Türkiye'nin en acil sorunu çözüm bekliyor hala

Türkiye Doğu ülkelerinden mülteci kabul etmiyor, onlara statü vermiyor. Türkiye'nin içi kaçak Afrikalı ve Asyalılarla dolu. Bu insanlar Türkiye'de yaşıyorlar ama çoğunda ne kimlikleri var ne de bir statüleri. Polis bunları yakalasa ne? Çoğunun pasaportunu çıkartmak ve ülkesine geri yollamak bir sürü emek istiyor. Genelde bu emek, suç işlerken yakalanıp da sınır dışı edilen hırsızlık yapan veya fuhşa karışanlara uygulanıyor. Giden daha sonra tekrar gelip yapacğını yapıyor.

Bilindiği gibi Suriye'den milyonlarca göçmen geldi. Bu insanlar kamplarda zor koşullarda tutulmaya çalışılıyor ancak kampta kalmak istemeyen Suriyeliler İstanbul İzmir ve Ankara gibi başta büyük şehirlerin yolunu çoktan tuttu. Türkçe bilen Türmen kökenli Suriyeliler şanslı. Kolay iş bulup çalışıyor adapte oluyor. Kürt kökenlilerde Kürtçe bildikleri için İstanbul'da ki Kürt kökenli yurttaşlarımızın destekleriyle iş bulup çalışabiliyor. Ancak sadece Arapça bilenler en çok zorluk çeken kesim.

Işid'ten kaçan binlerce Yezidi ve Müslüman Kürtlerde zor koşullarada Türkiye'ye sığındı ancak onlarda sıkıntıyı yaşamakta. IŞİD, müslüman olmayan Yezidilere ve Şii kökenli Iraklı Türkmenlere çok acımasız davranmakta. Bu insanlarada soluğu Türkiye'de almaktalar.

Devlet bir an önce GÖÇMENLİK BÜROSUNU Kurmalı, böyle bir BÜROSU varsa işlevsellik kazandırmalı.

Bu sayede;

1- Türkiye'ye gelenlere geçiçi Oturum Kimlik Kartları ve Göçmen Numarası verilmeli. Kimlik kartı verilirken 18 yaş üstü herkesin parmak izi alınmalı (Suç takibatı için). Okullara kayıt yaptırabilmeliler, ev kiralarken araba alırken ve mülkiyet edinirken kolaylık sağlanmalı.

2- Türkiye'ye getirdikleri araçlarına derhal özel plaka verilmeli. Trafik sigortası kapsamına alınmalı ve trafikte risk yaratarak dolaşmalarına izin verilmemeli.

3- Başta dil bilmeyen Arap kökenlilere Türkçe dersler verilmeli. Gönüllü öğretmenler ile ve STK ile bu konu halledilmeli.

4- Türkiyede bulunan tüm Suriyelilerden vasıflı olanlara çalışma hakkı, vasıfsız olanlara ise kırsal kesimde yaşama ve köylerde çalışma imkanı sağlanmalı (Köylerin çoğu çalıştıracak işçi bulamıyor).

5- Vasıflı, sermaye sahibi ve özel yetenekleri olan bir kaç dil bilen meslek erbabına vatandaşlık hakkı sağlanmalı. Diğer Suriyelilere ise entegrasyon süreci ve kırsal kesimde belli bir süre hizmet ve zorunlu ikametten sonra bu imkanlar verileli.

6- Suriye'de ve Irakta insanların çalışma temposu inanılmaz düşük. İş verimi çok kötü. İstanbul'a gelen bir suriyeli kaçak iş bulup çalışıyor ama iş temposuna alışık değil ve çok ağır çalışıyor, patron kızınca ve çok hızlı çalışmaya başlayınca da kendini sakatlıyor hiç çalışamıyor bu seferde. Patron da ya maaşını vermeden işten çıkarıyor ya da az bi para verip yolluyor evine. İnanın bu insanların Türk toplumuna entegrasyonuyla ilgili zerre kadar bişey yapılmıyor ve bu insanlar açlığa yokluğa ve suça itiliyor.

Bu politika doğru bir politika değil. Ben Yurt dışında tercümanlıklar yaptım ve oradaki uygulamaları çok iyi gözlemledim. Bu gidilen yol yol değil ve çok kişinin canı yanıp başı ağrıyacak.

Türk toplumu bu göçmenlere karşı daha anlayışlı ve yardım sever davranmalı. MUHACİRE ENSAR OLMALI.

Türkiye'nin nüfusu artık istenen düzeyde artmıyor. Ülkemizin gelecekte çalışabilir yaştaki nüfusa ihtiyacı çok fazla olacak. Artık bazı alanlarda işçi bulunamıyor bile, her gün yeni bir sektör işçi bulamamaktan yakınmakta. Gençler emek yoğun işleri tercih etmiyor. Peki Türkiye'nin en zor işleri olam EMEK YOĞUN işleri kim yapacak? Kim ülkenin çalışma ekonomisine katkı sağlayacak?

Umarım bu yazdıklarımı Başbakan'ın danışmanları okurlar ve bu konuda kapsamlı bir çalışma ve tahkikat ve takibat başlatırlar.

Bu arada bize ne canım Suriyeli göçmenlerden ve Iraklı göçmenlerden diyenler lütfen aşağıdaki linki okusunlar rica ediyorum...

http://blog.milliyet.com.tr/hz-muhammed-in-mezari-neden-medine-de--ensar-analizi/Blog/?BlogNo=424489