- Kategori
- Sağlık
Vajinismus Tedavi Metotları
Vajinismus, tamamlanmamış evlilik olarak da tanımlanabilir. Cinsellik evlilik için oldukça önemli bir unsurdur. Bu önemli aşama eksik kaldığı zaman hem bireylerde hem de evlilikte zamanla yıpranmalar görülmeye başlanır. Tüm bu olumsuzlukları yaşamamak adına, vajinismus tedavisini ertelememek gerekir. Vajinismusun yüzde yüz tedavisi mümkün bir semptomdur.
Vajinismus tedavisi ve vajinismus tedavi metotları, uygulayıcı uzmanlar ve merkezler arasında değişkenlik gösterebilmektedir. Uygulanan tedavi yöntemlerinin bilimsel ve etik olması önemlidir. Bilim dünyasında vajinismus tedavisinde yaygın olarak uygulanan yöntemler; parmak egzersizleri ve bilişsel cinsel - davranışsal cinsel terapilerdir.
Parmak egzersizleri: Parmak egzersizleri, birçok merkez ve uzman tarafından vajinismus tedavisinde önerilmekte ve uygulanılmaktadır. Parmak egzersizleri aşamasına geçilmeden önce, ayna ile vajinayı tanıma, vajinaya dokunma ve masaj, pelvik kasların kontrolünü sağlamak için Kegel egzersizleri verilmektedir. Bu aşamaların tamamlanmasının ardından parmak egzersizleri ödevi, hastanın kendi serçe parmağının birinci boğumunu vajina içerisine almasıyla başlar. Serçe parmak ikinci ve üçüncü boğum olarak tamamlanan süreç, orta parmağa ve iki parmak şeklinde devam etmektedir. Kişisel egzersizlerin tamamlanmasının ardından eşli çalışmalar başlamaktadır. Eş parmağı da alınabildikten sonra çifte ilişki önerilmektedir.
Parmak egzersizleri, vajinismus tedavisinde sıklıkla kullanılan bir tedavi yöntemi olmakla birlikte, hastaların süreci başlatma ve sürdürme oranı oldukça düşüktür. Vajina ile ilgili olumsuz yargılar, vajina temasına izin vermemekte ve hastada korku, endişe ve tiksinti oluşturabilmektedir.
Kegel egzersizleri: Adını, bu yöntemi bulan bilim adamı Dr. Kegel’den alan bir egzersiz çalışmasıdır. Kegel egzersizinde amaç, pelvik kasların kontrol edilebilir hale gelmesi ve güçlenmesidir. Cinsel terapilerde oldukça faydalı olduğu bilinen Kegel egzersizi, vajina içerisine kan akışını yoğunlaştırdığı için cinsel isteği arttırıcı özelliği de vardır.
İdrar, büyük abdest ve gaz ihtiyaçlarının gerçekleşmesi veya ertelenmesi için kullanılan pelvik kaslar aynı zamanda vajina girişinin dörtte üçünde de yer almaktadır. Bu nedenle vajinada istemsiz kasılan, idrar, dışkılama veya gaz çıkarmada kontrol edilir olan bu kasların kontrolü ve güçlenmesi hedeflenmektedir.
Kegel egzersizi öncelikle kasları daha iyi bir şekilde hissedebilmek için idrar yapılırken önerilir. İdrarı bir anda boşaltmak yerine idrarı tut-bırak şeklinde tamamlanılması istenir. Bu şekilde kontrolü öğrenilen pelvik kaslar, idrar yokken de sık-bırak egzersizleri yaptırılarak süreç tamamlanır.
Kegel egzersizi, vajinismus tedavisinde önemli olmasına karşın tek başına bir tedavi yöntemi değildir.
