Üçüncü göz

Efendim, ben hayali aşçınız Melike. Bildiğiniz üzere her hafta köşemde siz değerli okuyanlarıma çeşit çeşit aşk ve siyaset kurabiyeleri, kekleri  çörekleri ve börek tarifleri veririm. Bu hafta size bir okurumun tavsiyesi üzerine (sanırım nasıl yapıldığını hiç bilmediğinden) KAKAOLU KEK tarifi vereceğim. Nasıl yapıldığını bilenlerin tarifimi okumayacak olmalarına çok üzüldüğümü şimdiden belirtmek isterim.

Biliyorsunuz. Sadece kurallara ve tariflere bağlı kalarak lezzetli yemekler yapılmaz.  Şu klişeleşmiş cümle aslında gerçektir. Bir yemeği veya tarifi uygulamak ve mükemmel sonuçlar elde etmek için sadece akıl ve okumak yeterli değildir.  Gerçekten içine sevgi denen  malzemeden koymak gerekir. Gönül gözü diye bir tabir varsa, ki bence var; kişinin gönül gözünün açık olması gerekir güzel işler ortaya çıkarabilmesi için. Gönül Gözü nün açık olması  öyle aile terbiyesi ile filan da olmaz. Bu malzemeden kişide varsa var,  yoksa yoktur… 

Aslında hepimizin bir ÜÇÜNCÜ GÖZ ü vardır. Kimimizin kapalı, kimimizin açık… Nasıl yaralı bir kartalın halinden yaralı bir kırlangıç anlarsa, gönül gözü açık olanlar da gönül gözü açık olanları anlar. Onlar birbirini binlerce km uzaktan görür, tanır ve severler.

Bu satırları yazarken İlhan İrem in ;

Bir üçüncü göz gerek,

Hayat sevgidir.

Çöz artık gözlerini

Oyun bitmiştir! 

İsimli şarkısı aklıma geldi. Sözlerin tamamı mükemmel. Bu parçanın sözlerinin tamamını okumanızı isterim. Kakaolu Kek ile nasıl güçlü bir bağı var anlatamam.

Velhasıl-ı kelam Kakaolu Kek yapmak aslında kolaydır. Tarife gerek yoktur. Benim de haddime değildir. Ben, benim kendime has tarifimi veririm. Benim yaptığımın tadı başka, senin yaptığının tadı başka olur.  Sonuçta güzel olur. Nihayetinde içinde kakao var. Ama ironik kısmı hem nasıl yapıldığını bilmiyor hem de tarifi beğenmiyorsan işte o fena. Bir de kakaolu kek yapma işini aile terbiyesine bağlarsan işte o zaman …

Ah! İlhan Bey, Oyun bitti. Okeye dönüyoruz. Ama hala üçüncü gözümüz kapalı millet olarak. 

Melike Çelik