Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

18 Ekim '11

 
Kategori
Futbol
 

Trabzon dondu kaldı...

Trabzon dondu kaldı...
 

Doumbia, maç boyunca defansa zor anlar yaşattı..


Şampiyonlar ligine 2 maçta 4 puanla başlayan temsilcimiz puanla ayrıldığı takdirde gruptan çıkmak adına büyük avantaj yakalayacağı maçta, adeta dondu kaldı. Grupta 1 puanla son sırada bulunan CSK Moskova ise hem Trabzonspor ile aynı puana ulaştı hem de olası bir puan eşitliği halinde ikili averajda önde olmayı büyük ölçüde garantiledi.

Şenol Güneş maçtan önce defans yapmaya gelmediklerini amaçlarının kazanmak olduğunu söylemişti. Nitekim buna uygun bir kadroyla maça başladı. Adrian, Colman ve Alanzinho'nun aynı anda oynaması kazanma isteğinin sonucuydu. Bunun dışında kadroda bir süpriz söz konusu olmadı. Burak cezası nedeniyle, Volkan Şen statü gereği ve Henriqe ile Vittek de sakatlıkları nedeniyle forma şansı bulamadı. Şenol hoca ise 2 maçın ardından tribünde değil yedek kulubesindeydi.

Csk için bu maç ya devamm ya tamam anlamındaydı. Beraberlik bile yeterli değildi. İlerde beklendiği üzere Doumbia ve Love ikilisiyle başladılar. Arkalarında ise Dzagoev oynadı. Bu rakibin açık oynayacağının ve defansın arkasına atılan toplarla pozisyonlara girilebileceğinin bir işaretiydi. Ancak bunu yapacak tek oyuncu da (Burak) sahada değildi malesef. Yine orta saha oyuncuları da bu tip pasları atmayı başaramadı. Ya hatalı paslar yada ofsayt bayraklarıyla pozisyonlarımız son bulurken; Ruslar kazandığı toplarla çok hızlı bir şekilde Trabzon ceza sahasına kadar geldiler. Love sahanın en iyilerindendi. Sürekli orta sahaya kadar gelip top aldı, 2 de güzel asist yaptı.

Alanzinhonun fiziksel yetersizliği ancak 45 dakika oynamasına neden oldu. Ancak onun yerine giren Brozek de etkisiz kaldı. Bana kalırsa pavel Brozek asla Trabzon'un oyuncusu değil.

2. yarının ortlarından itibaren bir kıpırdama oldu. Hatta Şenol hoca riske girerek Cech-Sapara değişikliğine gitti. Bu dakikalarda gelecek bir gol her şeyi değiştirecekti. Fakat hücum yaparken dönen topu yine Ruslar aldı ve seri paslarla gelip golü de buldular. Cauna oyuna girdikten sonra 1 gol attı 1 topu da direkten döndü. Oysa Trabzon'da oyuna giren oyuncular bu tarz bir etki yaratamadı.

2. golle birlikte konsantrasyonumuzu tamamen kaybettik ve doumbia kendisinin 2. takımının 3. golünü attı: 3-0 İnter'den gol yemeyen, Lille maçını 1 golle tamamlayan temsilcimiz 3 gol yediği karşılaşmada bir çok da pozisyon verdi. Milli takımdaki sıkıntılar Trabzonda da mevcut. Defansın ortasındaki 2 oyuncu uyumlu değiller. Ayrıca topla oynama konusunda da sıkıntı yaşıyorlar. Bu Colman ve Zokora'nın sık sık geriye gelip oyun kurmasını gerektiriyor. Colman ve Zokora da formda olmayınca CSK Moskova çok rahat kazandı.

Ayrıca anlaşıldı ki Burak bu takımın hücum gücünün yüzde 70-80'ini oluşturuyor. Ligdeki 10 golün 8'ini atan Burak kalan 3 maçta Trabzonun en büyük silahı olacak.

Kadrosundan çok önemli 4-5 (Egemen, Selçuk, Jaja, Umut, Cale) oyuncusunu kaybeden ve tarihinde ilk kez bu arenada mücadele eden bordo-mavililer bu maçı saymazsak beklenenden fazlasını yaptı. Karamsarlığa gerek yok. Trabzon 2 maçını sahasında oynayacak ve Lille ile de deplasmanda karşılaşacak. 4 puan temsilcimize yetecektir. Ancak defans hatalarına ve pozisyon bulma konusundaki sıkıntılara bir çözüm bulmak şart.

Şenol hoca da bundan sonra ilk 2 maçta olduğu gibi defans güvenliğini biraz daha ön planda tutacak ve bulacağı tek golle de maçı koparmayı planlayacaktır.

Bunun dışında devre arasında bir stoper ve eğer -2 santraforunun da dönmesi daha zaman alacaksa- bir de forvet transferiyle Trabzon hem ligde hem de Avrupa'da daha iddialı duruma gelecektir.

 
Toplam blog
: 65
: 1328
Kayıt tarihi
: 21.08.11
 
 

21 yaşındayım İst. Üniv siyaset bil. ve ulus. ilişkiler 4. sınıf öğrencisiyim... Olaylara eleştir..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara