- Kategori
- Gündelik Yaşam
Tümgeneral Yılmaz’ı kovdular!

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin başını ağrıtan bir olay yaşanmıştı geçtiğimiz hafta... Kuleli’yi ve harp akademilerini yalnızca törenlerde görmüş, askeri üniformayı en fazla 20 ay giymiş, kalem ile silah arasındaki sıcak ve soğuk savaşı özümseyememiş bir “general” hem de Tümgeneral, olmayan apoletlerini teslim etmek zorunda kaldı.
Kim bu Tümgeneral? Tümgeneral Yılmaz…
Henüz hafızalarda yerini koruyan olay neydi? Şöyle kısaca hatırlayalım.
Genel Kurmay Başkanı Org. Büyükanıt, bazı gazetecilerin etik olmayan yollardan haber almaya çalışmalarını da eleştirmiş ve şu örneği vermişti:
"Dağlıca’da çatışma sürüyor. Saat 15.10... Subayın birini bir gazeteci arıyor. Kendisini Paşa olarak tanıtıyor, bilgi almaya çalışıyor. Kendisini tümgeneral olarak tanıtmış: Tümgeneral Yılmaz... 'Oğlum' demiş kaç kişiydiniz orada. Bilgiler almış. Şimdi bu etik bir davranış mı? Biz sahteciliği nasıl anladık? Bölgedeki PKK haberleşmesini, telsizlerini dinliyoruz. Arayan numaranın gazete santralı olduğunu anladık. Ben yöneticilerini aradım, onlar da çok üzüldüler, " demişti.
Ardından, acar muhabirler oraya buraya fırlamış bu gazeteciyi aramaya başlamışlardı. Köşe yazarları konu üzerine ahkamlar kesmişler ve özellikle Doğan Medya Gurubuna bağlı gazeteler hedef gösterilmişti kimi kalem tutan ellerce…
Yazılan, yorumlanan hiçbir öngörü tutmadı.
Bugün gazeteleri okurken az önce, Vatan Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Tayfun Devecioğlu’nun yazı başlığı dikkatimi çekti. “Vatanda’ki Tümgeneral”…
Ne diyordu Devecioğlu yazısında :
"Son günlerde medyayı haklı olarak meşgul eden 'zarflama' olayının faili maalesef bizden biri çıktı.
“Zarfçının bizden olduğunu' Genelkurmay’dan üst düzey bir subay beni arayıp bilgi verdiğinde öğrendim. Kendi telefon kayıtlarımızı araştırıp arayan numarayı ve arayan kişiyi tespit ettik. Muhabir arkadaşımız savunmasında 'Tamamen gazetecilik dürtüleriyle hareket ettiğini ve üzgün olduğunu' söyledi. Özür dilemesine rağmen, bu olayı tasvip edemeyeceğimizi söyleyip iş akdini feshettik."
‘Yorgan gitti kavga bitti mi olacak? Canım Türkiye’mde hep öyle olmuyor mu? Benim merak ettiğim bir konu var. Genel Kurmay Başkanı Org. Büyükanıt bu sözleri 10 Kasım brifinginde söylemişti. Bugün ise 14 Kasım... Ne demişti Sayın Büyükanıt:
“Aranan numaradan yayın kuruluşunu bulduk ve genel yayın yönetmeniyle konuştuk. Bu etik olmayan yöntemler çok yanlış.”
Şimdi zurnanın zırt dediği yerdeyiz işte. Sayın Genel Kurmay Başkanı bu konuşmayı 10 Kasım’da yapıyor. Demek ki Genel Yayın Yönetmeni ile yapılan görüşme 9 Kasım’da... Sayın Devecioğlu’na sormak gerek Genel Kurmay Başkanı’nın telefon ile bildirdiği muhabirinizi bulmak ve gerekli işlemleri yapmak altı gün mü aldı?