Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Mayıs '14

 
Kategori
Dilbilim
 

Ulusal dil

Ulusal dil
 

Ulusu oluşturan etmenlerin başında dil gelir. Bir ulusun duyuş, düşünüşü yansır dile. Bir ulus varlığını dille sürdürür. Dil, ulusun varoluş biçimidir. Bağımsız bir ulusun oluşumunda; köken, yurt, tarih, kültür, ülkü, amaç… Birliği de yadsınamaz. Ama toplumlar, ulus olma bilincine dille ulaşır. Ulusal dil, ulusun tüm özelliklerini yansıtır; çünkü ulusun kimliğidir. Bizi diğer uluslardan ayıran en önemli özelliğimizdir dil. Başka bir deyişle bizi, biz yapandır anadil. Ulusun bireyleri kendi dilleriyle duyar, düşünür, iletişim kurar. Ulusun bilimi, sanatı, kültürü dille gelişir, yaşar. Evrende yer bulur, kökleşir. Köklü, güçlü bir ulusal dil; yabancı sözcükleri kendi dil toprağında kurallarına göre biçimlendirir. Sözgelimi,”abajur “Fransızca kaynaklı bir sözcüktür. Dilimizde de yaygın olarak kullanılmaktadır. Türkçenin sıfat yapım eki alarak“abajuru olan “anlamında “abajur-lu” olur. Yabancı kaynaklı sözcükler, Türkçemizin kurallarına uyuyor; kullanılsın, demiyorum. Hoş, ben kullanılmasın dememle bu sözcük kullanılmayacak mı? Kuşkusuz yerine Türkçe kökenli bir sözcük türetene dek kullanılır. TDK’ u,yabancı sözcüklere Türkçe karşılıklar bulmaya çalışmış, bu çalışmaları “Yabanı KelimelereKarşılıklar” adlı bir kitapçıkta toplamış. Türkçeleştirdiği sözcük örneklerinden birkaçı: Ofsaytyerine açığa düşme, deklâre etmek yerine açıklamak, anakent yerine ana kent, partner yerine arkadaş, absürd yerineanlamsız, likidite yerine akışkanlık…

Cumhuriyet’ten önce dilimiz, Arapça ve Farsçanın etkisindeydi. Özellikle son yıllarda küreselleşmenin de etkisiyle dilimiz, Batı kaynaklı sözcüklerin etkisinde bozulmaya başlamış; akıcılığını, canlılığını yitirmiştir. Örnek mi istiyorsunuz. İstemediğiniz kadar. Çıkın, caddelerde, sokaklarda gezinin okumakta zorluk çekeceğiniz ya da okuyamayacağınız alışveriş yer adlarıyla karşılaşır; burası Türkiye mi diye, şaşırırsınız. İşte örnekler:Orijin Pet Shop, Boldi, Pree Shop Blues, This Towis, Solaryum Kuaför, İpekyol Outlet(İpekyolu” anladıkta  “Outlet” ne oluyor? ) Best,Hobby, Tantanka Moxiroll,Opmar Optik, Journey,Jument, Le Waıkıki,Turkcell (“Türksel” olarak yazılsaydı,ne yitirilirdi.), Starbubucks Coffee,Çarşı Bazaar (TDK’nun Sözlüğü’ ünde “bazaar” diye bir sözcük yok.”Pazar” var.Farsça kaynaklı bir sözcük,ama dilimize yerleşmiş.Farsça yazılış biçimi de “bazaar”değil,”bâzâr”)

Fazıl Hüsnü Dağlarca,“Türkçem benim ses bayrağım.”diyor. Ne yazık ki caddelerimizde, sokaklarımızda, evimizde, yazılı ve sözlü iletişim araçlarında; yabancı ülkelerin ses bayrakları da dalgalanıyor. Üzülüyoruz; ama dilbilimci Doğan Aksan bakınız ne diyor:Bu benim anadilim bir denizdir; derinliğiyle, gözünün erişemeyeceği genişliğiyle, sınırsız gücü, güzellikleriyle… Dibinde gün görmemiş inciler yatar; üstünde binbir rengin çalkantısı var.[1] Böylesine derin, geniş denizimiz varken neden yabancı denizlerde yüzüyoruz.

Nerelerden buralara geldik. Bu ülkede,1970’li yılların başlarında Milli Eğitim Bakanlığı, kimi Türkçe kaynaklı sözcüklerin kullanılmasını okullara gönderdiği genelgelerle yasaklamıştı. Yasak sözcüklerden biri de “yanıt”tı. Türkçe öğretmeni bir arkadaş “cevap” yerine, özellikle “yanıt” kullandığı için, soruşturma geçirdi ve bulunduğu liseden il içinde başka bir ilçenin ortaokuluna atandı.

Yanıt: “Dönmek, döndürmek...” anlamına gelen “yanmak” tan( DTL) ya da bu eyleme ortak kök olan “yan” adından türemiştir. Oysa” yanıt”  Kutadgu Bilig’de, Âşık Paşa’nın Garipnamesi’ nde kullanılmıştır.                        

1) Cevap: Söz yanutu (Divanü Lügati’t Türk III sayfa 28)

Yanıt birdi Aytoldı aydı oğul                                                                                

Eşitgil sözümni bu iştin tonğül”

(Kutadgu Bilig XI.)              

2) Karşılık,ödül:

Tanrı anın yanıtını uçmak vere

Kim günahsız ol kişi hakka vara “

(Âşıkpaşa XIV,Garipname)

(Tahir Nejat Gencan,Dilbilgisi, TDK 1975,s.211)                                                                

Ulusal dilin tüm yurttaşlarca öğrenilmesi bir hak olduğu kadar bir görevdir de. Ulusal dil ülkedeki dil birliğini sağlayarak ekonomik, toplumsal, siyasal ve kültürel alanlarda iletişim yoluyla birçok katkı sağlar. Dil birliği siyasal, toplumsal ve kültürel bütünleşmeyi pekiştirir

Son söz

Dilimizi, yabancı dillerin sarmalından kurtarmak her Türk’ün görevi olmalı; çünkü anadil ulusun çimentosudur. Dilin yapı taşı, dil bilincinin yaygınlaşması ve gelişmesiyle oluşur.

[1] Doğan Aksan,Türkçenin Gücü, Ankara: Bilgi Yayınevi,1993.

 
Toplam blog
: 391
: 2555
Kayıt tarihi
: 04.12.12
 
 

Hüseyin BAŞDOĞAN, 1942'de Malatya- Arapgir'de doğdu.Arapgir Ortaokulunu, Diyarbakır Öğretmen Okul..