Türkiye'nin hazineleri

Türkiye'nin İnanılmaz Turizm Zenginliği -I-
( Türkiye Turizmini ayağa kaldıracak bazı önerilerim )
Türkiye, doğal güzelliklerinin yanında, pek azımızın bildiği ve ilgilendiği başka turizm potansiyeline de sahip. Ülkemiz Mezopotamya uygarlıkları ile Anadolu uygarlıklarının yanında batı uygarlığının temelini teşkil eden Helen Uygarlığının çok önemli bir parçasını oluşturmakta. Bunun yanında, İsa'dan sonra tüm Anadolu, Roma politeizmi (paganizmi) ve İsevilik mücadelesinin mücadele alanı halinde olmuş ve sonunda İsevilik politeizmin bir çeşidi olan teslise teslim olarak Roma da bu şekliyle eski dine benzeyerek kabul görmüştür. İşte Türkiye, Anadolu coğrafyası bu ve buna benzeyen bir çok tarihsel olaya şahitlik etmiştir, biz bu şahitliklerin üzerini örtmek değil açmak durumundayız, bu bize ve ülkemize inaılmaz bir itibar ve sevgi kazandıracaktır. yeter ki bunları doğru bir tarzada ve özgüvenli bir strateji ile kullanmasını bilelim. benim aşağıda yazdıklarım sadece bir kaç önemli projelerden bir kaçıdır.

1- Gürcistan'ın ve Büyük Britanya'yı oluşturan krallıklardan İngiliz bayrağında beyaz zemin üzerine kırmızı haçı Hıristiyanlığı bilen herkes bilir. Bu haçın adı St. George haçıdır. ( Gürcü bayrağında ayrıca 4 kızıl haç daha eklenmiştir). İşte bu ST George, ( Diğer adları, yorgi, yorgo, Gürcistan'ın adı burdan gelir Georgia, ABD de bir eyaletin adı Georgia'dır) İzmit'te (Nikomedia'da-Kocaeli'de) doğmuştur.
Medeniyetler ittifakı yalan değilse Georgia (yada eyalet başkenti Atlanta ), Gürcistan'ın başkenti Tiflis ( Ve ayrıca bir çok önemli kentte Kent sembolü ve koruyucusu-tılsımı-kutsalı- olarak inanılan Hollanda Amersfoort, Almanya Bavyera, Rusya Moskova, Belçika Mons kenti, Bulgaristan'ın Sofia kenti, İtalya'da Cenova, Lübnan'da Beyrut, Slovenya'da Ljubljana kenti ve İzmit'le (Nikomedia'yla) kardeş kentler ilan edilebilir. Düşünsenize buralardan gelecek turistleri. Brezilya Korintias takımları ile Kocaeli spor Kocaeli stadında dostluk ve barış maçı oynayabilirler hersene yapılacak St. George Uluslar arası dostluk haftasında. Buradan Dünyaya St. George anısıyla harika barışçıl mesajlar verilebilir.

İzmit'in önemli bir alanına St. George'un paganizmi sembolize eden ejderhajı öldürüşünün beyaz at üzerinde kocaman bir mermer heykelinin çevresinde Dünya'nın bir çok yerinden gelen belediye başkanlarını 23 Nisan St. George'un Sezar tarafından katledilişinin hoşgörüsüzlüğünün eleştirisi ne kadar güzel ifade bulurdu.

Ayrıca St. George'un Kuran'da anılan ilyas Peygamber olduğuna inanan bazı ortadoğulu Arap Müslümanlar dahi vardır. St. George'un bir Hıristiyan ermiş olamadan önce Sezara karşı İsa'nın tevhit öğretisini savunmuş bir Peygamber olma olasılığı göz ardı edilemez, bunun en büyük kanıtı İlyas peygamberin Kuran'da hemen Zekerya, yahya , İsa ve ardından anılmasında gizlidir, çünkü Kuran'da isimler rastgele dizilmez.

EN'AM SURESI : 85 Zekeriyya, Yahya, İsa ve İlyas... Hepsi iyilik ve barış için çalışanlardandı.

Böyle bir proje İslam ve Hıristiyan dünyası arasında ciddi bir dostluk ve barış atmosferini oluşturacaktır.

