- Kategori
- Mizah
Titanic’in laz kaptanı - gemi batmadan yarım saat öncesi

Alt tarafı Titanic'i batırdı, dünyayı değil
“Dümende ve baş altlarında insanlar vardı ki; bunlar, uzun eğri burunlu ve konuşmayı şehvetle seven insanlardı,” diye tanımlanan halka mensup olan kaptan dümene geçti, piposunu yaktı, rakısından bir yudum aldı. İçki sıcaktı, yüzünü buruşturdu, personelden buz istedi.
O da ne! Bir anda bir buzdağı belirdi karşısında. Cömertliğe ve servisin hızına şaştı, ama kızmadan da edemedi.
“Yahu bunun bir boy ufağı yok muydu? Bardağa nasıl sığdıracağım?”
Personel hızlıydı hızlı olmasına ama azıcık anguttu. Kaptan kendi işini kendi halletmeye karar verdi, parçalara ayırıp rakısına atmak için buzdağına bodoslamadan daldı…
Hikâyenin devamını biliyorsunuz… Bugüne dek bilinmeyen girişi dünyada ilk siz öğrendiniz. Gemi batmadan önce kaptanın çalakalem doldurduğu seyir defteri de yıllar sonra batıkta bulunarak deşifre edildi.
KAPTANIN SEYİR DEFTERİ
Kaptan köşküne doğru yürüdüğümü fark eden yolculardan ufak bir kısmının kelimeyi şahadet getirmesine; büyük çoğunluğunun, deprem öncesi atların huysuzluğuna benzer tedirginliğine anlam veremedim. Bir kişnemedikleri kaldı.
Buzdağından kopardığım buzu bardağıma attıktan birkaç dakika sonra bizim uşaklar hışımla kaptan köşküne daldı, “Kaptan bot arayruk!” diye bağrıştı.
Sinirlendim.
“Bot yemayun ula!” diye bağırarak hepsini kovdum. “Kaptan koşkinde bot ne arar!”
Meğerse “Bot arayruk!” değil, “Batayruk!” derlermiş…
Az sonra tamamen sulara gömüleceğiz, gemide bir ben kaldım zaten. Ben de fazladan birkaç dakika daha yaşayabilmek için şu direğe tırmanacağım. İnşallah direk bir tarafımıza batmaz…
Elveda dünya… Çok da umurumdaydın sanki…Yanarım yanarım, Trabzonspor’un şampiyonluğunu göremeden batıp gidiyoruz, ona yanarım.