Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ocak '09

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

This land,is your land- bu yer senin yerin!

This land,is your land- bu yer senin yerin!
 

Martin Luther King'İn 40 yıllık hayali gerçek oldu !. Amerika'nın artık siyahi bir başkanı var.


Amerika tarihinin en enteresan dönemlerinden birine şahit olduk hepimiz. Aylarca süren bir yarışı nihayetlendiren, noktayı koyan konuşma ile en sonunda yapıldı. Soğuk bir günde, binlerce insanın toplandığı meydanda, yüz binlercesinin ekranları karşısında ve uluslar arası boyutta bile milyonlarca insanın izlediği canlı yayında, hiç de histerik olmayan ve bir yerleri kaşımayan bir konuşmayla Obama resmen artık Amerika’nın patronu. Amerika onu alkışlıyor. Dünya da !...

Yukarıda dediğim gibi, Amerika en enteresan ve aynı zamanda kritik tarihlerinden birini yaşıyor. Amerikan tarihinde, büyük bir partiden seçilen ilk siyah politikacı olan Barack Obama, tatlı sert üslubu ile alanda toplanan yaklaşık 100 bin kişilik bir kalabalığın tezaruhatları arasında, yeminini ederek Amerika’nın yeni ve ilk siyahî başkanı oldu. Artık patron o !.. Artık yeni dünya düzeni ondan sorulacak !.. Umarım selefi Bush’un gittiği yoldan gitmez, onun yaptıklarını yapmaz..

Siyahîlerin manevi liderleri ve bir döneme damga vuran Martin Luther King, 1963 yılında “I’ve a my dream-Bir hayalim var” diyerek tarihi sözü söylediğinde, dünya’da hala ırkçı ayrımcılıklar yapılıyordu. İşte o yılda, Özgürlük Bildirisi’nin 100. yıldönümü olan 28 Ağustos 1963’de Lincoln Anıtı’nın önünde toplanan 200 bin kişiye, “Bir rüyam var...” diye başlayan ünlü konuşmasında <ı>“Şunu kendinden menkul bir gerçek kabul ederiz ki, bütün insanlar eşit yaratılmıştır. Bir rüyam var. Gün gelecek, eski kölelerin evlatlarıyla eski köle sahiplerinin evlatları, Georgia’nın kızıl tepelerinde kardeşlik sofrasına birlikte oturacaklar. Bir rüyam var. Gün gelecek, Mississippi eyaleti bile, adaletsizliğin ve baskıların sıcağıyla bunalıp çölleşmiş olan o eyalet bile, bir özgürlük ve adalet vahasına dönüşecek...” diye haykırdıktan iki yıl sonra siyahlar, siyasal haklarına kavuştular. O sözün söyleyen Luther King, 4 Nisan 1968’de Tennessee’de, otel odasının balkonunda vurularak öldürüldü ama mücadelesi aynı yöntemlerle sürdürüldü ve o yıldan bu yana zenciler çok yıl kat ettiler ve 40 yıl sonra, başka bir zenci olan Barack Obama’nın başkanlığa seçilebildiği bir ABD ortaya çıktı. King’in rüyası gerçekleşmişti..

Dün gece ekran karşısında Obama için düzenlenen kutlama konserini sizde benim gibi biraz da gıpta ederek izlediyseniz eğer. Bizim liderlerimizin, bizi yönetmek için Ankara’ya gönderdiklerimizin biraz ders almaları gerektiğini hissettiniz mi ve Obama’nın sözlerindeki o tek Amerika, herkesin Amerika’sı olması hayalinin Türkiye versiyonunu da kurmuşsunuzdur zihinlerinizde. Ne diyordu, Lincoln Memorial'i dolduran yüz binlerce kişinin tek ağızdan söylediği şarkıda ? ‘This Land is your land ‘ yani "Bu yer sizin yeriniz", "Bu ülke senin ülken.." diyordu şarkı.


Bu ülke senin ülken.. Ne kadar anlamlı bir söz. Sağcıyla, solcusuyla, zencisiyle, beyazıyla, göçmen ile o ülke onların ülkesi. Ya bizim ülkemiz ? Bizim siyasetçiler de böyle söyleseler. Bu ülke bizim ülkemiz. Bu ülke senin ülken.. Hatta, milyonlarca insan mesela İzmir’li sanatçı Suavi’den dinleyip sevdiğim Nazım Hikmet'in dizelerinin o şarkıya dönüşmüş halini beraber söylesek mesela !.. "Dörtnala gelip Uzak Asya'dan Akdeniz'e bir kısrak başı gibi uzanan bu memleket bizim"


Benimde bir hayalim var. Bir gün milyonlarca insan tek bir ağızdan, klasik milliyetçilikten uzak, herkesi bir noktada birleştirebilecek bir şarkıyı beraber söylesek. Ve o birlikteliği, gerçek bir insancıl birliktelikte buluşturup, Kürdüyle, Çerkeziyle, Ermenisi ile Boşağı, Rum’u, Laz’ı ve Türküyle gerçek bir demokrasi ve barış ortamı yaratabilsek. Ama bu rüya çok uzak !..

Dedik ya, her haliyle Amerikan tarihine geçecek olan bir gündü. Obama Luther King’in “bir hayalim var” dediği yerde uzun bir maratonu noktalayarak, Amerikalılarla buluştu. Buluşulan yer de, yemin için seçilen gün kadar manidardı. Luther King’in, o ünlü Washington yürüyüşünü tamamladığı 16. Başkan Abraham Lincoln'ün anıtının önü.

Ne diyordu bir otel odasına suikast sonucu ölen zenci haklarının savunucusu Marthin Luther King?
" Bir rüyam var; Gün gelecek eski kölelerin evlatlarıyla eski köle sahiplerinin evlatları, Georgia'nın kızıl tepelerinde kardeşlik sofrasına birlikte oturacaklar". Ve şimdi demokratı, cumhuriyetçisi, zencisi, beyazı, İrlandalısı, Kızılderilisi, Arabı, Hıristiyan’ı, Yahudi’si, Müslümanı, ateisti, eşcinseli, kadını, erkeği, tüm Amerikalılar, kendi ülkeleri Amerika için; demokrasi için; gelecek için ekonomik krizin gölgesinde soğuk bir Washington gününde bütün Amerika umut şarkıları söylediler.

Darısı bir hayali olan ülkelerin başına !..

 
Toplam blog
: 671
: 2572
Kayıt tarihi
: 26.06.06
 
 

Anadan doğma bir İzmirliyim ve bu şehirli olmaktan gurur duyuyorum.. Hem bu şehirde doğmuş, hem b..