2-ABD bulunan adını incilden alan Phyladelphia, Türkiye'nin güneyinde bulunan Tarsus ve Mersin bölgesidir. Bu bölgede Hıristiyan inancını bugünkü hale getiren St. Paul'ün evi ve kilisesi vardır. Tarsus'a gittiğinizde Latin etkisini hemen hissedersiniz. ABD'de bulunan St. Paul kentinin Belediye başkanlığına kenti Tarsus'la kardeş ilan etmeleri gerektiğini yazdım, bu projenin medeniyetler ittifakına katkı sağlayacağını yazdım. Fakat ne onlar nede bizimkiler yanaştı. Medeniyetler ittifakı yalan değilse böyle bir olgu mutlaka başlamalı. ( Bu bölgede ayrıca iki dinde de kutsal sayılan 7 uyuyanlar mağarası vardır )

3-Antakya'da Dünyanın en büyük mozaik müzesinin yanında, Dünya'nın ilk Kilisesi var. Bu kilise çok önemlidir zira burası teslis inancında yapılmış ilk kilisesidir, adını Hıristiyanlığı teslise dönüştüren havarilerden Petrus(Peter-Piyer ) den alır.

4-Pamukkale'de, canını teslise ve sezara karşı giriştiği mücadelede vermiş bulunan tektanrıcı İsevi ve İsa'nın gerçek takipçisi Filipus'un mezarı bulunur. Bu asil adamı hiçbir Hıristiyanlık kilisesi önemsemez. Çünkü o tek tanrıcıydı, bunu Hıristiyanlığı tam bilen tüm papazlar bilir. Bu adamın kocaman bir heykeli Pamukkale'nin girişine yapılmalı, kartpostallar basılmalı, hayatı anlatılmalı, (iki adam iki yer yazımı lütfen okuyunuz)

5-Daha yeni Tarsus'ta Danyal peygamberin mezarı bulundu.

6-Hz. İbrahim'in kenti Urfa ( Eski adı Edessa ) kente kurulacak ve ateşe atılmak üzere mancınıka bağlanmış dev İbrahim heykeliyle kentin görüntüsünü ve imajını yeniler.

7-Ağrı dağının eteklerine orjinaline çok benzeyen bir Nuh'un gemsi işa etmek ve içine Nuh dahil gemide bulunduğu sözylenen diğer canlıların figürlerini koymak çok mu zor?

8-Tokat'ın Zile kasabasının yakınlarına gelen ve burada Pontus kralını yenen Jül sezar'ın "Veni Vidi Vici" (geldim gördüm yendim )ünlü sözünün bulunduğu büyük ve görkemli bir heykeli dikmek ve burada savaşı ve sonuçlarını anlatan bir müze kurmak çok mu zor?

9-Sardesten başlayan ve İran'ın Persepolis' kentine giden tarihi Kral Yolunu tekrar otoban olarak İranla beraber işa etmek çok mu zor? ( Bu otoban Manisadan başlar Ankara ve Erzurum güzergahlarından İran'ın Persepolis kentine kadar gidebilir ) Kral Yolu otobanı dünyaca ünlü olur. Bu yoldan gidecek bisiklet turları veya motorsiklet yarışları etap etep yapılabilir. Hem spor hem turizm patlaması yaşanır.

10-Dünya'nın ilk şarabının üretildiği yer olan Knidos ( Datça ) da, şarap üretip marka yapıp şişenin üzerine KNIDOS yazıp satmak, Öküzgözü, Papazkarası, bilmem-ne-karası saçmalıklarından daha güzel olmaz mı? Bu hangi şarap girişimcisinin aklına gelmez anlamıyorum doğrusu. Üzerinde "Knidos" yazan ve Dünyanın ilk şarabının üretildiği yerde üretildi diye İngilizce yazmak çok mu zor? Varsa bir girişimci en güzel logosunu bedava yapmaya hazırım.

11-Bırakalım hadi sahip çıkmadığımız çıkamadığımız Truva'yı, Artemis'i, bari yeni projelerle Çanakkale boğazının kenarına özgürlük heykelinin boyutlarında dev mermerden bir Truva Atı neden yapmıyoruz? Artemisi elimizden aldılarsa tapınağı neden tekrar işa etmiyoruz, çok mu zor?

Zor değil ama bizler tembeliz, bişi yapmayı sevmiyoruz, yapanı da kıyasıya eleştiriyoruz. Yapılması mümkün ve başarılı olanı çalmaya ve kopyalamaya çalışıyoruz, yapıldıktan sonra proje tutarsa bu seferde yapanı İlah ediniyoruz.

Yukarda yazdıklarım aslında benim aklımdaki bir kaç husustan bazıları, hepsini yazmak saatlerimi alır.
Hadi eski Kültür ve Turizm Bakanımız uyuyor ve İnanç Turizmine inanmıyordu, Ertuğrul Günay Bey, aydın olduğuna inandığım bir insan, neden bu projelere önem vermiyor? Yoksa bizim bilmediğimiz engeller mi var???

En derin saygılarımla

Ayhan Özcimbit

ayhan.ozcimbit@hotmail.com

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları yazara aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.