Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Aralık '08

 
Kategori
Siyaset
 

Tufan Türenç'e cevap: Bugün CHP Atatürk'ün değil, Baykal'ın partisidir...

Tufan Türenç'e cevap: Bugün CHP Atatürk'ün değil, Baykal'ın partisidir...
 

Baykal'ın kılık-kıyafet açılımı sebebiyle tartışmalar devam ediyor. Kimisi bunu demokratik bir açılım olarak görürken kimisi de samimiyetsizlik olarak görüyor. Bütün bu görüşlere saygı duyulabilir ama Tufan Türenç'in olayı dönüp dolaştırıp CHP'ye ve Atatürk'e getirmesi kabul edilebilir gibi değildir. Bir cümlesine bile katılmadığım Tufan Türenç'in 5 Aralık 2008 günlü köşe yazısında yazdıklarının her cümlesine ayrı ayrı cevap vermek istiyorum;

T. T. : CHP, Baykal'ın değil Atatürk'ün partisidir.

Cevap: Hayır! Bugünkü CHP Atatürk'ün değil, Baykal'ın partisidir. Tıpkı Atatürk'ten sonra İsmet İnönü'nün, daha sonra da Bülent Ecevit'in partisi olduğu gibi.

Yoksa CHP'nin baraj altında kaldığını nasıl izah edeceksiniz? Hiç Atatürk baraj altında kalır mı?

T. T. : CHP'nin tarihsel bir görevi var. Bu görev, büyük zorluklarla, özverilerle kurulan ve yaşatılan cumhuriyeti korumaktır. Demokrasinin ve cumhuriyetin temel direği, olmazsa olmazı laikliği savunmaktır. Bugün Türkiye'nin getirildiği ortamda bu tarihi görevi eksiksiz yerine getirmektir.

Cevap: Yine hayır! Demokrasilerde hiçbir partinin özel tarihsel görevi olamaz, olmamalıdır. CHP, cumhuriyetin kuruluş aşamasında istisnai olarak tarihsel görevini yapmıştır ve çok partili rejime geçişle de bu misyonunu tamamlamıştır. Artık CHP diğer partilerle hukuken ve siyaseten eşit durumdadır.

Kaldı ki Anayasa'da Cumhuriyet'i ve laikliği koruyacak kurumlar açık olarak yazılmıştır. Bunların içerisinde CHP yoktur! Görevli kurumun hangisi olduğunu da yakın geçmişte gördük.

12 Eylül'de CHP kapatıldığında cumhuriyet de kapatıldı da bizim mi haberimiz olmadı? Ya da o dönemde cumhuriyet korumasız kaldı da yıkıldı mı?

İdeolojik söylemlerle Türkiye'nin nereye getirildiği konusunda kimsenin hüküm verme ayrıcalığı olamaz.

T. T. : CHP'nin varlık nedeni budur.

Cevap: Bin kere hayır! Çok partili rejime geçildikten sonra CHP'nin varlık nedeni, tıpkı diğer partiler gibi eşit şartlarda iktidar olmak için yarışmak, iktidar olamadığında da muhalefet görevini yapmaktır.

CHP'ye kişisel veya ideolojik hesaplarla tarihi görev misyonu yüklemeye çalışanlar, hem CHP'nin demokratik yolla iktidar şansini engelleyerek ona hak etmediği kötülüğü yapıyorlar, hem de demokrasimizin gelişmesini sekteye uğratıyorlar.

Eğer CHP ile ilgili bu istismar engellenemeyecekse, demokrasimiz için, daha da önemlisi Atatürk'ün manevi hatırası için, Zülfü Livaneli'nin de dediği gibi; ya CHP kapatılmalıdır, ya da vakıfa dönüştürülmelidir.

21. asırda bir partiye cumhuriyeti kollamak gibi bir polislik görevinin yüklenmesi, hele de bunun en büyük kitle gazetisinin bir yazarınca ifade edilmesi büyük bir talihsizliktir.

Tufan Türenç yazısının sonunda CHP'nin sosyal demokrat olduğunu da vurguluyor!

Atatürk döneminde sosyal demokrasi mi vardı, Allah aşkına!!!

CHP, Atatürk'ün partisi olsaydı eğer tüzüğünün hiç değiştirilememesi gerekirdi.

Tufan Türenç'in bu kabul edilemez tutumuna karşılık Hürriyet gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, Baykal'a desteğini sürdürüyor. 6 Aralık 2008 günlü yazısında özetle şunları yazmış:

"Dayan kardeşim Deniz...

Dün Hürriyet'e baktım...

Başyazarımız Oktay Ekşi, Baykal'ın yeni açılımına karşı

Bekir Coşkun da karşı

Mehmet Y. Yılmaz karşı

Tufan Türenç karşı

Buna karşılık ben, Ahmet Hakan, Cüneyt Ülsever destekliyoruz. Enis Berberoğlu'nun da desteklediğini biliyorum.

Yani sadece CHP içinde değil, Hürriyet içinde de güçlü bir muhalefet var."

Ertuğrul Özkök yazısının sonunda da:

"Türkiye'nin iç barışı için;

AKP "dinciliğini"...

MHP "milliyetçiliğini"...

DTP "kürtçülüğünü"...

CHP de "halkçılığını"...

sorgulamalıdır" demiş.

Ertuğrul Özkök'ün dileklerine bütün içtenliğimle katılıyorum.

Hiç kimse ortak değerlerimizin arkasına sığınarak siyaset yapmaya veya avantaj sağlamaya kalkmamalıdır

 
Toplam blog
: 337
: 4184
Kayıt tarihi
: 03.08.07
 
 

Hukukçuyum... Hukukun üstünlüğünün ve hukukçunun saygınlığının ülkemde gelişmesini ve kalıcı olma..