Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Eylül '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Telaşımın sonu....

Telaşımın sonu....
 

Sabahın erken saatleriydi. Kalkayayım mı? Kalkmayayım derken, elimi, yüzümü yıkarken buldum kendimi lavoboda... Hava bulutlu, severim böyle havaları loş loş evimin içerisi. Mevsim normallerinde seyriyor. Yağmur çiğliyor oh mis gibi toprak kokusu geliyor... Balkondayım çiçeklerimin kurumuş yapraklarını temizledim şöyle etrafı kolaçan edip yol aldım mutfağıma kızlara çay koymaya, çay demlenirken bulaşıkları yerleştireyim dedim...Yapı itibariyle telaşlıyım tencere, tava derken pasta tabaklarını yerleştiriyorum, dolabın camı indi elimin üzerine...

Acı yok, korku yok hiç bir tep ki yok taa ki, camı elimin üzerinden çekene kadar aman Allahım! oda ne kan fışkırdı kemiğim gözüküyor..korku filmlerin setinde zannettim kendimi bir an, bu ne vahşet! Panikledim yüzüm bem beyaz, sakin ol diyorum hiç dinler mi, beni içimdeki ben...
Telefon nerde?işte duruyor yerinde.Cebim?En son yatak odasında baş ucumdaydı...havluya sarılmış elim dolaşıyorum evin içersinde kesik elim havaya doğru tutmuşum kan akıyor dirseğime...Ayy ne yapacağımı unuttum !eşimi arayacaktım yaa o benden panik..aradım elim kesildi kapattım telefonu...Beş dakika sürmedi eve gelmesi...Hastahane vardık hemen acil müdahale uzman geldi yat uzan dedi:

Dedim ;kesik elimin üzeri... Sen uzan dedi tekrar uzman, ışık gözlerimi kamaştırdı sonrasında kesik elimin üzerine doğru ışığı yansıttı...Bakamıyorum tetonoz, birkaç iğne yapıldı(lokal anestezi) acımayacak dedi uzman... İnşallah öyledir dedim kendime...Yüzüm şekilden şekile giriyor bunu hissedebiliyordum bakamadım hiç müdahale yapılan kesiğe..
Tuh yaa!! saymadım kaç dikiş atıldığını, sordum uzmanına açarsın sayarsın dedi; Eve gidince olmaz dedim; yaa mikrop kaparsa... Arkadaşlara söylerim kaç dikiş var kesik yaramda...Severiz biz arkadaşlar arasında böyle malzeme yapmayı...Bir hafta suya, sabuna dokunma dedi...Off yaa ben iftar verecektim, günlük ev işleri nolacak kızlarımın saçlarını kim örecek...yaa her yer kan oldu kim silecek bir sürü soru oluşta kafamda oracıkta...Sıla kızım bir hafta evimin annesi olacak inanıyorum başarır benden geri kalan işleri...

Sabah, sabah yapmasaydım telaş canım acıyıp korkmayacaktım belkide...Sanki iş toplantısına yetişeceğim sabahın köründe...Yapım bu telaşlıyım her işte...Yaşama dair ne varsa aklıma düştü anda telaşla yaparım ben duygularıma bile vurur telaş..Bugün söz verdim kendime telaş yok artık benim yüreğimde...
Çok korktum!korktuğumuda belli edemedim.Canım öyle çok yandı ki sızısı taa vurdu içime...buz gibi şuan elim hareket ettiremiyorum bu satırları büyük kızım sıla'ya yazdırıyorum...Tatlı bir istirat olacak belkide yorgundum son günlerde yüreğimle birlikte...Yazdıklarınızla dinleneceğim evimde, yorum yapamazsam kusuruma bakmayın takipteyim tüm yazdıklarınızın...Kesik sağ elimin üzerinde acıyor parmaklarımın hareketinde ...

Atalarımız ne güzel demiş "ACELE GİDEN ECELE GİDER" "ACELE İŞE ŞAYTAN KARIŞIR" ...şeytanın ne işi var sabah sabah benim evimde, sakarda değilim kem gözmü değdi acaba sabah sabah üzerime...Bunlar işin şaka yanı telaşımdan dolayı yaşadım bugün canımı yakan küçük kazayı...Söz verdim telaş yok artık bende...

TELAŞSIZ GÜNLER DİLİYORUM DOSTLARIM SİZLERE...


Resim:Kendi fotom
 
Toplam blog
: 86
: 1295
Kayıt tarihi
: 25.07.07
 
 

Kdz Ereğli doğumluyum. Üç tane yaşam çiçeğim var. Ailemle birlikte yaşama dair ne varsa yaşamın bize..