Tatlı lisan ile

Komşumuz Irak’tan bir kadın tanımıştım yakın geçmişte, vaktin birinde… Irak’ın Amerikalılarca alt edilmesinin ardından, ülkemize sığınmış bir kadıncağızdı. İsmi, Münira’ydı. Bu, yaşı kırklardaki Iraklı kadın bana demişti ki gözleri yaşlı olarak: “Biz Iraklı Müslümanlar olarak ülkemizde birlik ve beraberlik içinde, dinimize uygun şartlarda huzurla yaşıyorduk. Ne ara olduğunu bilemediğimiz anlarda sinsice modernlik girdi hayatımıza; yenilik dendi, çağa uyum bilindi. Tesettürümüz bile modaya uyarlandı. Kısa süre içinde insanlarımız arasında lüks tutkusu oluştu, zengin fakir herkesi kapsadı. Modernliğe ayak uydurmak için, evlerimizi daha iyi imkânlarla donatmak ve her yeniliği almak için kadın kız herkes çalışma hayatına daldık, birbirimizin halini hatırını sormaktan geri kaldık. Anamızdan, atamızdan gördüklerimiz, bildiklerimiz güzellikleri unutuverdik. Yeterli para kazanamayanları, yani hızlı yaşama ayak uydurmakta zorluk yaşayanları bankalar kredi desteği sunmaya başladılar. Resmen devlet parasız vatandaşı uzun vadeli ödeme kolaylığı önererek bankalara teşvik etti. Kredili yaşam vazgeçilmezimiz oldu. İnsanlar borçlandıkça ve borçlarını taksitlendirdikçe hıza ve lükse daha bir merak sardı. Yollarımız arabalarla, evlerimiz modern eşyalarla, üstümüz başımızda modaya uygun giyimlerle donandı. Sonrası; ne olduğunu anlamadan güzel evlerimizde, güzel elbiselerimizle, güzel eşyalarımız üzerinde kurulmuş dizileri dizilip seyrederken çat kapı gelip ülkemize dalıverdi düşman. Bizi tarumar etti, vatanımızı yıkıp yakıp küle döndürdü. Meğer kırk yıl bizi yöneten liderimiz, Amerika ne derse onu yapmaktaymış, biz onu severken, halkını düşünüyor sanırken o ülkemizi sinsice uçuruma sürüklemiş. Şer yüklüler amacına ulaşınca liderimizle işini bitirmiş oldu. Yetmedi halkımızı dağıttı, masumları öldürdü, haklarımızı elimizden aldı. Çoğumuzu da vatanından etti, sonra gelip tüm değerlerimizin üzerine oturdu.

Türkiye Irak’tan konum itibariyle çok daha zengin ve değerli, bunu onlar sizden bizden iyi biliyorlar. Eğer onların tuzağı olan renkli dünyaya dalarsanız bugün olmazsa, yarınlarda sizde bu güzel ülkenizden kaçma durumunda kalırsınız. Bugünkü süsünüz püsünüzde yanınızda olmaz. Bir lokma ekmeğe muhtaç olmakta var bu gidişatın sonunda…"

Bu kadar borçlumuz varken, banka faizleriyle yaşayanlarımız gün geçtikçe çoğalırken , acaba bizde mi, bir devir Bağdat diyarı dillerdeki Irak’ın sonunu görmüş, mülteci Münira’nın üstüne basarak vurguladığı sonun başlangıcında mıyız? Allah muhafaza etsin...

AyferAYTAC.com