Tecavüzcüme dokunma!

Kürtaj tartışmaları sürüp giderken Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın ısrarla vurguladığı önerisine kulak veren yok gibi...

Bakan diyor ki, Kürtajla ilgili yasaklamalara takılacağınıza tecavüzcülere verilecek cezaların artırılması için mücadele edin...

Bakan bunu, "mal benim değil mi, istediğimi yaparım" düşüncesiyle  kürtaj yasağını sokaklara dökülerek  önlemeye çalışan kadın protestoculara söylüyor ...

Ne var ki, bakanın çağrısını işiten yok... Kimse, kürtaj için bağırdığı kadar tecavüzcülerin daha fazla cezalandırılması için bağırmıyor, çağırmıyor...

Yoksa, Reha Muhtar büyüğümüzün dediği gibi, tecavüz kaçınılmaz olursa işin zevkini çıkarmaya bak, mantığı bir atasözü gibi kabullenildi mi?...

Kürtaj için yeri göğü inletenler, özellikle de tecavüz sonucu hamilelikleri buna bahane ederken, tecavüzcülerine dokunulmasını istemiyorlar mı?

Garip bir durum bu... Türkiye'ye özgü tuhaflıklardan biri... Ülkenin bakanı tecavüzcülere daha fazla cezalar verelim, diye ön alıyor ama tecavüz sonucu hamilelikleri kürtajla gidermek isteyen kadınlar, tecavüzcülerinin daha ağır cezalara uğratılması konusunda sessiz kalıyorlar.

O zaman aklımıza şu geliyor; demek ki, siz sadece siyaset yapıyorsunuz, yoksa kürtaj yasası veya "vajinama dokunma" meselesi değil bu... Aksi halde, tecavüzü farklı bir fantezi olarak gördüğünüzü düşüneceğiz ki herhalde bu doğru olmaz.

Yani, tecavüzcüye laf yok ama çocuğunu istemem, gibi bir bilinçaltı hissediliyor ki bu bayağı bir tehlike arzediyor.

Yoksa, Türk sinemasının muşhur tecavüzcüsü Coşkun  sanatını çok iyi becerdi de bu kadar fazla hayran mı kazandı?.

Anlamak mümkün değil...