Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Temmuz '11

 
Kategori
Tarım / Hayvancılık
 

Tarımda su kullanımı

Tarımda su kullanımı
 

Su insan yaşamı yönünden vazgeçilemez bir öneme sahiptir. Aslında yaşamın kendisidir. Suyun önemi 2002 yılında Johannesburg’ da düzenlenen II. Dünya Çevre Zirvesi’nde ise “ Su Yok Gelecek Yok ” sloganı ile tam olarak vurgulanmıştır.

Suyun önemi gelecek yıllarda daha da artacaktır. Günümüzde bile 1, 4 milyar insan yeterli içme suyundan yoksun bulunmaktadır. 2025 yılından itibaren 3 milyardan fazla insanın su kıtlığı ile karşı karşıya kalacağı tahmin edilmektedir. Yaşam için vazgeçilmez öneme sahip suyun temini için birçok ülkede tuzlu sudan tatlı su elde edebilecek tesisler bulunmaktadır.

Sahip olduğu öneme ve hızla artan talep artışına rağmen tatlı su kaynakları yeterli değildir. Dünyanın büyük bir bölümünün su ile kaplı bulunması, ancak toplam suyun sadece % 2, 5’ in kullanılabilir nitelikte tatlı su olması durumun önemini ortaya koymaktadır.

Her hangi bir amaç ile kullanılan suyun miktarını azaltarak elde edilen faydanın artırılmasına yönelik çalışmaların tümüne su korunumu denir. Su başta tarım sektörü olmak üzere sanayi sektörü ve kent yaşamında yoğun olarak kullanılmaktadır. Bu kullanım alanlarının suya gereksinimleri, suyu kullanımları ve geri dönüşümleri birbirlerinden farklıdır. Dolayısıyla kullanım alanlarının her birinde su korunumu farklılık göstermektedir.

Dünyadaki toplam su tüketiminin % 70’i sulama, % 22’si sanayi ve % 8’i içme ve kullanma suyu amaçlıdır. Gelişmiş ülkelerde bu oranlar sırasıyla % 30, % 59, % 11 iken az gelişmiş ülkelerde % 82, % 10 ve % 8’dir.

Ülkemizdeki su tüketiminin %72’ si tarımda, %18’ i evsel kullanım ve %10’ u sanayi sektöründe gerçekleşmektedir.

Türkiye’de 2003 yılı verilerine göre 29, 6 milyar m3 su sulamada, 6, 2 milyar m3 içme suyu olarak ve 4, 3 milyar m3 su da sanayide kullanılmıştır. 2030 yılında ise sulamada kullanılan su miktarının 72 milyar m3, içme suyunun 18 milyar m3 ve sanayide kullanılan suyun 22 milyar m3’e yükseleceği tahmin edilmektedir. Bu durum, özellikle tarımda su kullanımdan elde edilecek faydaların ülkemiz açısından önemini ortaya koymaktadır.

Uluslar arası verilere göre, yılda kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 10.000 m3’ ten fazla olan ülkeler su zengini, 1.000 m3’ten az olan ülkeler su fakiri kabul edilmektedir. Ülkemizde kişi başına düşen kullanılabilir su miktarı 1.500 m3 civarında olup, ülkemiz bu yönüyle su sorunu olan ülkeler arasında yer almaktadır. Diğer yandan, ülkemiz küresel ısınmanın kuraklık sorununu en şiddetli yaşayacak bir bölgede bulunmaktadır. Tüm bu veriler ülkemizde su tasarrufunun önemini çok çarpıcı bir şekilde ortaya koymaktadır. Dolayısıyla su tüketiminin % 72’ sinin gerçekleştiği tarım sektöründe su tasarrufu daha bir önem kazanmaktadır.

Konya, Büyük Menderes ve Kızılırmak gibi büyük ve önemli su havzaları kuraklık sinyali vermektedir. Göller bölgesi yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bulunmaktadır. Konya Akşehir gölü tamamıyla kurumuş, Bafa ve Van göllerindeki su seviyesi azalmaya başlamıştır. Gelecekte sulama suyu ihtiyacının artış göstereceği açıktır.

Sulama, basit bir anlatımla bitkinin ihtiyacı olan ve yağışlarla karşılayamadığı suyun bitkinin kök bölgesine verilmesi olayıdır. Suyun bitkiye veriliş biçimini yani sulama yöntemlerini başlıca iki gruba ayırabiliriz. Yüzey sulama ( geleneksel ) ve basınçlı sulama… Salma, tava ve karık sulama olarak adlandırılan yüzey sulama yöntemlerinin çok su tüketimi yanında erozyona neden olması gibi sakıncaları bulunmaktadır. Zaten salma sulama yönteminin bir diğer adlandırılması ‘’ vahşi sulama ‘’ dır. Basınçlı sulama sistemleri damlama ve yağmurlama sulama çeşitleridir. Tüm dünyada ve ülkemizde en fazla kullanılan yöntem suyun çok fazla kullanılmasını gerektiren yüzey sulama yöntemleridir. Yüzey sulama yöntemlerinde kullanılan suyun yaklaşık % 50’ si boşa gitmektedir. Bu durum, gelecekteki en önemli tüketim maddesinin, yani suyun boşa harcanması yanında erozyon gibi telafi edilemez sorunlara da neden olmaktadır.

Küresel ısınma, artan gıda ihtiyacı, yanlış sulama yöntemlerinin neden olduğu toprak kayıpları ve buna karşılık su kaynaklarımızın giderek azalması gibi çok önemli sorunlar göz önünde bulundurulduğunda su tasarrufu sağlayan basınçlı sulama yöntemlerinin ülkemizde yaygınlaştırılması gerektiği açıktır.

Sulama yönteminin seçimi bitki çeşidi, iklim ve toprak yapısı gibi faktörlere bağlı olmakla birlikte şartların uygun olduğu tüm tarım alanlarında yağmurlama ve damla sulama yöntemlerinden biri kullanılmalıdır. Bu suretle toprak yapısı bozulmamakta, su tasarrufu sağlanmakta, kolaylıkla gübreleme yapılabildiği için gübre ve işçilikten tasarruf edilmektedir. Bu tasarrufların ekonomik değeri ülkemiz için, gelecek kuşaklar için çok önemlidir.Ancak basınçlı sulama yöntemlerinin ilk yatırım maliyeti oldukça yüksektir. Bu konudaki teşvikler oldukça yetersi kalmaktadır. Bugün yapılacak yatırımların gelecek kuşaklar için önem taşıdığını unutmamalıyız.


 

 
Toplam blog
: 43
: 801
Kayıt tarihi
: 23.01.11
 
 

1981 yılında Eğe Üniversitesi Ziraat Fakültesi'nden mezun olmuştur.1984-1992 yıllarında Türkiye Z..