- Kategori
- Sinema
Uçan süpürge
Kadınlara kendi bedenleri birer yasak alan olarak öğretildi hep. Onu istedikleri gibi kullanamayacakları, o beden üzerinde tüm toplumun hakkı olduğu da öğretildi. Beden saklanmalı, korunmalı, isteklerinden arındırılmalı ve denetimi başkalarına bırakılmalıydı. Önce babalar ve abiler sahip çıktı kadınların bedenlerine, sonra kocalar… Ta ki kadınlar ''bedenimiz bizimdir'' diyene kadar. Bedenimiz sahiden ‘bizim’ mi? Bedenlerimiz üzerindeki egemenlik aslında kime ait? Neden ve nasıl ‘arzu nesnesi’ne dönüştürülürüz? Kadın bedeni nasıl ticarete elverişli hale getirilir? ‘Et’e indirgenerek erkek bakışına sunulan suretler biz miyiz? Bedenlerimiz üzerinden politika yapanların dilini eşek arısı soksa kaçımız üzülürüz? Özel hayatımızın yağmalandığı, ilişkilerimizin didik didik edildiği, cinselliğimizin ‘ahlaksızlık’la açıklandığı bu çağda ‘öteki’leştirilmeden var olmak mümkün mü?
11.Uçan Süpürge Uluslararası Kadın Filmleri Festivali kapsamında her yıl düzenlenen Kısa Film Öyküsü Yarışması, bu yıl ''Beden'' konusunu ele alıyor.
Uçan Süpürge bu yarışmayla, kadın bedeni üzerinden yürütülen politikalara, hedefine kadın bedenini koyan ahlakçılığa, cinsiyetçiliğe, ayrımcılığa, kadın bedeninin nesneleştirilerek sunulmasına dikkat çekmeyi amaçlıyor.
HADİ... UNUTMAYALIM SİNEMA DA BİR DİL.... BU DİLİ KULLANIP İÇİMİZDEKİLERİ DİLLENDİRMENİN VAKTİ GELDİ ÇOKTAN...