Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ağustos '06

 
Kategori
Uzay
 

Uzay neden gereklidir?

Ev-gezegenci hümanistler, insan türünün yerinin Evren değil, Dünya olduğu konusunda ısrarlılar. Aynı zamanda, uzay çalışmalarının maliyetlerinin yüksekliği, onun nükleer araştırmalar ve silah üretimi ile birlikte 'ekonomik açıdan zararlı' kategorisine sokulmasına neden oluyor.

Yeryüzünde yaşam, yaklaşık üç-dört milyar yıldır var. Güneş Sistemi ve Dünya yaklaşık beş milyar yıldır var. Evren'e ise on üç küsur milyar yıl arasında bir yaş biçiliyor.

Olduğu gibi olan, yani gökadalardan ve güneş dizgelerinden, temelde ise atomlardan oluşan Evren'e henüz tam hesaplanmamış bir uzunlukta bir gelecek biçiliyor. 10 üzeri 38 yılda bir Evren'deki protonların sayısının yarılanacağı hesaplanmış. Bu, bir hesapla şimdi protonların, dolayısıyla atomların % 10'unun parçalanmış olduğu ve bir bakıma böylesi uzak bir geleceğin şimdimizi de etkiliyor olduğu sonucunu çıkarsattırır.

'Evrim' denilene bakılınca, sırasıyla 440, 365, 270 ve 225 milyon yıl öncesinde, 4 kez varolan türlerin çeşidinin ve bireylerinin sayısının % 95-99 oranında Yeryüzü'nden silindiği kitlesel yokoluşlar saptanıyor. İnsan türünün ait olduğu 'memeliler' sınıfı da bu kitlesel yokoluşların yarattığı boşlukta evrilmiş. Tersi olarak deniz kaplumbağaları, üç yüz elli milyon yı1 hiç evrilmeden oldukları gibi kalmışlar. İnsan türü, bir milyon yıl önce ateş yakmayı öğrenerek; yüz bin yıl önce 'homo sapiens sapiens' durumuna, yani şimdiki durumuna evrilerek; on bin yıl önce buzul çağlarının ardışık-eşlenik etkisi sonucu 'tarih' denilene doğru, ilk sabit yerleşim merkezlerini kurarak, üç kez evrimsel çatallanma yaşadı. 20. Yüzyıl'daki temel olguların (iki dünya savaşı, atom bombası, uzaycılık) evrimsel etkileri herhalde 250-2.500 yıl içinde anlaşılmış olur. Gerçek olan şudur: İnsan öyle ya da böyle evrilecek ya da aborijinler gibi, evrilmeden kalacak. Yeryüzü'nün tüm ütopyaları Yeryüzü'nde gerçekleştirilse bile ne olacak? Güneş sekiz milyar yıl daha ışıyacak ve sonra Dünya'yı da yokederek patlayacak. Bu süre, deniz kaplumbağaları için bile çok uzun bir süre.

İnsan türü, bugüne dek genelde olumsuz durumlarda evrilmiş, örneğin 'sanat' denilenin son buzul çağında yüzlerce yıl mağaralarda kapalı kalmanın sonucunda duvara yapılan resimlerle başlaması raslantı değil. Uzaycılık da öyle oldu: 1945'te iki atom bombası patlatıldı ve türün bir anda bitebileceği ortaya çıktı. l957'de ilk yapay uydu Sputnik Dünya yörüngesine oturtuldu. Soğuk Savaş dönemindeki ABD-SSCB gerilimi, 1969'da Ay'a inilmesini sonuçsadı. Demek ki bir evrim ve evrimöte sözkonusu. Bilimkurgularda uzaycılığın karşısavı, telepati ve siberuzay olarak tasarlanır. Uzaycılık gerçek ve bunlar şimdilik metafizik hayallerden ibaret.

Uzaycılık, evrimi ve evrimöteyi nasıl sonuçsayabilir? Yolun ilk adımı uzayda yaşayabilmekti. Bu becerildi. İkinci adım uzayda sürekli yaşamak; üçüncü adım uzayda doğup, yaşayıp, ölmek; dördüncü adım Samanyolu Gökadası'nda Güneş Sistemi dışındaki bir gezegende sürekli yerleşim olacak. Hepsinin gerçekleşmesi 2.500 yıl veya daha fazla süre alabilir. Bu süreçler, insanda bedensel ve zihinsel başkalaşımlar yaratacak ki zaten bunların bir bölümü özellikle kozmonotlarda gözlenmeye başlandı, çünkü onlar ABD'lilerden çok daha uzun süre uzayda kaldılar. Canlılığın bu aşamada ortadan kalkması çok zor ama beynin (veya kafanın) klonlanmış bedenlere aktarılarak, ortalama yaşamın bin yıla limitlenmesi zaten şimdiden mümkün. Ötesi söylem, burabuandaki tasarım ufkumuzun 'n' kez ötesine düşer.

Üç milyar yıllık evrim tarihi ve on iki bin yıllık kültürel tarih biliniyor. Öyleyse 250-2.500 yıllık geleceğin arkeolojisi de ve şimdiden bilinmesi de mümkündür. Kuşkusuz farklı referanslardaki farklı zihinler farklı gelecekler tasarlayacaktır. Uzaycılığın ötetarihi işbu yazarın ve bir çok bilimkurgu yazarının tasarımıdır. Anımsanmalıdır ki tasarımsız ve bilinçsiz edim, artık insanın özellikleri arasında değildir.

 
Toplam blog
: 2216
: 514
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Serbest yazarım. 1960 doğumluyum. BÜ İşletme mezunuyum. ..