Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

11 Mart '17

 
Kategori
Dünya
 

Türkiye, Hollanda ve rakamlar

Türkiye, Hollanda ve rakamlar
 

TÜRKİYE HOLLANDA VE RAKAMLAR


Tarih 11 temmuz 1995. Yer Srebrentisa. Barış zamanı 25.000 civarındaki nüfusunun %75’i müslüman Boşnak, %25’i Sırp olan şehrin nüfusu çevredeki diğer yerleşim birimlerinden kaçıp gelenlerle 60.000 kişinin üstünde olup Birleşmiş Milletler tarafından güvenli bölge ilan edilmişti. Srebrenitsa’yı 700 kişilik Hollandalı barış gücü askerleri koruyordu.
 
Kenti saran Sırp kuvvetlerinin komutanı Ratko Mladiç Hollandalı askerlerin komutanına kameralar önünde sigara ikram edip almakta tereddüt ettiğini görünce korkma bu son sigaran olmayacak deyip gülmüş ve Bosnalı Müslümanların kendilerine teslim edilmesini söylemişti.
 
Hollandalı askerler binlerce Müslüman Bosnalı’yı Sırpların insafına terkederek şehirden ayrılmışlardı. Sonuç; Sıplar 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Avrupa’da yaşanan en büyük katliamı gerçekleştirip yaşları 1 ile 80 arasında olan 8.400 erkeğin üzerinde (ki her yıl bulunan mezarlarla sayı daha da artıyor) Bosnalı Müslümanı katlettiler.
 
Bu katliamdan dolayı vicdan azabı çeken Hollandalı askerlerden bazıları psikolojik tedaviler görmek zorunda kaldılar.
 
2006 yılının Aralık ayında Hollanda bu askerlere hizmetlerinden dolayı devlet nişanı verdi. Çünkü onların hem silah ve ekipmanları hem de yetkileri yetersizmiş.
 
2016 yılında 180 asker Hollanda’ya karşı tazminat davası açtılar. Hollanda hükümetinin elinde katliamın belgeleri olan film ve fotoğrafların saklandığını söylediler. Rezalete bakın ki meğerse bazı askerler şehirden kaçmayarak katliam yapılırken hatıra olarak hem film hem de fotoğraf çekmişler. Hollanda ordusu bunlardan çoğunu zorla ellerinden almış.
 
Soykırım konusunda Ruanda’da 1.5 milyon kişiyi öldüren Hutu’ları destekleyen Fransızlar kadar olmasa da Hollandalıların da kendilerine karşı bağımsızlık mücadelesi veren sömürgesi Endonezya’da 1945 yılında Rawagede şehrinde binlerce Endonezyalı’yı öldürdüğü için Endonezya’dan özür dilediğini ve tazminat ödemeyi kabul ettiğini çoğu kimse bilmez. Afrika’da bir adada 150.000 yerliyi öldürdüğünü de kimseler bilmez.
 
Gelin şimdi hep beraber Türk Dışişleri Bakanına bütün uluslararası diplomasi ve nezaket kurallarını hiçe sayıp uçuş izni vermeyerek NATO üyesi Türkiye Cumhuriyeti’ne resmen hakaret eden Hollanda’nın Türkiye ile olan ticaret hacmine bakalım. Öyle ya eğer bir yaptırım olacaksa rakamlar bunun hangi ülkeye daha çok zarar vereceğini gösterir. Matematik bilimi asla yalan söylemez.
 
Hollanda’nın yüzölçümü 41.526 km2’dir. Yani büyüklüğü bizim Konya şehrimiz kadardır. Nüfusu 17 milyon civarındadır. Bunun 1 milyonu müslüman göçmenlerdir. Kişi başına milli geliri 47.000 $’dır. İşsizlik oranı %6.9’dur. Avrupa’nın 6. dünyanın ise 17. büyük ekonomisi Hollanda’dır.
 
Türkiye ile Hollanda’nın diplomatik ve ekonomik ilişkileri 1612 yılında İstanbul’a gelen Hollanda elçisi ile başlamıştır. Bizim elçimiz ise Lahey’e ancak 1859 yılında gitmiştir.
 
