Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Haziran '11

 
Kategori
Güncel
 

Kerim Korkut’la yeni ufuklara doğru /Kıskançlık

Kerim Korkut’la yeni ufuklara doğru /Kıskançlık
 

Her hareketimiz, davranışımız beyinden emir aldığına, beynimiz de aklın merkezi olduğuna göre mantıksız duygu ve davranışları ayırmalıyız. İşte kıskançlık ta böyle bir duygu ve buna bağlı davranış. Ama sanki normal gibi gösteriliyor. Yani kıskanç olmalıymışız. Literatürü taradım, kıskançlığın bilimsel temelleriyle ilgili mantıklı bir argüman bulamadım. Düşünceme göre temelde sahiplenme ve haset etme duyguları var ve ikisi de aynı kapıya çıkıyor. Tek fark ilkinde kendi sahip olduğunu, ikincisinde ise başkalarının sahip olduklarını kıskanıyorsun. 

Sen neyin sahibisin? Ya da neyin sahibi olabilirsin, olmalısın? Bu soruya insanların tamamına yakını “ Elde ettiğim, bana kalan, benim olan her şeyin” cevabını verecektir. İşte Kerim Korkut farkı burada ortaya çıkıyor ve hiç istemediğim halde yazılarımın bir yerinde iki de bir gösteri maymunu gibi reklâmımı yapmak zorunda kalıyorum. Buna mecburum çünkü bu farkı insanların görmesi lazım. Mal/mülk/para seninse senindir. Başka sana ait ne var? Yaşadığın dünyada sana ait ne var arkadaşım? Senin adını taşır, senin evinde durur, kucağında oturur… Sen istediğin kadar “benim” de. ”Bu çocuk benim; ben doğurdum.” Yaratan vermese sen nasıl doğuracaksın? Sen mi yarattın ki senin oluyor? Onun o hale gelmesinde emeğin var mı? Yapmış etmişler, hazır çıkarıyorsun. “Bağıra bağıra ben çıkardım” Senin içindeki şeyi ben mi çıkaracaktım? 

“Benim karım” Zaten kıyameti koparan, Korkut’u delirten cümle bu. “Karı” lafı başlı başına bir aşağılama ifade ediyor. Şu işe bak.” Benim karım” da aşağılama, ” Benim kocam” sözünde ise tam tersine yüceltme var. ” Benim karım” sözünde kocanızın malı olurken”Benim kocam” sözünde yine kocanızın malı oluyorsunuz. “Mal” nedir? Kullanmak için alınan şey. Siz eşlerinizi kullanmak için mi alıyorsunuz? Hem sahi ya siz niye eşinizi alıyorsunuz? 

“Sayın Korkut, bunlar eski zaman anlayışları. Şimdi artık okumuş kültürlü insanlar böyle yapmıyor” Hayır, bin defa hayır! Dediğiniz gibi olsa bu yazıyı yazmam zaten. Adam karım demiyor, eşim diyor ama öküzlüğünü yine yapıyor. Sahiplenme duygusunun okumuşlukla ilgisi yok. Adama diyorsun ki ”Sen karının sahibi değilsin” Ordinaryüs prof. orada, gidin söyleyin bakalım, ne cevap alacaksınız? Evli kadınla erkek iki ayrı insandır. Kadının kocasının yanındaki yeri ve keza kocanın kadının yanındaki yeri aralarındaki evlilik sözleşmesinin onlara yüklediği toplumsal bir rolden ibarettir. 

Karına ne yapabilirsin? Valla aslında o istemezse hiçbir şey yapamazsın. Yani onun üzerinde hiç hakkın yok. Verdiklerini alacaksın. Şimdi canını bile alıyorsun; alçak düzenin yüzünden! Elin karısına senin yanında laf atsalar, taciz etseler, ya da elin karısı başkasına baksa kıskanır mısın? Kendi karın olsa kıskanırsın ama. Yapılan hareket aynı. O halde karını güya sana ait olduğu, senin malın olduğunu düşündüğün için kıskanıyorsun. Bu aptalca hareket yerine çık ortaya “ Ulan böyle terbiyesiz hareket yapılır mı” deyip indir yumruğu. Valla iki tane de ben vururum. Yanlışlık yanındakini malın gibi görmekte. Onurunu kurtarmak için yanındaki kadını aşağılıyorsun. “ Karımı neden rahatsız ediyorsun” değil, “ bu kadına neden böyle çirkin davranıyorsun” diyeceksin. Hatta aslında en doğrusu eşinin kendini savunmasını bekleyeceksin. Kadınlarımız bu konuda çok cahil.” Benim herif şimdi hakkından gelir” diyor. Al çantayı indir kafasına, hem kocan saçma kıskançlık gösterisiyle seni aşağılamasın, hem başı belaya girmesin hem de onuru korunmuş olsun. 

Hiç olur mu? Bizim aklıevvel kadınlarımıza göre kocası kendini ne kadar kıskanırsa o kadar seviyormuş. Seven erkek kıskanırmış. Ya bunu abartmadan eşinize bir jest bir hayat güzelliği olarak kıskanır gibi yapın. “Öldürürüm valla!” Sittir git. Sana karı değil inek bile vermem! Yanlış davranışlara, çirkin davranışlara tepkisiz kalmayın tabii ki. Adamın biri karınıza bir şaplak attı. Bu durumda sessiz kalan kocanın o kadını elinden alın. Böyle bir hödüğe inek yavrusu bile vermem. 

