Türkiye fonu geliyor...

Bugün Haber Türk gazetesinde, uzun zamandır savunduğum bir haber var.

 

Türkiye'nin stratejik yatırımlarına kaynak sağlanması için 40 milyar dolar hedefli ülke yatırım fonu kuruluyormuş.

 

Türkiye, dünyada devlet yatırım fonuna (Sovereign Wealth Fund) sahip 73'üncü ülke oluyormuş. Hedef özel sektörün gücünün yetmediği büyük projelere finansman yaratmak ve dış kaynaklı dalgalanmalara karşı piyasa istikrarını sağlamakmış. Proje için ilk kaynak 33,6  milyar doların biriktiği İşsizlik Fonu olacakmış. TOBB, MESS ve TUTSİS gibi kanunla kurulmuş meslek örgütlerinin birikimi de  kullanılacakmış. Fonun Avrupa'daki benzerlerini geçebileceği söyleniyormuş.

 

Türkiye, yatırım bahsinde ne yazık ki çok güçlü değil. Son yıllarda devlet de olmasa neredeyse büyük yatırımları unutacaktık. Devlet'in yaptığı yatırımlar da yeterli değil. Koca koca tesisler yok pahasına satıldı, ülkenin değerleri bir bir eridi. Kamu ağırlıklı ekonomiden özelleştirmelerle özel sektör ağırlıklı ekonomiye doğru yol aldık. Belki sermaye bir parça tabana yayıldı ama sıradan halkın güvenceleri ve hakları da yavaş yavaş elinden gitmeye başladı. Halkın geliri düşük kesimine, devlet de sosyal devlet gereği el atmasa durumlar hepten kötü olabilirdi.

 

Ülkemiz yatırımı en sağlıklı kendi öz kaynaklarıyla, öz gücü ile yapabilir. Yabancılar eninde sonunda bir gün kendi ülkelerine giderler. Öz kaynağı da halkın kendi tasarrufu belirler. O nedenle, ülkemizde yatırım yapılması için özkaynakların çoğalması gerekir. Bunu devlet son yıllarda %25 devlet katkısı vererek yapmak istiyor. Bence bu düşünce yerinde. Ülkenin tasarruf açığını kapatmak, ülkeyi garantiye almak lazım. Ülkenin dış borcu yüksek ama  dünya ülkeleri ile kıyaslandığında daha iyi durumda olduğunu ekonomistler söylüyor. Ama durum hep böyle gitmeyebilir. Bir gün cari açık katlanılamaz noktaya gelebilir, bir gün borçları ödemek için para bulmakta zorluk çekebiliriz. O nedenle ülkenin kendi fonlarını oluşturmasına, kendi yatırımlarını yapabilmesine büyük önem verilmelidir.

 

İşsizlik Sigortası Fonu'nu rahmetli Ecevit'in koalisyon hükümeti getirmişti. Şimdi burada biriken para her kesimi heyecanlandırıyor. Ancak bu paralar heba edilmemeli, yine ülkenin gelişmesi, kalkınmasına, insanlarının istihdamına harcanmalı. Görünen o ki iş dünyası bu fonu kullanmak istiyor, kullanabilir tabii ancak sonuçta hem emek kesiminin hem de işverenlerin bu fonda payı var. Bu fon bugüne kadar çok iyi yönetildi, bundan sonra da akılcı bir şekilde yönetilmeli ve  eski fonlar gibi çarçur edilmemeli. Belki bu kaynakla, kurallarını gerçek piyasanın belirlediği, şeffaf, denetlenebilir bir yatırım bankası oluşturulabilir. Bu banka, ülkedeki yatırımları finanse ederek hem kendi sermayesini korur hem de istihdam sağlayarak emek kesimine de yeni yeni iş imkanları yaratabilir. Ülkeye komple fayda sağlayabilir.

 

Ülkede yatırım yapılacak o kadar çok alan var ki. Umarım böyle fonların, birlikteliklerin sayısı daha da artar ve ülkemiz her geçen gün daha da kalkınır.