- Kategori
- Güncel
Trafik, suç, ceza, psikoloji...
İnasnları suç işlemekten caydırabilecek en önemli etken ceza gibi algılanmaktadır. Oysa bir çok durumda ceza ne kadar çok olsa da yeterli cadırıcılığı olmuyor. Trafik kazalarında olduğu gibi. Bu nedenle işlenen bir suçun psikolojik nedenin bilinmesi ve ceza ile birlikde bu yönde eğitim çalışmalarının hızlandırılması gerekmektedir. Bu bağlamda trafik kazalarına bir bakalım.
2008 Yılı
YERLEŞİM YERİ
YERLEŞİM YERİ DIŞI
TOPLAM
TOPLAM KAZA SAYISI
349, 900
58, 372
408, 272
ÖLÜMLÜ KAZA SAYISI
894
1, 364
2, 258
YARALANMALI KAZA SAYISI
62, 009
20, 352
82, 361
MADDİ HASARLI KAZA SAYISI *
286, 997
36, 656
*323.653
ÖLÜ SAYISI
1, 013
1, 927
2, 940
YARALI SAYISI
94, 933
49, 603
144, 536
MADDİ HASAR MİKTARI(YTL.)
631, 566, 018
304, 152, 999
935, 719, 017
* Tarafların anlaşarak kendi aralarında tutanak tanzim ettiği maddi hasarlı trafik kaza sayıları dahil edilmemiştir.
Tabloda görüldüğü gibi 2008 yılında 2940 vatandaşımız trafik kazasında hayatını yitirmiş, 144536 kişi de yaralanmıştır. Bu rakamları AB ülkeleri ile kıyasladığımızda alınan sonuç utanç vericidir.
Ülkemizde meydana gelen trafik kazaları %94 insan kaynaklı olmaktadır. İnsan kaynaklı kazalarda %93 sürücünün, %1 ise yolcunun hatası vardır. Geriye kalan %6 lık insan kaynaklı olmayan kazalar ise %5 araç, %1 yol kaynaklıdır.
İnsan kaynaklı kazaların meydana gelme sebepleri:
Acemilik
Dikkatsizlik
Uzun süreli uykusuzluk
Aşırı hız yapmak
Alkollü araç kullanmak
Hatalı sollama
Trafik kurallarını önemsememek
Olması gerekenden fazla yük taşımak
Araç bakımını yaptırmamış olmak
Dikkat veya uyku bozukluğu vb. yapan ilaçları kullanmak
Mevcut kazaların %94 ünün insan kaynaklı olması bu konuda insana ne kadar az yatırım yapıldığını göstermektedir.
Psikolojik boyut:
Trafik bir çok kişinin aynı zamanda içinde olduğu, ister istemez sadece kullandığı araçla değil diğer insanlarla da iletişim içersinde olduğu bir süreç. Araç kullanabilir belgesi almak için gidilen kurslarda görülen o ki bu iletişim konusuna pek değinilmiyor. Oysa derinlemesine incelenen kazalarda sürücünün onca yıllık sürücü olduğu, ancak iletişim psikolojisi diye bir şeyden haberi olmadığını ortaya koyuyor. Sonrada işlenen trafik cinayetine kaza diyoruz.
TRAFİK EĞİTİMİ
İlköğretimden başlayarak tüm eğitim kurumlarında ve medyada bireylerin iletişim psikolojisi ve stresle başa çıkma konularında bilinçlendirilmeli. Sadece trafik cezalarının artırılması yeterli olmasa da bazı sürücülerin kuralları çiğnemesine engel olabilir. Kazalarda hurdaya çıkmış araçlar belli yerlerde yol kenarlarında heykel gibi yerleştirilmeli ve altına da sadece ölü sayısını belirten bir yazı konulmalı. Sürücü belgesi almak oldukça kolaylaştı, dersler arasına iletişim psikolojisi de konulmalı. Bu dersi veren uzmanlar ruhsal hastalıklarını saptadığı bazı adayları veto edebilmeli.
Kaza ya da trafik kuralı ihlalinde sürücü bağımsız bir psikolog ya da psikiyatr tarafından muayene edilmeli, testler sonrasında bu ekibin gerekirse ehliyeti iptal etme yetkisi olmalı. Bu konuda uzmanlaşan bir ekip trafik bölge müdürlükleri bünyesinde çalışmalı, çünkü hastanedeki yoğun çalışma sırasında bazı şeyler gözden kaçabiliyor. Trafik polisleri de insanlararası ilişkiler konusunda bilgilendirilmeli ve bu eğitim zaman zaman tekrarlanmalı.
Bunlara ilaveten kanunlarda var olan bazı aksaklıklar derhal giderilmeli. Örneğin Trafik polis ekibinin bir ölümlü kaza sonu sürücüye 8/8 suçlu raporu yazması sonucunda o sürücü 28 gün tutuklu kaldıktan sonra serbest kalmamalı.
Kazasız, trafik cinayetsiz günler dilerim.
Cuma, Haziran 19, 2009