Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Eylül '08

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Türk kadınının gerçek yeri

Türk kadınının gerçek yeri
 

Biliyoruz ki kadının yeri toplum içinde bir başka. Peki gereken özeni ve önemi ne kadar gösteriyoruz. Yardımcı Doç. Dr. Suavi Tuncay’ın Türk Kadını ve Gerçek Yeri isimli yazısını virgülüne, noktasına dokunmadan aktarıyorum sizlere. Lütfen okuyun!

Her şeyin sadece çalışma ve eğlenme olmadığını çok iyi bilmeliyiz. Hayatın içinde acı, tatlı, sevinç, korku ve kuşku her zaman vardır. Hayatın ta kendisidir bu. Bazen üzülür, bazen sevinir insanlar. Ama bunların hemen sonunda bir başka enerji doğar insanlarda, toplumsal statüdür bu. Özellikle Türk kadınının statüsünün korunması ve yükseltilmesi her alanda söz sahibi olmasını gerektiriyor. Doğa nasıl kendini yeniliyor ise, kadın da öyle olmalıdır. Yaşamdan asla nefret edilemez. İniş ve çıkışlar içinde olan yaşam biçimi, bir resim çizer insanoğluna. Bu resmin tam ortasında Türk kadını vardır ve o bu üstün değerdedir. Kısaca kadın Türk toplumunun anasıdır. Analarımız ise baş tacıdır. O taç aynı zamanda Türk devletini ve yüce Türk ulusunu temsil eder.

Bugün Türk kadını ne yazık ki olması gereken yerde değildir. Sadece eğlence programlarında yada olumsuz çağrışım yaratabilecek alanlarda görülen Türk kadını; oysa ki en az batılı kadın kadar aydın ve en az onlar gibi uygardır. Bu statüsünden geri çekilmek istenen ve adeta dört duvar arasına kapatılmak istenen bir baskı ile karşı karşıyadır. Bunun kırılması ve ortadan kaldırılmasının tek yolu vardır. Bilgi temelli bir toplumda, aklı ve bilimi öne alan bir eğitim sistemi içinde gelişimin önünün açılması gerekiyor.

Önemli olan bu çağdaş resimler içinde insanın ev ve bark olarak adlandırılan aile kutsallığı içinde kendini bulabilmesidir. Toplumsal yaşam içinde göreceksiniz ki, her şey daha güzel ve anlamlı olacaktır. Türk kadını gerekli koşullar sağlandığında artı değer yaratacak girişim ruhu geliştirebilecek ve üretime katkıda bulunabilecek yetenektedir. Bu açılardan onu sadece çocuk doğuran bir merkeze almak son derece yanlıştır. O kendisini koruyabilecek yetenek ve niteliktedir. Ona sonsuz güven duyulmalıdır. Atatürk zaten özellikle buna işaret etmiştir. Özgürlük savaşında erkeğinin yanında, sırtında mermi taşıyan bu üstün varlık, bugün beklediği ve hayal ettiği yeri ne yazık ki bulamamıştır.

Üstün olan bu varlığımıza gerçek hakkı verilmelidir!

Politik bir araç halinde sorun kümelerinin artmasına ortam hazırlayacak dar bir alanda tutulduğundan, ayrıca üzüntü duymakta, sesini dinleyecek bir siyasal iklimin doğmasını beklemektedir. İşte bunun yolu katılımdan ve katkıdan geçer! Fırsat verelim. Bu yerel seçimlerde önemli bir oranda her kademeye Belediye Başkanlığına, İl Genel Meclis Üyeliği ve Belediye Meclis Üyeliği ile Mahalle Muhtarlıklarında bu üretken, akıllı ve düzenli üstün varlığımıza gerçek hakkı verilmelidir. Türk toplumu eski çağlarda Kağan ve Hanlarının yanında yer verdiği bu üstün değere bugün de aynı değeri verebilmelidir. Haydi kadınlarımız bütün alanlarda başarı sizleri bekliyor, çabalarınız için isteyiniz yeter…

Evet kadınımızın hak ettiği gibi yaşaması adına bu güzel sözlerle bugün konuğumuz olan Suavi Tuncay’a teşekkür ediyorum. Hep söylediğim gibi yanlışlar doğrunun ışığıyla erir. Bilelim, öğrenelim ve mutlaka her zaman çaba gösterelim.

Yaşamda önceliğiniz hep sağlığınızdan yana olsun…


Handan Sarayhanoğlu

 
Toplam blog
: 52
: 4392
Kayıt tarihi
: 22.10.07
 
 

1976 yılının güzel bir Kasım ayında başladı hayat yolculuğum.1993 itibari ile radyo ve Tv sektöründe..