Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Mayıs '07

 
Kategori
İlişkiler
 

Üzüntüsü üzüntün olmalı

Üzüntüsü üzüntün olmalı
 

Aşk ve dostluk, birinin diğerinden ayrılmaz bir parçası, bitirim bir ikili gibi. Duygularımızın olmazsa olmazları. Birisinin kıskançlıklarına, diğerinin samimi içten yaklaşımı. Birisinin tutkusuna, diğerinin paylaşımcı sevgisi, birisinin yaramazlıklarına diğerinin hoşgörüsü. İç içe girmiş bir kördüğüm misali.

Bir süre önce bu konu üzerinde – ki genelde çok iyi bildiğimiz ama dozunu ayarlayamadığımız duygular - bir an düşündüm, acaba hangisinin dozunu daha fazla tutmalı insan. Aşkın mı? yoksa dostluğun mu? Veya eşit yoğunlukta mı olmalı bu duygular? Her cevaba bir soru, her soruya bir cevap bulma konusunda ise düşüncelerim hiç sıkıntı çekmedi. Bu üç soru devamlı düşüncelerimde bir mekik gibi gidip geldi. Evet, bildiğimiz basit bir konu, düşüncelerin yeniden gözden geçirilmesi gibi.

a. aşk mı?
b. dostluk mu?
c. eşit yoğunlukta mı?

Ben dostluğu alıyorum ana zemin olarak ve üzerine ise aşkı inşa etmek istiyorum. Dostluk olmadan kazanılmadan aşk zaten boş. Aşkın ne zaman gelebileceği belli olmadığı gibi, ne zaman gideceği de hiç belli değil. Fazla vakti yoktur onun, uzun süre beklemeye ve bekletilmeye de tahammülü yoktur. Dostluk ise nakış gibi ilmek ilmek işlenerek örülmüştür. Yıllanmış şarap tadındadır, yıllar sonrasında bile aynı tadı, aynı mutluluğu, aynı sevinci yaşatır sana. Birde üzerinde o tutkulu aşk varsa, doyamazsın o dostluğa.

Bu arada aşkı, suçlamak, yargılamak gibi bir niyetimde yok, tam tersi o kadar güzel ki aslında. Duygularımızın en yaramazı; öyle bir yaramaz ki evli olmanız, sevgilinizin olması, bağlılıktan korkmanız, konumunuz, hayat görüşünüz, maddi durumunuz vs. umurunda değildir, dedim ya biraz uçarı, biraz haylaz ama sevimli, şeker mi şeker. Baktığı gözde takılı kalır, dokunduğu tene mutluluk verir.

Ve sonuç olarak sonuna kadar sahiplenin dostluğunuzu, aşk sonrasında gelecektir zaten, gelmese de en büyük kazancınız dostluğunuzdur. Hayat zaten kocaman bir yalan, bu kadar sahteliğin içinde gerçek ve doğru olan tek güzellik ise önce dostluk, sonra aşk.

Bende en iyi dostum dediğim bir arkadaşa sahibim. Ve onunla gurur duyuyorum her zaman, böyle bir dosta sahip olduğum, değerini bildiğim için, dostum olduğu için, onu anlayabildiğimi düşündüğüm için. Mutluluğu mutluluğum, sevinci sevincim ve özellikle üzüntüsü her zaman üzüntüm olacak bir dostum, sırdaşım.

resim:www.wallpapers.dpics.org

 
Toplam blog
: 110
: 811
Kayıt tarihi
: 12.03.07
 
 

Hayatta iki şey vardır; masallar ve sonuçlar. (Erol Aslan)      ..