Türk spor basınındaki yalan haberciliğe kim dur diyecek?

Gazeteyi gazete yapan, kuşkusuz doğru haber verebilmesidir.
Haberin kaynağına iner, haberi doğrulatır ve okuyucusunun önüne koyar doğru dürüst gazeteler.
Gelişmelerin haberle paralellik göstermesi durumunda okuyucusundan tam not alır gazete.
İşte o gazeteye gazete denir.
İşte o gazete okur gözünde saygın bir noktaya ulaşır.
Okuru güvenir gazetesine ve gazetesini her durumda savunur.
Çünkü;
O gazete okurunu aldatmamıştır, okuruna en doğu bilgiyi sunmuştur ve gazetecilik denen mesleğin gereklerini yerine getirmiştir.

Buradan hareketle, ülkemizdeki spor basınına bir bakalım
Akıllara ziyan durumda Türk spor basını.
Yalan ve asparagas haber enflasyonu yaşanıyor Türk spor basınında.
Bu durumu en yalın hali ile futboldaki transfer mevsiminde yaşıyoruz.
Her gazete kendince birilerini transfer ediyor, transfer etmedikleri namlı futbolcu kalmıyor piyasada.
Bir bakıyorsunuz Eto gelmiş Fenerbahçe’ye, bir bakıyorsunuz Ronaldinho transferi yapılmış, bir bakıyorsunuz Galatasaray almış Kaka’yı.
Sonuç tam bir kepazelik hali alıyor.
Ne o bahsedilen birçok namlı futbolcu Türkiye’ye gelmiş, ne bu yönde bir transfer çalışması yapılmış, nede ilgili klüpler transfer mevsiminde adı geçen futbolcularla görüşmüş.
Oysa bu rezil gazeteler, kimi transferlerin yapıldığını, işin sadece imzaya kaldığını bile söylemekten ve yazmaktan utanmıyorlar.

Yine bir transfer mevsimindeyiz ve yalan haberciliğin bin bir türüne şahit oluyoruz.
Yalan habercilikten paçavraya dönmüş bu gazeteleri gördükçe emin olun midem bulanıyor.
Tiksinti duyuyorum.
Ne varki görmek zorunda kalıyorum bu gazeteleri.
Aracıma yakıt koyarken görüyorum, marketten ekmek alırken görüyorum ve kafamı çevirdiğimi her yerde, şu veya bu şekilde bu rezil gazetelere rastlıyorum.
Yalancılıkla ellerine ne geçtiğini de merak etmiyorum dersem yalan olur.

Nereye kadar devam edecek bu durum?

Bu ülkede kimi örgütler var.
Türkiye Gazeteciler Sendikası, Gazeteciler Cemiyeti, Basın Konseyi ve saire.
Bu örgütlerin, bu işe el atması gerekmiyor mu acaba?
Birilerini bu pespayeliğe dur demesi gerekmiyor mu?