Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Şubat '15

 
Kategori
Deneme
 

Tutunamayanlar

Tutunamayanlar
 

Bırakalım zaman her şeyi  halletsin.

Bu söz bize korkunç  gelmesin.

Aynı ırmağa bir kere daha girelim.

(T.O)

Oğuz Atay’ın zamanında değeri anlaşılamamış kült romanı TUTUNAMAYANLAR tekrar ve tekrar okunması gereken bir başyapıt. Yalnız şunu söylemeliyim ki; hayata tutunmadan bu romanı okursanız, kitabın 21. Yüzyıl versiyonunun Selim’i olursunuz. Hayata tutunmakla tutunmamak arasında kalan her bireyi, rahatlıkla tutunamayan kategorisine sokacak cinsten, kısacası yalnızca hayata tutunabilenlerin okuyabileceği bir kitap. Kültürel birikim, hayatın esprisini çözmüş olmak hiç değilse çözüme yaklaşmış olmak gerekiyor Oğuz Atay’ ı anlamak için..

Herşeyin azı kâr, fazlası zarar. Bir eylemi biteviye yapmak akıllara zarar. Devamlı düşünmek, irdelemek, sorgulamak, devamlı yemek yemek gibi, devamlı uyumak gibi… İrade burada devreye girmeli. Halk arasında “Çok ağlama! Ağlamak ağlamayı getirir” derler. Gerçekten öyle. İnsan da bi’nevi makine. İşleyen demir ışıldar doğru fakat belirli periyotlarla dinlenerek. Hayatı akışına bırakmak lazım. İlla ki bir şeye inanmak istiyorsak, kendimize inanalım.

+ Sus Olric! Düşünüyorum.+

+Düşünmek ne haddimize efendimiz!

+ Descartes düşündükçe var oluyordu Olric.

+Descartes düşündükçe var olur, siz düşündükçe yok olursunuz efendimiz.

Kitabın içinde öyle cümleler var ki, sadece o cümlelerden bir kitap yazılabilir. Bizimle kavga eden ama bize yol gösteren sevgili uşağımız, yani iç sesimizle biz de hergün roman kahramanları Turgut Özben ve Olric gibi konuşuyoruz. Aslında biz de birer roman kahramanlarıyız. Kimimiz tutunan kimimiz tutunamayan bu hayatta.

Merak edenler için yazarın Tutunamayanlar ve Tehlikeli Oyunlar isimli kitaplarından çok beğendiğim ve üzerinde düşündüğüm replikleri (hayat da bir oyun sahnesi değil mi? ) özetleyerek derledim. Daha önce de söylediğim gibi, hepsini yazmaya kalksam yazının sonu gelmez…

*“ İnsanlarla mevsimleri birbirine karıştırma!”(T.O)

*“Dur! Islanmışsın,sana kuru bir şeyler vereyim, deme. Hürriyetime düşkünüm, biliyorsun.”(T.O)

*“- Onu düşünerek yazdıklarımı, O kimi düşünerek okuyor Olric?”

*“Aslında ben yalnız değilim Olric, sadece O’nlar çok kalabalıklar!”

*“Benimle savaşma Olric! Çünkü kazanırsan, kaybedersin.”

*Son Bir Kez Gördüm Dibimi Sonumu Mutsuzluğumu,

Şimdi Olric Hangi Birini Yeneyim?

Dibi’ mi Sonu’mu Mutsuzluğu’mu ?

*İçimden şehirler geçiyor, sen her durakta duruyor, inmiyorsun!

* - Elimde değil Olric!

- Nedir efendimiz?

- Elleri, Olric. Elleri!

 

Melike ÇELİK

 
Toplam blog
: 78
: 290
Kayıt tarihi
: 02.07.11
 
 

1980 yılının buhranlı Ankara' sında gözlerimi dünyaya açmışım. Babamın işi nedeniyle çocukluk yılla..