Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

31 Ekim '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Tutunmayı çok mu seviyorsunuz?

Tutunmayı çok mu seviyorsunuz?
 

Yaşama tutunmak değil demek istediğim…

Hani, bir şey ille ki olsun mu diyorsunuz?

Olmasını engelleyen üst üste şeyler gelirken, ille de, ille mi diyorsunuz?

Yapmayın arkadaşlar!...

Yaşamın bir akışı var…

Demem o değil ki, hiçbir şey yapmadan oturun bekleyin.

Ama bazı sinyalleri vardır yaşamın ve bilin ki bazı şeyler ille de olmuyorsa, hayrınızadır…

Bu olayı hep anlatırım, gerektiği yerlerde, burada da anlatmadan geçmek istemedim, kim bilir, birimizden birinin işine yarar…

Yıllar önce çalıştığım bir şirkette, temizlik görevlisi, yaşını başını almış bir bey vardı.

Biraz da, algılayışı az mıydı, öyle mi dururdu, şimdi ne desem nafile…

Eşi de yaşını başını almış bir hanımdı… Garibanlardı…

Bunca yıl çocukları da olmamıştı…

Her yolu denemişlerdi…

Sanıyorum tek amaçları haline gelmişti çocuk sahibi olmaları…

Tıbbın ilerleyip de, bir takım yollarla çocuk sahibi olunmasını sağlayan yıllarda, sanıyorum 1996 civarlarındaydı, tüm o yollara başvurarak en sonunda bir çocuk sahibi olmuşlardı…

Geçmiş zaman, yalanım olmasın vallaha, oğulları iki yaşında mıydı, iki buçuk mu, bir gün baktım canı çok sıkkın…

Ne oldu dedim, dedi ki bizim oğlan evde bisikletten düştü!...

Eee dedim…

Kafasını mı çarptı bir yerlere ne, bir gözü kaydı gitti!

Nasıl yani?

Bir gözü dedi, şaşı oldu birdenbire…

Uzatmayayım, doktor, hastane…

Derken… Oğlumun doktorunu da sokmuştum devreye, garibanlar, lütfen ilgilenir misin diye…

Aldığım yanıt, en kötü türünden kan kanseri Gülgün, bu çocuk…

Hastanede geçen onca zamanlar…

Adam anlatmıştı, demiş ti ki dayanmıyor yüreğim, helak oldu çocuk iğnelerle…

Ağlıyor deli gibi, her iğne gördüğünde…

Oğlumla oyuncaklar seçmiştik ona…

Oyalansın diye biraz hastanede…

Doktorlar da en sonunda evde geçirsin son günlerini demişlerdi…

Sonuçta efendim, acılı günleri yanlarında, bir melek uğurladılar gökyüzüne…

Muhtemelen bu garip insanlar, korunmuşlardı bu acılardan…

Hak etmemişlerdi bu gariplikleriyle, bu temiz yürekleriyle bu acıları…

Yaşamayacaklardı da zaten, tutunmasalardı eğer!...

O yüzden… Bu yüzden arkadaşlar…

Suyun kendi yolunda akışıdır en doğru olan…

Elbet, emek harcamak gerek, ama… Ama… Her harcanan emek olumsuz olarak dönüyorsa size geriye…

Bilin ki altında başka sebepler vardır…

Sevgiyle kalınız…

Gülgün Karaoğlu

Ekim, 31/07

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..