Sorun tepki gösterilmesinde değil, tepkinin şeklinde. Sen yanındaki senden hiç aşağı olmayan- onunla evlendiğine göre kendine denk görüyorsun demektir- karını, sevgilini onun bilgisini, gücünü, insani kişiliğini hiçe sayarak köpeğin yavrusunu koruması gibi korumaya kalkışıyorsun. Bırak o kendini korusun, başaramazsa yardımcı olursun. Korumaya ihtiyacı olmayan birini korumaya kalkmak onu aşağılamaktır. 

Ve karının sahibi olarak, sahibiymiş gibi bunu yapıyorsun. Kırk yaşında dul bir kadının ağabeyi kadının arkadaşına “o benim kardeşim, onun namusunu koruyorum” diyordu. Adam “ O kendi namusunu koruyamıyor mu” dedi. Ağabey “Ona kalsa çoktan koynuna girmişti” deyince adam “ Onun bileceği şey, sana ne bundan. Kırk yaşındaki kadın senden mi izin alacak” Ağabey “ Elbette; ben abisiyim” dedi. Ve bu tartışma sizce nasıl bitmiş olabilir? Ağabey kız kardeşini de sevgilisini de oracıkta öldürdü. Türkiye’nin yarısının bu olayda kızın ağabeyini haklı bulduğuna yemin ederim. Bir de “ Kızın ağabeyi haklı ama keşke yapmasaydı” diyen bir acayip güruh var. 

Türkiye’ de erkekler bu konuda o kadar geri düşünceliler ki başka erkeklerin, yanlarındaki karılarıyla mecburiyetten bile konuşmasını kabul etmiyorlar. Yanında kocası olan kadınla normal, kibar bir şekilde dahi olsa konuşamıyorsunuz. Adamın içinde hep bir şüphe var.”Acaba karıma göz mü koydu” Olumsuz bir görüntü için karı koca çifte yaklaştım. Nasıl olmuşsa olmuş kadının fistanı yırtılmış içi görünüyordu. Adam “Ne diyeceksen bana söyle” dedi. Yanında başkaları da vardı. Kadın rezil olacaktı. Durumu çaktırmadan ona söylemeliydim. Adam inadına” Karımdan ne istiyorsun, benimle konuşsana be adam” deyip duruyordu. 

İnsanlar nerede olursa olsun eşinizle sizinle konuştukları gibi rahat bir şekilde konuşamıyor, oturup, kalkamıyor, gezip eğlenemiyorlarsa; evinize gelemiyorlar, siz de onların evine gidemiyorsanız siz medeniyetten uzak bir insansınız. Erkekler diyerek suçu tümüyle bir tarafa yıkmayalım; belki kadınlarda da var bu. Bu tür kadın ve erkeklere karşı yapılacak tek şey kendinizden ve hayatınızdan onları uzak tutmak ve saçınızın telini bile onlara göstermemek olacaktır. Adam hem yobazlık yapacak hem de dünya güzeli Ayşe kızı alacak. Hadi be! Ama işte bunların görünüşüne, çalışkanlığına, mesleğine, parasına falan adlanılıyor. Yobazlık temelden bir eksikliktir, hiçbir şeyle giderilemez. Yobaz bir insanla yaşayabilen kendisi de yobazdır. 

Nedir yani? Sokakta tanıdığın bir karı koca geliyor. Seni görünce duruyorlar. Yalnızsan ayıp olur diye sadece erkekle konuşuyorsun. Adam yanlış anlamasın diye kadının yüzüne bile bakmıyorsun. Ya da eşin yanındaysa haremlik selamlık usulü kadınlar birbiriyle erkekler de birbiriyle konuşuyor. Bu nedenle ben çağrılsam bile birinin evine gitmek istemiyorum. Bu işin köylüsü, cahili, kültürlüsü, dindarı, serbesti yok. Tamamen kişiler ve yaşadıkları çevreyle ilgili. İmamın karısıyla konuşabiliyorsun da lise öğretmeniyle konuşamıyorsun. Yobaz beş tane üniversite bitirse yine yobaz oluyor. 

Nedir yani? Niye böyledir? Bu anlaşılmaz kadın korunmacılığı yüzünden ciddi şekilde gerilim yaşıyoruz. Karı kocanın birlikte gezmesi toplum düzenini bozuyor. Karı kocanın bulunduğu bir toplulukla ben şahsen pikniğe falan gitmek istemem. Öyle bir psikolojiye sokmuşlar ki seni, adamın yanında karısına bir şey söylemek zorunda kalsan sanki yatağına girmiş gibi hissediyorsun. Kadın rahatsız olacağına sen rahatsız oluyorsun. Eşini sahiplenir gibi görünen kocalar etrafa rahatsızlık veriyor. Öyle de sarıp sarmalıyor, iyice sokuluyor ki alıp kaçacaklar sanki. Sadece onun eşi var, başkasının karısı yok. Biz evde kuş besliyoruz sanki. Biraz ayrı durun, birbirinizi özgür bırakın ya! Allah Allah! Böyle karısını cebine sokar gibi yanında taşıyanları toplumun içine sokmayacaksın. Sevgiden diyorlar. Biz sevgiyi biliyoruz kardeşim. Adam da kadında sarmaş dolaş insanlarla konuşuyor, etraflarına gülücükler saçıyorlar. Böyle çiftleri görünce saygıyla eğilip “Allahım onları ayırma” diyorum. Bir de hödükler var. Karının elinden tutmuş, etrafa yılan gibi bakarak sürükleyip götürüyor. Göz bu yanlışlıkla takılsa, kanlı gözbebekleriyle seni yiyecek gibi bakıyor. Hayırdır, kesime mi götürüyorsun? Niye çıkardın toplumun içine? “Bu benim karım, yan bakanı öldürürüm” Buna kıskançlık da denmez; hayvanlık gibi bir şey. 

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..