Türkiye’nin ihracatı 142 milyar $ iken Hollanda’nın ihracatı 570 milyar $’dır. Hollanda’nın hem toprakları hem de kaynakları çok sınırlıdır. Peki nasıl oluyor da Konya büyüklüğünde bir ülke Türkiye’den 4 kat fazla ihracat yapmaktadır? Hemen cevabı vereyim re-eksporttan dolayı. Yani Hollanda dünyanın herhangi bir yerindeki bir malı uygun fiyatla hemen satın aldıktan sonra üstüne karını koyup başka bir ülkeye satıp ihraç etmektedir.
 
Hollanda Türkiye’ye 3 milyar $ tutarında mal ve hizmet satarken buna karşın Türkiye’den yaklaşık 3.6 milyar $ mal ve hizmet almaktadır. Yani yaptırım olursa bu işten Hollanda’nın Türkiye’den biraz daha zarar göreceği ortadadır. Peki bu Hollanda’yı etkiler mi? Hayır.
 
Ancak başka kritik bir bilgiyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Hollanda, Türkiye’de yapılan toplam doğrudan yabancı yatırım tutarı içinde ilk sıradadır. Yani Türkiye’nin en çok ihtiyacı olan en fazla yabancı sermayeyi ülkemize Hollandalılar getirmektedir. Yabancı sermayeli firma sayısı bakımından da Almanya ve İngiltere’nin arkasından 3. sıradadır. Özellikle turizm-catering, nakliye, haberleşme, emlak ve inşaat, perakende ve toptan ticaret, makine, tekstil, bilişim gibi alanlarda Hollandalı firmaların ciddi yatırımları mevcuttur. Bunu da unutmayalım.
 
Turizmde Türkiye Hollanda rakamlarına bakarsak 2016 yılında yaklaşık 100.000 Türk turist Hollanda’yı ziyaret ederken Hollanda’dan Türkiye’ye gelen turist sayısı ise  2013 yılında 1.3 milyon kişi ile rekor kırarken 2016 yılında bu rakam 770.000 kişiye düşmüştür. Türkiye yerine İspanya ve Yunanistan tercih edilmeye başlanmıştır.
 
Mart ayı sonunda Hollanda’da seçimler var. Kamuoyu yoklamalarına göre önde giden aşırı sağcı ve ırkçı Hollanda’da Özgürlük Partisi Başkanı Geert Wilders AB’den çıkış referandumu bir yana ülkedeki bütün cami ve İslami okulları da kapatacağını açıkladı. Ülkeye göçmenlerin girişini yasaklayacağını ve çifte vatandaşlığı olan Müslümanları da Hollanda’dan göndereceğini söyledi. Peki ya kazanırsa?
 
İşte Hollanda şu an panik halinde şuursuzca hareketlerde bulunmaktadır. Çünkü daha önce seçim olan başka ülkelerde göçmen ve Türkiye karşıtlığı söylemler oy kazandırmıştır. Şimdi herkes şamar oğlanı gibi Türkiye’ye vurup oy kazanma fırsatçılığındadır.
 
Er ya da geç Türkiye bir seçim yapmak zorunda kalacaktır. Hatta o günler yaklaşmıştır. Ya Atatürk zamanındaki gibi ne batı ne de doğu tarafında olmayıp bağımsız ve bağlantısızlar arasındaki yerimizi alacağız ya da Avrupa Birliği’nin, ABD'nin ve Rusya'nın şamar oğlanı olmaya devam edeceğiz.
 
Türkiye herkesin çıkmaya çalıştığı Avrupa Birliği’ne girip girmeyeceğini hatta NATO üyeliğinden çıkıp çıkmayacağını referanduma götürüp halkına sormalıdır. AB’nin ve NATO üyeliğinin referanduma götürüleceği açıklanır açıklanmaz görün bakın Türkiye’ye hakaret edenler kapımıza kadar gelerek yalvaracaklardır.
 
Çünkü onlara göre Türkiye ve Türkler asla boş bırakılmaması gereken bir ülke ve millettir. En son boş bıraktıklarında yüzlerce sene emdikleri süt burunlarından gelmiş ve ancak Atatürk’ün 1938 yılındaki ölümü ile rahat nefes alabilmişlerdir.
 
 
Sevgi ve saygılarımla,
 
Mehmet Ulusal SAĞ
 
Toplam blog
: 27
: 2404
Kayıt tarihi
: 05.10.16
 
 

1971 Ankara doğumludur. 1997 yılında özel bir bankanın açmış olduğu teftiş kurulu sınavlarında başa..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara