- Kategori
- Eğitim
Us

Küçüktüm çok küçük bir civcivi elime aldım. Hatırlıyorum. Sevimliydi. Sarışındı. Minicikti. korumasızdı. Derken, büyüdü. Beyazlaştı. Çirkinleşti. Gagalamaya başladı. İşte, tam da bu anda kendini koruyabildiğini hissettiği için kendine zarar verebilecek herşeyi gagalamaya başladı. Döndü dolaştı beni de gagaladı. Oysa ben onu küçükken elime alıp sevmiştim. O bunu unuttu. O kuş beyniyle bu kez geçmişi sildi. Yer kalmadığı için hafızasında... Ya da yanlış kodladı ve çağıramadı geriye, depoladığı uzun süreli belleğinden. Kuşların belleği var mıdır? Yalan bu! Onların tüm edimleri tepkisel. Hıh... Sanki insanlar farklı... Yüzde doksanı duygularıyla hareket ediyor kadın ve erkek diye ayrımladığımız insan kümelerinin. Öyle olmasaydı iç burkulması, üzüntü, heyecan, hatta saplantılar ve daha sayamadığım bir çok duyuşsal davranışlar yaşamımızın çok büyük bir kısmını kapsamazdı. Hatırladım! dediklerimizin içine bile sığdırabiliyoruz lirizmi. Komik mi? Bilmem? Belki ben de böyle davranıyorum. Ondan eğildim bu konuya...
Pavlov, Skinner, Gutherie yada davranışçılığın babası, ilk psikoloji denemelerini, hazırladığı psikoloji labaratuvarlarında yapan Watson... Davranışçı bilgeler yanılamaz ya... Aynı mı davranıyoruz hayvanlarla? Tek fark içgüdü ve içgüdüsel davranış mı yani? Tek fark bir kelime oyunu mu, farklı bir şekilde yerleştirilen? Yoooooo! Tek fark bedenlerimiz... İnsan kıyafetleri giyen biz iki ayaklı iki kollu yaratıklar ve akıl evet akıl... Çok haklıyım tek fark Akıl! Akıl! Akıl!
Öyleyse boşveriyorum duyguları. İnsanım ben biyolojide hayvanlar sınıfında kategorizelendilrilen.
Ama Akıllı' yım.
ben deki fark bu. Buldum işte!