- Kategori
- Şiir
Toprak ve Ölüm
Hayatta hiçbir şey için geç kalmayın. Özellikle de sevgi konusunda cimri olmayın. Çünkü sevgi paylaşıldıkça artıyor. Sevdiklerimizin kıymetini öldükten sonra bilmek vicdanımızı rahatlatmaktan başka bir işe yaramıyor. Bu şiirde 2004 yılında hayata gözlerini yummak üzere olan sevgi dolu bir gencin psikolojisini aktarırken tüm okuyuculara sevgi ile örülü, musmutlu bir ömür diliyorum.
TOPRAK VE ÖLÜM
Uykum geliyor, hem de hiç uyanmamak üzere,
Uyku değil aslında bunun adı ölüm
Ve ölüm sessizliğidir bundan öncesi
Sonrası fırtına ve bundan sonra kıyamet kopar
El üzülmez, ateş düştüğü yeri yakar.
Ölmek ne garip şey!
Bir anda bir ömrü yaşıyor, ansızın ölüyorsun.
Belki gitmek istiyor, ama istemiyorsun
Oysa nöbet bitmiş, yaprağın düşmüş, asıl aleme gidiyorsun.
Ölmek ne garip bir şey
Ve çok hızlıdır vedayı da beklemez
Ancak insan doyumsuzdur bir ömür yaşamak ister
Bir ömür yaşar da şu yalan dünyada
Ölüm aklına bile gelmez.
Ölmek ne garip bir şey!
Buradan bakması daha gerçekçi şu yalan dünyaya
İşte son geldi, işte geldi asıl an
Ve anladım ki ben değil sizmişsiniz çırpınan.
Biliyor musunuz?
Topraktan yaratıldığıma seviniyorum
Ölmek bir ayrıcalıkmış,
Artık ölümden korkmuyorum.
Beni merak etmeyin, yabancı değilim bu mekana
Hamurumdu toprak, topraktı aslım, emanettim dünyaya
Ve yine emanetim, içiniz rahat etsin
Toprak ihanet etmez.
Ölmek ne garip bir şey
Öyle bir an gelir ki kaçış artık bahane
Zaman şaşırmaz, ne bir an ileri, ne bir an geriye bırakır insanı
Öyle ki, beni siz bile bırakamazsınız
Ve gömersiniz geldiğim yere.
Ölmek ne garip şey !
İlk önce taşları yığarsınız üzerime
Daha ne olduğunu anlamadan bir yığın toprak örtülür üzerime
Oysa daha iki saat önce neleri hayal etmiştim
Ölümle bir hayal esnasında tanıştım.
Ölüm hayal değildi
Aklımdan bile geçmedi
Oysa yine hayal kırıklığına uğradım
Deniz kenarına gitmek isterdim oysa
Ve dalgalarla konuşmak
Beni bir tek deniz anlardı
Bıkmadan beni dinlerdi
Zaman yoktu onda, ölüm yoktu,
Sanki deniz sessiz değildi.
Ölmek ne garip bir şey !
Ve mükemmel bir oyuncudur Azrail
Önce gizli gizli yanaşır sonra fırtınalar koparır
Uykum geliyor, hem de hiç uyanmamak üzere
Dedim ya Azrail mükemmel bir oyuncu diye
Ölümü de sevdirdi bana
Artık uyanmak istemiyorum ama
Sizleri daha şimdiden özlüyorum.
Artık hayal değil gerçekti gördüklerim
İşte tam karşımda duruyordu sevdiklerim.
Elimi uzatsam yetişecektim sanki
Oysa bir ömür uzaklığı vardı aramızda
Ve ben yaklaştıkça siz uzaklaşıyordunuz.
Geçmişi yorumlamak boşuna
Ve geleceğe aldanmak, ölümü düşünmeden yaşamak
Hepsi bu yalan dünyanın kavramlarıymış
Asıl gerçek buradaymış, toprakta
Hayatta hiçbir şey öğrenmemişiz
Görmek istediklerimizi görüp
Gerçekleri yok bilmişiz
Gerçek bir kez daha çaldı kapımızı ölümle
Oysa gerçek yine gömüldü toprakla.
Ölmek ne garip şey !
Biz insanlar görmeyi de unutmuşuz
At gözlüğü takıp gerçekleri atlamışız
Ve bir ölünün arkasından yok yere ağlamışız.
Öğrendiğim tek gerçek buymuş.
Herkes bunu tadacak, bir ölüm sessizliği yaşayacak
Ve alışık olmadığımız bir yolculuğa çıkacakmışız
Yolculuk, alışık olmadığımız bir yolculuk
Öyle ki biletleri bile biz alamıyoruz
Geri dönüşü olmayan bir bilet.
Ölmek ne garip bir şey!
Hele ölümü beklemek
Daha sonra çekip gitmek
Gönüllü gönülsüz dünyanı değiştirmek
Alışık olmadığımız bir yerlere gitmek
Kaybedince hayatın kıymetini bilmek
Görmeyeceğini anlarcasına sevdiğini bir ömür sıcaklığı ile örtmek.
Ölmek ne garip bir şey
Oysa ölüm aklıma bile gelmezdi.
Daha iki saat öncesine kadar ne hayaller kuruyordum oysa
Güneşin doğuşunu izliyordum
Gelecek kaygısı olmadan yaşıyor
Hayatı karşılıksız seviyordum
Ölmek, toprağa karışmak, toprak olmak sonumuz.
Ölmek ne garip şey!
Sevdiğim, tattığım aşklar geliyor aklıma
Hepsi bir yalan, hepsi bir oyunmuş.
Biliyor musunuz ?
Topraktan geldiğime seviniyorum
Oysa bizi ayıracak olan yine toprakmış
Ve biliyor musun sendeki sıcaklığı bir toprakta buluyorum
Tek tesellim bu, toprak sen gibi artık üzülmüyorum.
Ben artık hiç korkmuyorum
Karanlık kötülerle birlikte her şeyi gizliyor
Oysa bunu hiç hesaba katmamıştım.
Karanlık örtmekle birlikte her şeyin sonuymuş.
Uykum geliyor hem de hiç uyanmamak üzere
Uyku değil bunun adı ölüm
Boşuna değil bunca yaşam sonunda veda
Sen üzülme!