Tatile gidiyorum...

Sanmayın ki mutluyum. Ben sanırım mutlu olmamak için yeminliyim. Bazen kendimide anlamakta zorlanıyorum. Ne güzel işte git eğlen, gez, dolaş, dinlen. Tembellik yada coşku adına ne varsa yaşada gel. Ama yok bende bu performans. Ben performansı sorun çıkarmada mükemmel kullanıyorum.

Oğlumu yatırdım yatağına az önce, neredeyse ağlayacağım üzüntüden. Oğlum bizimle gelmiyor. Daha tatile gidecek bir yaşta değil, burnumuzdan getireceğini bildiğimiz için onsuz gitmeye karar verdik. Onun için böylesi daha iyi. Fakat benim gözler anlamaz durumu, hemen yaşarma hallerine giriverir.

Ondan sonra evimi özleyeceğim tutar. Sanki dönmeyeceğim geriye, alt tarafı bir hafta bile değil. Valizi bile hazırlamadım daha, hemde yarın vaktim yok buna. Ama gelmiyor içimden işte. İşimi bile bırakıp gitmek istemiyorum. Ben yine her sabah olduğu gibi, tüm o minibüs facialarına rağmen işe gitmek, pc.nin başına oturup, bu felaket sıcakta bitap düşmek, hatta sinir olmak istiyorum.

Sadece bir tatil bu ama sanki gurbete gidiyor gibi acıyor içim.Evimi, oğlumu, işimi özleyeceğim. Hiç bu kadar üzüleceğim gelmezdi aklıma. Ne çok şey, ne çok kişi var özlenecek... Nasıl bir kalbim var benim böyle, tatile bile gidecek kadar ayrılığı kaldıramaz.

VEDA SENFONİSİ:
Bekle oğluşum, anne biraz kafa dinleyip gelecek. Seni götüremiyorum, çünkü öyle haylazsın ki seninle tatile gitmek daha çok yorulmama sebep olacaktı. Ama söz çabuk döneceğim ve o güzel gözlerinden öpeceğim seni...

Mehmetçiğim; bir hafta idare et işleri, bomba gibi döneceğim. Ama patlamış bir bombada olabilir.
Benim patronum bir tanedir. Daha bir yıl olmadı işe gireli ama bana izin verdi. Her zaman kibar ve anlayışlıdır. Kocaman bir yüreği vardır onun. Seni böyle bırakıp gitmeyi hiç istemiyorum ama seninde beni bırakıp gittiğini düşünüp, zorluyorum kendimi. İntikam alıyorum senden. Fireleri yazmayı unutmayın. Diğerlerini ben gelince hallederim. Özleyin beni emi canlarım...

Ve son olarak çok sevgili blog arkadaşlarım;
Otelde internet hizmeti var, fakat sevgili eşim sansür koyuyor 1 hafta. Ama ben kaçıp gireceğim bloglara. Onu havuza itip, geçeceğim pc.nin başına. Benden kurtulduğunuzu sanmayın. Hep buralarda olacağım.Ama havuza düşen ben olursam!...

Merakta kalmayın diye yazıyorum bakın kıymetinizi bilin. Gece yarısını çoktan geçti saat , sabah işe gideceğim ama severim sizi canlarım. Ayrılamam buradan. Havuza kimin düşeceği belli olmaz, şayet o bensem 1 hafta beklemeniz icab edecek. Sakın ha beni unutmayın. Özleyin beni, ben sizi şimdiden çok özledim.