Tehdit edilen kadına polis koruması

Adana'da boşandığı dini nikahlı eşi tarafından pompalı tüfekle saldırıya uğrayan kadın; devlete sığınarak yardım istemişti. Adana Emniyet Müdürlüğü bu isteği geri çevirmedi ve genç kadına koruma tahsis ett. Mağdur kadın artık  işe ve alışverişe çağırdığı polis eşliğinde gidiyor.

Memleketimde böyle güzel şeylerin yapıldığını duymak beni sevindirdi.

Maalesef benzer olayları televizyonda izliyoruz. Ayrılan koca veya sevgililer ellerine geçirdikleri pompalı tüfek, tabanca ya da satırlarla kadınlarımıza saldırıyorlar.

Bu bayan arkadaşımızda saldırıya uğramış ve  eski eşi tarafından sürekli tehdit edilmiş.Bu nedenle 12 kez bağlı bulunduğu polis merkezi, savcılık, valilik ve   (BİİMER)  yani; Başbakanlık İletişim Merkezine başvurup koruma talep etmiş.

Şikayet üzerine de eşi gözaltına alınarak adliyeye sevk edilmiş ancak; geri serbest bırakılmış.

Örneklerini yüzlerce defa televizyondan izlediğimiz, yazılı basından takip ettiğimiz gibi serbest kalır kalmaz da  tehdit etmeyi sürdürmüş. Mağdur kadın da  savcılığa, "Eski eşim beni kesin öldürecek, beni ölmeden koruyun" diye dilekçe verip koruma talep etmiş.

Bu  şikayeti yerinde görülerek "Çağrı Üzerine Koruma" verilmesine karar verilmiş.

Güzel ve örnek bir uygulama. Artık, bu arkadaşımız tehdit ya da tehlike hissettiğinde günün her anında korumasını arıyor.  Her sabah işe güvenli bir şekilde gidebilmesi için bağlı bulunduğu Adana Yarbaşı Polis Merkezi'nden 3 polis memuru evinin önüne geliyor. Evden çıkan mağdurumuz, polislerin koruması eşliğinde aracına biniyor. Polislerden birisi herhangi bir saldırıya karşılık bayan  aracına binerken diğer 2 polis de aracını takip ediyor. İşe kadar götürülüyor, mesai arası ya da iş bitiminde tekrar evine koruma eşliğinde getiriliyor.

İstediğinde alışverişe de koruma eşliğinde çıkıyor.

Yardım talebine kulak veren yetkililere  bizlerde gönülden teşekkür ediyoruz.

Adana'daki uygulama bir ilk değil. Aynı uygulama Kırklareli'nde de yapılmıştı.

17 Kasım 2011'de valilik tarafından 7 kadına iletilen karar, Kırklareli Vali Yardımcısı Abdurrahman İnan başkanlığında toplanan altı kişilik koruma kurulunca alınmış.. Ölüm tehdidi nedeniyle koruma talebinde bulunan 7 kişiye, Koruma Yönetmeliği'nin 10. maddesi ve İçişleri Bakanlığı'nın 17 Eylül 2010 tarihli genelgesi uyarınca koruma verilmişti.  Kırklareli İl Emniyet Müdürlüğü Koruma Şube Müdürlüğü, mağdurelere yönelik mahallelerinde olası bir saldırı durumunda nasıl müdahalede bulunacaklarına dair plan da hazırlamıştı.

Tabii önemli olan bunun devamlılığıdır. Bu 7 mağdurenin şu an ne olduğunu bilmiyoruz.

Türkiye'nin bu sorunları aşması gerekir. Lütfen çevremizde şiddete uğrayan, mağdur olan kadınların sessiz çığlıklarına kulak verelim. Onlara yol gösterelim. ALO 183 hattı ve BİMER hakkında bilgi verelim.