Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

04 Ocak '10

 
Kategori
Şiir
 

Tezahür

Tezahür
 

insan ve yarattıkları...


Fazla uzun bir nisanı görmekten yoruldum
Gün ellerimde yağmalanan binyıl

en başından yeni bir gerçek gibi
boğazıma kadar aynı hüzün
yumruklarını kendine sıkan bir boksör gibi
umudu bir dakika sonrasına taşır sancı
bu denli akışın
farksız bir hayata kıvrılırken
kayıp

dünya en baştan kurulmuyor
kün
ki şansın çatırdayan kabuğu
dağarcığı dar eksik bir hayat
umutla ilmeğe geçiriyor boğazını

harflerin burmakta kanımı
yaz sıcağı tenime duvar
damıtıyor gölgeyi.
içime tutunuyor aşkın
bunlar, şarkıların canım
pürüzleri tırnak izin
yitimler,
belirgin, anlaşılıyor.

kara gölgeler bulutlardan sağanak
iniyorlar yere
yeşil bakışın
sağırlığın sesi, dağınıkça
duvarın renginde izi
nemin tutunuyor üzerime
yarın da bir yandan

ok vuruyor alnımı, yar.
ortalık kurulmada dağılarak
zaman
güçlü esintiyi karşılıyor

kökünü yitirmez kolayca tan yeri,
güçlü.

anın tabanı çökelince
kesif bir sis oda,
üzerime çöküyor sızı

duvarlar,
duvarlar kaplıyor tenimi.
uğruyor gerilerden durgun göl yüzün
bırakıyor dünyanın ipini
sanki kırbaç şakırdıyor sırtıma:
sesin

bağlantısız acılar köprü kuruyor görmeye itirazsız
ve daralan bir hayatın içinden çıkmıyor yeni bir kök

başka bir filiz olsa sen de olsan
dünya yeniden kurulsa bir sabah
tanrıya yardım etmez miyim

bu gördüğün hayatı kavrayan kocaman ellerim

ellerim bilir acıyı
uyan artık
dünya en baştan kurulmuyor

sesin her şeyinde bir cennet bahçesi izi
tenin yani zamansızlık
sırtından vuruyor gece nesnemin

bil(m)iyorum şehir nasıl boşaldı sesinle, boş bir güz
bahçesi

 
Toplam blog
: 4
: 405
Kayıt tarihi
: 02.11.09
 
 

Geceyi öpsek, yıldız mı batar dudağımıza?Şiir, şiir, şiir ve yine şiir.....Herhangi bir günden farkı..

 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara