele ederim. Kürt anne babadan doğuyorum, kimliğime Türk yazıyorlar. Ben bir halkım. Halkların bayrağı olmalıdır. Bayrak ayrı devlet demekmiş. Karanlık faşizm çağlarında öyleydi belki. Şimdi kaplumbağaların bile bayrağı var. 

E madem öyle ayrı devlet de kursunlar. İstiyorlarsa kurarlar zaten; napsan engel olamazsın. Yaşadıkları bölgeye Kürdistan de. Kürtlerin yaşadığı yere Kürdistan denir. Tunceli’ne Dersim de. Neden korkuyorsun ki? Ya bunlar bölgenin doğal adları zaten. Utanmasan Diyarbakır’a Ötüken diyeceksin. Allah’ın faşisti! Bu memleketin sahibi olduklarını iddia eden bir kısım insanlardan ödünüz kopuyor; sesinizi çıkaramıyorsunuz. Ne yapalım, öleceksek ölelim. Ne yapsak ne etsek adamları değiştiremiyoruz. Bana adam vatan haini diyor ya! “ Biz 3–5 bin yılda 16 devlet kurup buralara “Asyalı baldırı çıplak Türk” olarak gelmedik. Saçlarımızda nice iklimlerden rüzgâr, ayaklarımızda çağların tozu dumanı var. Bunları unutup kendini bir halta benzetemeyenler “Anayasadan Türklüğü kaldıralım” diyerek Türk’ün adını kirletemezler! Bu ülkede Türklüğünden utanan varsa defolup gitsin! “ diyen Kerim Korkut Türklüğe ihanet ediyormuş. 

Her zaman doğrular yapılmalıdır. Şartlara göre hareket etmek korkakların işidir. Bugün durumu kurtarmak için korkak siyasetçiler Kürt halkının taleplerini oturup sakin kafayla hiç kimseden korkmadan, bazı çevrelerin tehditlerine aldırmadan, çağdaş modern bir ülke ve büyük devlet anlayışıyla konuşup çözmeleri gerekirken “Kürt sorunu” diye bir şey icat ettiler. Kürt sorununun nedeni yok dedik. Nedeni olmayan şeyin kendisi de yoktur. Kürt sorunu diye bir şey yoktur. Kürtler haklarını istiyorlar. Bunu sorun haline getirdiniz. Sorun olan sizsiniz. Aldınız karşınıza da legal PKK’yı. “Temsilcileri “ Sayın Öcalan’ın görüşlerini dikkate almalıyız” diyor. Bu temsilci senin meclisinin bir üyesi. Sayenizde 50 bin kişinin katili kahraman oldu. Bir dahaki seçimde aday gösterirlerse aynen mecliste. 

Kerim Korkut tarihi açıklamasını yapıyor. Kürt-Türk iç savaşı bazı çevrelerin umurunda bile değil. 70 yıldır uygulanan korkak siyaset ülkeyi bu hale getirdi. İnsanın “Kürtler alacaklarını zaten aldılar da kanla, canla almasalar bari” diyesi geliyor. Sen adamlara suyu vermiyorsun, tabii ki göletlerini yıkacaklar. Bir yanda Türklerin katilleri, öbür tarafta Kürtlerin katilleri, ortada kurbanlık koyun gibi millet. Kapısında çifte kangal bağlı satılmış vatan haini kapitalist durumdan memnun, tereyağlı ekmeğini yiyip ellerini ovuşturuyor. Erciyes’in kurt başlı yiğitleri, Süphan Dağı’nın esmer delikanlıları, sizler kime hizmet ediyorsunuz? 

Türkler Kürtlere hiçbir hakkın verilmesini istemiyorlar. PKK’dan destek alan sözde Kürt partisi BDP resmen tehdit ediyor. AKP açılımla seçime girseydi oyu %30’du. Yemedi, açılımdan vazgeçip kıvırdı %50 aldı.%13’te MHP. Ülkede %20’si (10 milyon) aşırı olmak üzere %60, yani 45 milyon Kürt karşıtı nüfus var. Bazı şeylere %100 bile olsanız karşı koyamazsınız. Ülkemizin %100’ü karşıdır ama yine de fakirlik vardır. Kürt realitesi engellenemez bir gelişmedir. BDP ve PKK beni hiç ilgilendirmiyor. Hatta Kandil’in vurulmasını istiyorum. Kürt hakları ayrı. Bu, özgürlüğün ve insanlığın gereğidir. Devlet basiretli davranacak ve bir yandan iç savaş kışkırtıcılığı yapan BDP’ye rest çekecek (Zaten kimi temsil ediyor ki? %6.5 oyu var) ve orduyu Kandil’e gönderecek; diğer yandan akademik ve ilmi platformlarda Kürtlerin hak ve talepleri tartışmaya açılacak.  

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..