- Kategori
- Ekonomi - Finans
Ülkeler İçin İthalat-İhracat Sanki Mecbur

İhracat yaptığımız ülkeler senden mal almıyorum dese ne yapacağız, almak zorunda mı? Ha o zaman biz de dermişiz ki, ben de senden almıyorum.
Yani almaya da satmaya da mecburuz? Peki neden? “Ya Korkut 700 bin ton fındık ürettik, kim yiyecek bu kadar fındığı; denize de dökecek halimiz yok”
Buna itiraz eden yok ki ama ihracatın nedeni bu değil; ekonomi batmış, para lazım dışarıya mal satacağız mecbur.
Sen ondan alacaksın o senden alacak, e ne anladık; almayalım da satmayalım da. 100 lira alıyoruz 100 lira veriyoruz, hatta bizimki 150.
Ürünleri anladık çünkü sende var onda yok onda var sende yok, diğer ihraç malları…
Çorap üretiyorsun, adamın ülkesinde çorap üretilmiyor mu, yalınayak mı geziyor onlar? Sonuçta çorap ağaçta yetişmiyor ki koyar iki makine üretir.
Ben bu ithalat-ihracat işini hiç anlamıyorum arkadaş!
Yani olur da başka türlü oluyor. Sattığın bir malı adam kendi ülkesinde üretti, sana bay bay. Bazı ürünleri bazı ülkeler yapıyormuş, yok öyle bir şey sen de yapabilirsin.
Ekonomi kalemleri olan yabancı turist ve ihracat hikâye, bugün var yarın yok, gelmiyor almıyor ne yapacaksın? Ekonomi böyle şeylere bağlanır mı?
Sen fındıkçısın adam ananas, verirsin fındığı alırsın ananas; bunu anlarım. Bunun geleceği var. Televizyon yapıyor Uganda’ya satıyorsun. Kendi üretti, sana güle güle! Tabii ki onun açısından da durum aynı, yani ithalatta.
Şimdilik alan alsın satan satsın ama bir yere kadar; sadece yeni teknolojide sürdürebilirliği vardır.