Bilişsel Terapi: Vajinismus tedavi yöntemlerinden biri de bilişsel terapidir. Vajinismusun nedenlerinden biri de bilgi eksikliği ve yanlış bilgilerden edinilmiş korkulardır. Bilişsel terapi, çiftlerin doğru bilgilendirilmesi, yanlış bilgilerle oluşturulmuş cinsellik algısının yeniden yapılandırılmasını sağlayan bir süreçtir. Bu şekilde kişinin bilinmezliğe olan kaygıları düşmekte, sahip olduğu yanlış bilgilerin farkındalığına ulaşmaktadır. Bu yönleriyle oldukça faydalı olan bilişsel terapi, vajinismus tedavisinde tek başına yeterli olamamaktadır. Tarafımıza vajinismus şikayetiyle gelen birçok hastamızın gerek aldığı eğitimler ve gerekse meslek gruplarından çıkardığımız sonuçlara göre, hastalığın nedeni olarak bilgi eksikliği değil, daha farklı kaygılar oluşturmaktadır.
Davranışsal Terapi: Davranışsal terapi, vajinismus tedavisinde uygulanan bilimsel metotlardan biridir. Vajina içerisinde oluşan istemsiz kasılmaların kontrol altına alınmasını sağlayan egzersizlerden oluşur. Davranışsal terapi, ağrısız-acısız ve terapist kontrolünde gerçekleşir. Bu yöntem sayesinde istemsiz kasılmalar kontrol altına alınırken bunun öğrenilmiş davranış olarak gerçekleşmesi tedavinin kalıcı olmasına neden olur. Davranışsal terapi, modern bilimde vajinismus tedavisinde en kısa sürede ve kalıcı olarak çözüm üreten tedavi yöntemlerinden biridir. Bilişsel terapiyle birlikte desteklendiğinde yüzde yüz kalıcı sonuç vermektedir.
Hipnoz: Hipnoz, kişinin yarı uyku hali ve tam bir gevşeme sağlandıktan sonra bilinçaltına verilen telkinlerden oluşan bir uygulamadır. Bu uygulama ile kaygı seviyesinde azalma, tedavi için sağlıklı bir alt yapıya kavuşmak mümkün olur. Verilen telkinler ile vajinismusun tam olarak ortadan kalkması mümkün olmamakla birlikte tedavi için iyi bir destek yöntemdir.
Cerrahi yöntemler: Vajinismus tedavisinde uygulanan cerrahi yöntemler, vajinismus tedavisi için tek başına yeterli değildir. Anatomik koşullara bağlı olarak görülen vajinismusta, himene (kızlık zarı) uygulanan bazı cerrahi yöntemler tedavi için sağlıklı bir alt yapı oluşturmakta bununla birlikte vajinismus semptomlarını ortadan kaldırmamaktadır. Vajinismus tedavisi olarak sadece kızlık zarına yapılan cerrahi müdahaleler, eksik uygulamalardır. Bu nedenle cerrahi işleme karar veren uzmanın uzman jinekolog hekim ve cinsel terapist olması ayırt edici bir özelliktir.
Anatomik nedenlerle birlikte görülen vajinismus semptomlarında uygulanan cerrahi işlemler;
a) Himenotomi: Himenin (kızlık zarı) yüksek kenarlı olması durumunda zarın genişletilmesidir. Vajinismusun derecesi ve şiddetine göre lokal veya genel anestezi ile yapılan bu işlemin hemen ardından hasta günlük hayatına devam edebilmektedir. Ortalama on beş dakika süren bu işlem davranışsal terapinin alt yapısını oluşturmak için gerçekleştirilir.
b) Himenektomi: Himenektomi, himenin (kızlık zarı) yapısı gereği tamamen çıkarılması operasyonudur. Fibrotik, yüksek kenarlı ve sert kıvamlı himen yapılarında tercih edilir. Himenin tamamen çıkarılması işlemi ortalama yarım saat sürmekte tercihe göre genel anestezi altında yapılır. İşlemin ardından geçmesi gereken ortalama bir aylık sürenin ardından uygulanan davranışsal terapilerle tedavi tamamlanır. Himenektomi de yine diğer uygulamalar gibi tek başına bir tedavi yöntemi değildir.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı
Op. Dr. Tamer Gültekin
http://www.drtamergultekin.com/